Tamer Heper Siz karışmayın
HABERİ PAYLAŞ

Siz karışmayın

Dedemden kalan malvarlığını babam iki kardeşi ile paylaşamadı. İşi bir avukata verdiler. Bu durumda babam satışa girmeden kendi istediği malları alabilir mi? Paylaşmadan sonra üzerimize borç çıkabilir mi? Babamın açtığı davaya karşı çıkabilir miyim? Y.B.

Miras bırakanın ölümü ile tüm malvarlığı mirasçılarına kalır. Şimdi babanız ve iki kardeşi, babalarından kalan mallara sahipler. Bunun için herhangi bir işlem yapmak gerekmiyor. Ancak tapuya tescil için talepte bulunmaları lazım. Bu halde hepsi adına tapuya tescil yapılır. Ancak iş bölüşmeye geldiğinde iş sizin olayda olduğu gibi karışabilir. Bu halde dava açmak gerekebilir ve iki türlü talepte bulunmak mümkündür.

Haberin Devamı

[[HAFTAYA]]

İlk tür davada mahkemeden terekenin bölüştürülmesi istenebilir. Bu talepte mahkeme mirası değer yönünden üçe böler, her mirasçıya bunlardan bir bölümünü verir. Bu yolla yapılan tasfiyede mallar satılmaz. Mirasçılar arasında bölüştürülür, bu bölüştürmede değerler eşitleneceği için değerlerine göre bölüştürme planını bilirkişi yapar. İkinci tür davada ise ortaklığın giderilmesi talebi söz konusudur. Ortaklığın giderilmesi davsında tüm tereke dava konusu değildir, tek tek mallar söz konusudur. Bu davada paylaşılabilen mallar ortaklar arasında paylaştırılmaya çalışılır. Paylaştırılamayan mallar satışa çıkarılır, satış bedeli bölüştürülür. Bu olayda parası olan ortak satışa iştirak edip malı satın alabilir. Bu durumda babanız ihaleye girip istediği malı alabilir. Bundan dolayı borçlanır mı? Şayet dedenizin borçları var idi ise zaten ölümü anında babanız ve kardeşleri o borcu üstlendiler. Bunun için bir malı satın almaları gerekmiyor. Mirasçılar miras bırakanın mallarına sahip olduğu gibi borçlarını da üstlenir. Yukarıda anlattığım iki tür davada da sizin müdahaleniz söz konusu değildir.

Yetki ve sorumluluk ikiz kardeştir

İkiz kardeşim inşaat şantiyesinde elektriğe kapılıp öldü. Kendisinin elektrik kalfa veya ustalığı belgesi yoktu. İnşaatta kendisine elektrik panosunda çalışma görevi verilmiş. Elektriğe kapıldıktan sonra çalışma biriminden hiç yardım görmemiş. Sağolsun çevrede oturanlar yardımcı olmuş, ancak şantiyede ilkyardım birimi olmadığı için fazla bir şey yapamamışlar, hastaneye götürülürken ölmüş. Şimdi bizim yasal haklarımız ne olabilir? S.T.

Haberin Devamı

Olayınızın iki cephesi var. Birincisi cezai yön, ikincisi hukuki yön yani tazminat talebi. Birincisi cezai yöndür ve bu yönün harekete geçmesi için mutlaka sizin şikayetçi olmanız gerekmez. Bir ölüm vakası vardır ve bu halde savcılık kendiliğinden harekete geçer. Taksirle adam öldürmek suçtur, bu halde taksirle ölüme neden olanlar yargılanır ve suçlu bulunanlar cezalandırılır. Siz savcılıktan dosyanın izini takip ederek açılacak davaya katılabilirsiniz. İkincisi tazminat talebi ile dava açmaktır. Ölüm nedeni ile yapılan masraflarla, bu kişi yaşasaydı yardımını göreceklerin mahrum kaldığı maddi yardıma eşdeğer bir tazminat talep etmek mümkündür. Buna maddi tazminat denilir. Bir de bu kişinin ölümü ile büyük üzüntü duyanlara manevi tazminat ödeme durumu söz konusudur. Bunun için savcılığı beklemek gerekmez, sizler dava açarak talepte bulunabilirsiniz. Bunların sorumluları işveren ve olayda ihmali bulunan her görevlidir. Genel bir işletme kuralından söz etmek istiyorum. Yetki ve sorumluluk ikiz kardeştir. Bir kimseye yetki verildiği anda sorumluluk da verilir. Sorumluluk olmadan yetki kullanılması düşünülemez. Sorumluluk taşıyan her yöneticinin de aynı zamanda yetkisi bulunmalıdır. İşte bu olayda da yetkili kişileri tespit ile davaları onlar aleyhine açmak söz konusudur.

Haberin Devamı
Sıradaki haber yükleniyor...
holder