Pazar Postası Emrah Kabba: Bu da geçer ya hu! Neyse...
Paylaş
Emrah Kabba: Bu da geçer ya hu! Neyse...

O ülkenin son dönemde gördüğü en komik yazar-adamlardan biri. Emrah Kabba. Twitter’daki adıyla ‘yokmaalesef’. İlk kitabı ‘Neyse’ çıktı. Şimdi bir dolandırıcının trajikomik serüvenine bağlanıyoruz.

Işıl Cinmen
isil.cinmen@posta.com.tr
Fotoğraf: Bahadırhan Erkoç


Hoş geldin! Yazılarındaki komik insana benzemiyorsun, ciddi ve soğuk biri gibisin…


Doğru, sadece konfor alanım içinde eğlenceliyim. Onun haricinde ciddi biriyim.

Twitter’da yarattığın @yokmaalesef karakterinin senin içinde nasıl bir yeri var?

Ben mecranın şekillendirdiği bir karakterim. Kişilikten sıyrılıp, persona adına hareket edince ortaya eğlenceli bir dünya çıkıyor. Ama içeriğinin benzersiz olması gerekiyor. Benim Emrah olarak söyleyemeyeceklerimi, edemeyeceğim küfürleri, anlatamayacağım hikayeleri @yokmaalesef rahatlıkla hallediyor. Hem ben deşarj oluyorum hem de birileri mizah ve tespit okuyor. Olayım hikaye anlatmak.

155.222 kişi hikaye duymak için seni takip ediyor…

Evet, @yokmaalesef bir buçuk yıldır yaşıyor. Flood yazıyor. Flood, mecrayı sabote ederek peşi sıra içerik paylaşma anlamına geliyor. @yokmaalesef ile Twitter’da zamana yayarak hikayeler anlatmaya başladım. Bir süre sonra birçok kişi hikayelerimi paylaşmaya başladı. Bu işe profesyonel yaklaştım, istediğini istediği gibi söyleyen bir karakter yarattım. Takipçilerim çok arttı.




Bunun getirisi ne oldu?

7 yıldır reklam yazarıyım ve baştan beri tek amacım paramı yazarlıktan kazanmak. Ama yazar olarak görünür olmak çok zor. O yüzden bu bir tanınma projesiydi.

Ve sonunda kitabını yayınladın, ‘Neyse’nin satışları da gayet iyi gidiyor. Bu kitabı çıkarmak hep aklımdaydı ama kendime yatırım yapma konusunda çok tembel biriyim. Beni Twitter’dan bulan yayınevim ısrar etti. “Sen yetenekli bir herifsin. Twitter’a çakılı kalma” diyerek kitabı yazmamı sağladılar.

Tek oturuşta yazanlardan mısın?

Evet. Oturunca sular seller gibi yazıyorum. Sadece konsantre olup, o anı bulmam gerekiyor. Aylak aylak dolaştığımı sanırsın ama o sırada işi kafamda tasarlıyor olurum. Sonra aksiyona geçerim, hemen biter.

Kitapta bir dolandırıcının trajikomik hikayesini anlatıyorsun. Okurken senaryonun içinde gibi hissettim. Filmini çekmeyi düşünüyor musun?

Bütün gayem bu! Kariyerimi düşüne düşüne inşa ediyorum. Kitabı, filmi düşünerek yazdım. Ama bu kitap filmin ilk15 dakikası. Filmin ana kısmı ikinci kitapta olacak. Ki kafamda hazır bile. Film çekilirse ben de setin bir yerlerinde ırgat gibi çalışıyor olacağım. Kafamda bir yol haritası var ama o yol nerelerden dolaşacak Allah bilir.




Hedefin ne?

Yavuz Turgul olasım var. Reklamcı, senarist, yönetmen...


BİR HAYAT FELSEFESİ OLARAK 'NEYSE'


“Hayatımı tek bir kelimeyle özetleyecek olsam o ‘Neyse’ olurdu. İyisi de kötüsü de ‘Neyse’. Benim için bir hayat felsefesi, her şartta hayatta kalıp mutlaka ama mutlaka yırtmanın sihirli formülüdür ‘Neyse’. Misal, ‘Bir işlere girdik ama neyse bakalım’ diyerek aldım hayatımı değiştiren her kararı. Olmayınca, ‘Neyse abi, napalım’ diyerek devam ettim yoluma. Lafı bağlayamıyor muyum? ‘Neyse’ deyip değiştirdim konuyu. Söyleyeceklerim var da konuşmaya mecalim mi yok? ‘Neyse’ deyip sustum. Karşımdakine tahammülüm kalmamış da zor mu sabrediyorum? ‘Neyse’ deyip yuttum. Çok üzdüler mesela, tadım kaçtı diyelim, ‘Neyse’ dedim sadece yine. ‘Dert etme be oğlum, baktık olmuyor neyse der, iki bira fazla içeriz diyerek teselli ettik senelerce kendimizi. ‘Neyse’ diyen ağlamaz bak, yazın bunu. Çok uzattım, neyse...”

Haberin Devamı