Giriş
Dedem hayatta ama hasta. Ben onun vasisiyim. Dedem iki hanımla evlenmiş. İlkinden benim annem olmuş. İkinci hanımından ise hiç çocuk yok. Dedemin üç dairesi ve bir yazlığı var. Ancak yazlık ikinci hanım ile ortak. 2005’te önce annem sonra dedemin ikinci hanımı öldü. Dedemin ölürse mirası kime kalır? S.I.
Okuyucumun anlattığı kadarı ile zaten ailede yaşayan kendisi ve kardeşinden başkası kalmamış. O gün o soydan hayatta kalan iki kişi olacak ki biri okuyucum, diğeri kardeşi. Dolayısı ile isteseniz de başka tarafa miras gitmeyecek. Biraz daha açayım. Dede ölünce mirasçısı evlatları. Evlatlarının önce ölümü halinde mirasçı torunlar. Bu olayda evlat, yani okuyucumun annesi ölmüş, bu halde dedenin mirasçıları torunlar. Peki ya yazlık? Aile tablosuna göre dede ikinci eş ile birlikte yarı yarıya ortak. İkinci eşin ölümü ile hayatta evladı, ana-babası ve kardeşleri olmadığına göre ve üçüncü derece mirasçı da bulunmuyor ise (bunu tam bilmiyoruz) mirasın tamamı eşine yani okuyucumun dedesine kalmıştır. Onun da ölümü ile tüm miras okuyucuma yani torunlarına kalacak.
[[HAFTAYA]]
Tercih sizin
Beş yıldır bir şirkette çalışıyorum. Üç yıldır zam alamıyorum, senelik iznimi kullanamıyorum, her talebimde olay çıkarılıyor. Haklarımı almak için ne yapabilirim? S.S.
Bir kimsede alacak cinsinden bir hakkınız var ise ve bunu sulhen alamıyorsanız yapacak başka iş kalmıyor mahkemeye başvuracaksınız. Bu her alacak için söz konusu. Ancak sizin özel durumunuz itibarıyla eklemem gereken hususlar var. Sizin çalışıyor olmanızdan yani iş hukuku mevzuatından kaynaklanan özel durumunuz var. Madem senelik izin kullandırılmıyor ve sair sosyal haklarınız ödenmiyor, bu halde haklı nedenlerle iş akdini fesih ve kıdem tazminatınızı talep hakkınız var. Bu hakkınız saklı. Ancak mutlaka kullanın demiyorum. Zira kullanamadığınız izinler için iş akdiniz son bulduktan sonra da parasını talep hakkınız saklı. Dolayısı ile isterseniz iş akdini şimdi feshedin kıdem tazminatınızı ve sair haklarınızı talep edin, isterseniz bu talebi sonraya saklayın, bir gün iş akdinize son verildiğinde bu talebinizi toptan yapın. Tercih sizin.
Acele etmeyin
Kiraladığım eve girerken sözleşme yapmıştık. İkinci yılda yeni bir sözleşme yapmadık, sözlü olarak devam ettik. Ben bir yıllık kiramı peşin ödedim ama yılın ortasında evsahibim “Evi satacağım, çık” dedi. Şimdi benim durumum ne olur? Ben bir yıllık kiramı ödemişken beni çıkarabilir mi? İ.D.
Okuyucumun başına gelen çok ender bir durum değil, görülebilir bir hal. Kademe kademe açıklayayım. Birinci kademe: Kira sözleşmesinin ikinci yılında yeniden yazılı sözleşme yapmak gerekmiyor. Yaptığınız ilk sözleşme ile kiracılığınız sürer. Bu yönden bir eksiklik yok. Sonra evsahibinin tahliye istemine geleyim. Kiralayanların kiracıyı çıkarmaları için belli tahliye nedenleri vardır ve bunlardan birinin varlığı halinde kiracı tahliye olunur. Bunların arasında evini satma ihtiyacı yok. Dolayısı ile kiralayanın evi satma ihtiyacı karşısında sizin evden çıkmanız gerekmiyor, mahkemeye verse dahi böyle bir davayı kazanamaz. Dolayısı ile bu yönde bir endişeniz olmasın. Şimdi geleyim üçüncü duruma. Bu hal, dairenin siz içindeyken satılmış olma ihtimali. Bu durumda yeni malik ihtiyacını ileri sürerek tahliye talebinde bulunabilir. Bunun için size satın aldığı tarihten itibaren bir ay içinde bir ihtarname gönderecek ve altı ay sonra da tahliye davası açacak. Yani ilk altı ay beklemekle geçecek. Sonra dava açtığında dava ne kadar sürer bilinmez ama altı aydan kısa sürmez. Yani bu halde önünüzde bir yıl zaten var. Bir yıllık kirayı da ödemişsiniz, o halde yatırdığınız kira karşılığını alacaksınız. Sonrasını da sonra düşünürsünüz.
