Nasıl bir işlem yaptınız?

Kayınpederimin iki evi, bir dükkanı vardı. Bir evi oğluna verdi bir evi de bana, ölene kadar kendisine bakmam kaydı ile tapuda verdi. Bu tarihte 69 yaşındaydı. Ben ölene kadar kendisine baktım, yakın tarihte de kendisi öldü. Bu ölümün üzerine kızı beni mahkemeye verip bana verdiği evden hak iddia edeceğini söylüyor. Buna hakkı var mı? A.I.

[[HAFTAYA]]

Okuyucularım hukuki tabirleri kullanmadığı için olayın mahiyetini tam anlamakta zorluk çekiyorum. Neden zorlandığımı şimdi anlayacaksınız. Hukukumuzda ölünceye kadar bakma sözleşmesi diye bir sözleşme vardır.

Bu sözleşme ile bakıma muhtaç biri mal varlığını birine devreder veya devretmeyi vadeder ve ölene kadar kendisine baktırır. Bu durum mirasçılardan mal kaçırma anlamı taşımaz, devredilen veya vadedilen mal bakımı üstlenen kimseye geçer. Ancak bahsettiğim ölünceye kadar bakma sözleşmesi yazılı olarak yapılmalıdır, sözlü olmaz.

Bir de yine halk arasında “Ölene kadar benim öldükten sonra senin” gibi tekerlemeye benzer bir hukuki işlem vardır. Burada vaadde bulunan, bir gayrimenkulün intifa hakkını muhafaza ile kuru mülkiyetini karşı tarafa verir. Bu halde intifa hakkını muhafaza edip kuru mülkiyeti karşı tarafa veren bunu bakımı amacı ile yapabilir. Burada ölünceye kadar bakma sözleşmesi yoktur.

Bu durumda kuru mülkiyetin bir bedel karşılığı alınıp alınmadığına bakılır. Şayet bağış şeklinde yapıldı ve mahfuz hisse kuralları bertaraf edildi ise mahfuz hisseli mirasçılar tenkis talebi ile mahfuz hissenin kendi adlarına tescili talebinde bulunabilirler. Yukarıdaki bilgilerle durumunuzu değerlendireceksiniz.