Tamer Heper Pek şansları yok
HABERİ PAYLAŞ

Pek şansları yok

Haberin Devamı

Amcamız 1995 yılında vefat etti. Eşi yardıma muhtaçtı kendisine biz yardımcı olduk. Hemen hemen tüm işlerini gerektiğinde cebimizden para ödeyerek karşıladık. O da vasiyetname yaparak mirasını bize bıraktı. Sonra vefat etti. Vasiyetnamesi açıldı, onun mirasçılarının bir kısmının vasiyetname konusunda itirazları olmadı ama iki kardeşi onlara katılmadı. Şimdi kardeşler mirastan pay isteyebilir mi? E.O.

Sizin durumunuzda iki şey düşünülebilir. Yengenizin kardeşleri vasiyetname konusunda yasal şartları taşımadığı iddiası ile iptal talebinde bulunabilir. Örneğin vasiyetname yaptığı sırada ablalarının akıl sağlığının yerinde olmadığını ileri sürerler. Bu iddiaları belgelenir ve mahkemece de iptal kararı verilirse kardeşler mirasçı olur. İkinci yol tenkis talebidir. Bu yolu denerlerse yani kardeş olmaları nedeni ile kendilerinin de mirasçı oldukları, mahfuz hisseleri bulunduğu gibi bir iddia ile karşınıza gelirlerse bunda başarılı olamazlar. Çünkü kardeşlerin miras içinde mahfuz hisseleri yoktur. Dolayısı ile kendilerine mirastan pay verilmesini bu nedenle talep ederlerse bu davayı kaybetmeleri söz konusu olur. Şimdi siz yengenizin kardeşlerinin ne şekilde davranacağını izleyin. Bakarsınız bunlardan hiçbirine girişmezler, belki danışacakları kişiler vardır ve durumu onlar açıkladığında girişimde bulunmaktan vazgeçerler, belli mi olur?
[[HAFTAYA]]

Tazminatın şartları var


Dört hissedarı olan bir arsa üzerine inşaat yapmak üzere müteahhitle ben anlaştım. İkinci ortak da anlaştı, üçüncü ortak anlaşmadı, Son ortak müteahhidin kendisi. Bu safhada müteahhit geldi arsa üzerindeki binayı yıktı. Ancak dördüncü ortak ile halen anlaşma yok. Bizim bina yıkıldığıyla kaldı. Ben müteahhitten tazminat isteyebilir miyim? Ö.H.

Tazminat denilen şey haksız bir fille uğratılan zararın telafisidir. Dolayısı ile olaylara bu ölçüler içinde bakmak şarttır. Sizin olayda haksız bir fiil var mı? Var elbette. Bir gayrimenkul üzerinde tasarruf yapmak gerektiğinde buna tüm bağımsız bölüm malikleri karar verir. Sizin arsanız dört kişinin ve üzerinde bina var, arsa bu dört kişinin ise bina da dört kişinin. Kat mülkiyeti varsa da dört kişinin, yoksa da dört kişinin. Dolayısı ile binanın yıkılması için kararı bu dört kişi verecek. Bu dört kişiden biri eksik ise irade birleşmemiş demektir. Dolayısı ile gayrimenkul üzerinde bir tasarrufta bulunulamaz. Dört kişinin iradesi birleşmediği için yeni inşaat da yapılamaz. O halde ortada bir de zarar var. Yani eski bina gitti. Bu durumda yasal prosedür tamamlanmadan sizi zarara uğrattığı için müteahhitten maddi tazminat talep edebilirsiniz. Sorunuzun dışında ama burada akla gelen bir başka husus var. Peki dördüncü ortak razı olmadı, bir başka müteahhide verme imkanı var mı? Görünürde yok. Zira yukarıda özetlediğim husus dördüncü ortak müteahhit için de söz konusu. Siz üç ortak bir başka müteahhitle anlaşsanız bile bu dördüncü ortağınız yani mesleği müteahhitlik olan kişi buna razı olmadığı müddetçe inşaatı bir başkasına yaptıramayacaksınız. Zaten bu bilindiği için müteahhitler yeniden yapılma ihtiyacı bulunan binalarda daire alıp bekliyor. Bir gün yıkılıp yeniden yapılması ihtiyacı doğduğunda bir başka müteahhidin buraya el atma imkanı yok, zira daire sahibi olan müteahhit izin vermiyor ve herkes daire sahibi müteahhide mahkum kalıyor. Bu yaygın bir durumdur ve başkaca bir çözümü yoktur.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder