Ekrem Sarısu Kıdem tazminatını ancak yargı yoluyla alabilirsiniz
HABERİ PAYLAŞ

Kıdem tazminatını ancak yargı yoluyla alabilirsiniz

Haberin Devamı

Soru: 12 Nisan 2005’ten beri özelleştirme mağduru olarak Milli Eğitim Bakanlığı’nın Milli Eğitim Müdürlüğü’nde, bir okulda 657/4-c statüsünde çalışmaktayım. Statü gereği yılda 10 ay çalıştırılıp tekrar sözleşme yeniliyoruz. 5 Şubat 2010’da emekli olacağım. Çalıştığım süreleri kıdem tazminatının kıstelyevm olarak alabilir miyim? Bu konuda yapmam gerekenler nelerdir? Halil ELVERİŞLİ

Cevap:
657 sayılı yasa kapsamında geçici işçi statüsünde çalıştırılmaktasınız. Kıdem tazminatı alabilmek için en az bir yıl çalışmak gerekiyor. Kıdem tazminatını hak etmeden sözleşmeniz sona erdiğinden, yasaya göre kıdem tazminatı hak etmiyorsunuz. Ancak, emekli olduğunuz tarih itibarıyla 5 yıldan fazla (kesintiye uğrayan süreler hariç) çalışma süreniz olacak.
Yargı bu gibi durumlarda, aynı işyerinde fasılalarla da olsa tüm çalışma dönemlerinin dikkate alınarak kıdem tazminatının hesaplanması gerektiği yönünde kararlar vermektedir. Emekli olduktan sonra dava açarak, yargı yoluyla kıdem tazminatı alabileceğinizi düşünüyoruz.

Emekli aylığı hesabına esas ortamla aylık kazanç tutarını düşürmemelisiniz
Soru: 5 Temmuz 1969 doğumluyum. 1 Ekim 1987’de SSK’lı oldum. 7000 gün prim ödedim. Genelde primlerim çalıştığım yerlerde brüt maaşım üzerinden ödendiği için yüksek oldu. 25 yılın sonunda, sadece sağlık primi veya 50 yaşında emekli aylığı bağlanana kadar olan yaklaşık 8 yıllık sürede asgari ücretten prim ödersem emekli maaşımın ortalamasını düşürür müyüm? 25 yıldan sonraki süreçte tavsiyeniz ne olur? Hakan ASAL

Cevap:
Kalan sürenizde asgari ücret üstünden prim öderseniz emekli aylığına esas ortalama aylık kazanç tutarınızı düşürürsünüz. Bu da emekli aylığı tutarınızı düşürür. Asgari ücretten prim ödemektense ödememek daha iyi. Emekli aylığı bağlanana kadar, yüksek kazanç tutarı üstünden (hatta prime esas kazancın üst sınırından) prim ödemeniz halinde, emekli aylığı tutarı da yüksek olur.

SSK Emekli Sandığı emeklisine yetim aylığı bağlamaz
Soru: Emekli Sandığı’ndan emekli hemşireyim. Eşimden ayrıldım. İki çocuğuma bakıyorum. Evim kira. Babamı 2000 yılında kaybettim. Babam SSK emeklisi. Babamdan dul ve yetim maaşı alabilir miyim? Hava KIRANKAYA

Cevap:
SSK, sizin gibi sosyal güvenlik kurumlarından emekli aylığı alan dul kız çocuklarına anne veya babalarından dolayı yetim aylığı bağlamaz. Maalesef babanızdan dolayı SSK’dan yetim aylığı alamazsınız. Ancak, tersi olsaydı yani, siz SSK’dan, babanız da Emekli Sandığı’ndan emekli olsaydı, Emekli Sandığı’ndan yetim aylığı alabilirdiniz. Bu, SSK ve Emekli Sandığı kanunlarındaki farklılıktan kaynaklanıyor. Çevrenizde bu durumda olan kişiler sizi yanıltmasın.

Vergi incelemesini göze alanın KOD’dan çekinmesine gerek yok
Soru: Kod uygulamasının, her ne kadar Maliye kabul etmese de 5811 sayılı Vergi Barışı Kanunu ile alakalı olduğu kanısındayım. Şirketlere yazının yanında gönderilen 5811 sayılı Kanun broşürü ve görüştüğümüz vergi dairesi yetkililerinin bu kanundan faydalanabileceğimizi belirtmeleri, bu görüşümü destekliyor. Siz de öneri olarak 5811 sayılı Kanun’dan yararlanma seçeneğini sunuyorsunuz.
Ancak, gözden kaçan önemli bir husus var: Bu kanun, sadece daha önce kayıt altına alınması gereken fakat alınmamış olan varlıkların beyan edilmesini düzenlemektedir. Zaten kayıt altında olan varlıkların tekrar beyan edilerek kanundan yararlanılması imkânı yok. Zaten her şeyi kayıt altında, hiçbir kayıt dışı işlemi olmayan bir mükellefi sanki kayıt dışındaymış gibi, varlık barışı kapsamına sokmak, kayıt dışı işlem yapan mükellef sınıfına girmesini teklif etmek, üstüne bir de para ödetmek, tamamen hukuka aykırıdır. Tamam kaçağı, kayıt dışı varlığı olan 5811’i düşünsün. Fakat bunu herkese seçenek olarak sunmak çok büyük bir hatadır. Erhan DENLİ

Cevap:
Eleştirileriniz Maliye’nin uygulamasıyla ilgili. Eleştirinizde çok haklısınız. Ancak eleştirileriniz yazılarımızı kapsamıyor. Çünkü, KOD uygulaması ile ilgili tüm yazılarımızda KOD’un adaletsiz olduğuna işaret etmekteyiz. Nitekim, en son 17 Aralık’ta çıkan yazımızın başlığı ‘Bakanın Açıkladığı Düzeltme Yapılmazsa Kod Uygulaması Mükellef Bırakmaz’ şeklindeydi.
Mal alımının gerçek olduğunu, yasanın aradığı fatura, irsaliye, taşıma faturası ile ispat eden ve mal alımına ilişkin ödemelerini bankacılık sistemi üstünden yapan ve kayıtları sağlam olan ve yapılacak vergi incelemesinden korkusu olmayan mükelleflerin, istenen KDV’yi ödemelerine ve varlık barışından yararlanmalarına gerek yok.
Mükellef akıllıdır. Kayıt dışı hiçbir işlemi olmayan ve vergi incelemesinden çekinecek bir durumu olmayan mükellef, ne kadar önerilirse önerilsin, ne KDV ne de varlık barışı kapsamında varlık beyan ederek ekstra vergi öder.

Kapıcıya fazla çalışması karşılığında yüzde 50 zamlı ücret ödenir
Soru: Apartman kapıcısının haftalık çalışma süresi kaç saattir? Kapıcıda mesai ücreti olur mu? Olursa mesai için kapıcıya zamlı ücret mi ödenmesi gerekiyor? Fahrettin ÇEREN

Cevap:
Haftalık çalışma süresi 45 saattir. İş sözleşmesinde veya toplu iş sözleşmesinde aksi kararlaştırılmamışsa bu süre, işyerinde çalışılan günlere eşit şekilde bölünerek uygulanır. Örneğin, haftada 6 gün çalışılan bir işyerinde günlük çalışma süresi 7.5 saattir. 45 saatten fazla olan çalışma süresi, fazla çalışmaya girer. Apartman kapıcısının günlük 7.5 saatten fazla çalışma süresi, fazla çalışmadır. Fazla çalışma için, saatlik ücret yüzde 50 artırılarak ödenir.
Kapıcı isterse fazla çalışmaları karşılığı zamlı ücret yerine, fazla çalıştığı her saat için, bir saat otuz dakika serbest zaman (izin) olarak kullanabilir. Kapıcının hak ettiği serbest zamanı 6 ay içinde, çalışma süreleri içinde ücretinden bir kesinti yapılmadan kullanması gerekir. Kapıcı kullanmak istediği serbest zamanı önceden yazılı olarak apartman yönetimine bildirir. Yönetim de işe uygun olarak belirlediği zamanda kapıcıya serbest zamanı kullandırır

Finansal kiralama yoluyla konut edinilebilir
Soru: Finansal kiralama yoluyla konut alınabilir mi? Zeki ÖZDİLEK

Cevap:
Yasada aksine bir hüküm olmadığından, bize göre finansal kiralama (leasing) yoluyla konut edinilebilir. Esasında alım satıma konu edilen her türlü malın, finansal kiralama yoluyla edinilmesi gerekir. Ancak, finansal kiralama yoluyla konut edinilemeyeceği görüşüyle vergi avantajlarının dikkate alınmaması sonucu salınan vergilerin ve kesilen cezaların yargıda kaldırılabileceği kanısındayız.

DÜZELTME: Dünkü yazımızda, Cumhur Bey’in sorusuna verdiğimiz yanıtta: ‘Varlık barışında beyan edilen gayrimenkul, ileriki yıllarda satılabilir’ ifadesi yer almaktadır. Ancak başlıkta, yazı işlerinden kaynaklı bir yazım hatası gerçekleşmiş ve ‘gayrimenkul satılamaz’ denilmiştir. Düzeltir, özür dileriz.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder