Giriş
Reklamcılık ve medya sektörünün önemli ismi Günseli Özen Ocakoğlu’nun “Marketing Türkiye” dergisi bu ayki sayısında ilginç bir dosya yayımladı. “Yeni Türkiye’nin yeni tüketicisine çatı markaları” başlığını taşıyan çalışma, değişen eğilimleri ve markaların bu sürece nasıl hazırlandıklarını anlatıyor. Sosyo-ekonomik gruplar yukarıdan aşağıya sıralandığında Türkiye’nin yüzde 4’ü A, yüzde 9’u B, yüzde 22’si C1, yüzde 29’u C2, yüzde 28’i D ve yüzde 9’u E segmentinde yer alıyor. Aslında son dönemde yerli-yabancı markaların iştahını kabartan, C ve D gelir düzeyindekiler. Orta sınıfta gelir düzeyi artınca daha iyi yaşama beklentisi gelişiyor. İnsanlar sunulan olanaklardan daha fazla pay almak istiyor. Satın alma eğilimleri ve tüketici alışkanlıkları konusunda uzmanlaşan araştırma şirketi IPSOS’un kılavuzunda da Türkiye’deki tüketiciler beş grupta tanımlanıyor: Yeni Muhafazakârlar (yüzde 35), Geleneksel Milliyetçiler (yüzde 14), Geleneksel Orta Sınıf (yüzde 20), Tepkili Modernler (yüzde 12), Kayıtsızlar (yüzde 12). “Yeni Türkiye” siyasi bir söylem olarak kullanılsa da marka yönelimleri açısından yakında elle tutulur değişiklikler bekleyebiliriz. Özet şu: Her kesimden tüketici, daha fazla lükse yöneliyor. Muhafazakârların satın alma kapasitesi güçleniyor.
***
Geçenlerde Stockholm’deydim. İsveçli Volvo’nun çok iddialı olduğu XC 90 modelinin dünya lansmanına katıldım. Uzun yıllar Amerikan Ford çatısı altında üretim yapan Volvo kısa süre önce Çinli Geely’nin kontrolüne geçti. Ancak şirket, teknoloji ve tasarım açısından safkan genlerini koruyor, üretimini İsveç’te yapıyor. Göteburg şehrindeki bilgi birikimi, Çinlilerin kendi pazarları için de daha rekabetçi araçları geliştirmelerine yardımcı olacak. Volvo başarılı satış performansıyla satışlarını bir önceki yıla göre yüzde 25 civarında artırmış. Volvo’nun başarılı gelişimini şu nedenle hatırlattım: Yıllardır finansman zorlukları çeken ve kapanma aşamasına gelen İsveçli otomobil üreticisi Saab’ı Türklerin almasının iyi bir fikir olacağını yazmıştım. Zira yerli otomobil üretmek ve marka yaratmakla uğraşıyoruz. Sıfırdan bir yere gelmenin çok zor olduğu dünyada hazır markayı satın almak ve geliştirmek bence akılcı bir çözüm. Geely’nin Volvo ile yakaladığı yükseliş çizgisini pekâlâ Türk firmaları da izleyebilirdi. Örneğin Ülker bunu Godiva ile başardı. Alman elektronik devi Grundig de bugün Koç Holding bünyesinde. İyi eğitim almış Türklerin küresel şirket idaresindeki başarısı ortada. Coca Cola’yı yıllardır Muhtar Kent yönetiyor. Serpil Timuray, Vodafone Türkiye’yi çok iyi bir yere taşıdı, küresel operasyonların en önemli birkaç yöneticisinden biri oldu. Çok parlak insan kaynağımız var. Önemli olan doğru zamanda doğru kararı alıp stratejik hedeflere yönelebilmek.
[[HAFTAYA]]
