Cumartesi Postası Emre Aydın: Yalnız yaşarken aylarca dışarı çıkmazdım

Emre Aydın: Yalnız yaşarken aylarca dışarı çıkmazdım

Paylaş
Emre Aydın: Yalnız yaşarken aylarca dışarı çıkmazdım

‘Afili Yalnızlık ’ albümüyle hayatımıza bir girdi pir girdi Emre Aydın. Melankolik şarkılarıyla büyük hayran kitlesi oluşturdu. Çiçeği burnunda evli Emre Aydın ile Armağan Çağlayan buluştu...

RÖPORTAJ: ARMAĞAN ÇAĞLAYAN


● Film sırasında kilolu bir fotoğrafını yayınladılar ama şimdi normal kilodasın. Neden kilo almıştın? Evlilik mi yaradı?

Biraz kilo almıştım ama, o tepeden basılmış bir fotoğraftı. Fotoğrafın orijinali öyle değildi. Gazeteci “1 yılda 10 kilo aldı” başlığıyla o haberi yapmış. Habere de 10 sene önceki fotoğrafımı koymuş. İkinci fotoğrafla da biraz oynamış.

Tıkandıkları zaman böyle haberler yapıyorlar. Kilolu insan kovalıyorlar. Beni bilen insanlar bile bu haberi gördükten sonra “Kilo almışsın” demeye başladı. Dikkat etmezsem kilo alıyorum.

‘KALBEN KALPLERDE’

● Bir dönem rock furyası esti. Giderek yok oldu.

2000’lerin başındaydı. Güzel albümler çıkmıştı. Sonra o devir kapandı. Şimdi yeniden öyle bir dönemin geleceğini düşünüyorum. Pop star bulup, şarkı satın alıp, prodüksiyon yapmak pahalıya patlıyor. Alternatif gruba albüm yapmak daha kolaydır. Çünkü şarkılarını kendileri yaparlar.



Ekonomik sıkıntının olduğu dönemlerde alternatif gruplarla çalışmak tercih ediliyor. Şu an herkes Kalben dinliyor. Ben bunu tahmin etmemiştim. Mabel Matiz’le, Kalben’le bu süreç devam ediyor. Yine patır kütür alternatif albümler çıkmaya başlayacak.

● Alternatif dönemde de arabesk şarkı yapanlar popüler olmuştu.

Bizim müzik kulağımız arabesk! Benim şarkılarım içinde de arabesk sosu olanlar daha çok sevilmiş.

● Yeni şarkında da biraz arabesk var.

Arabeske yabancı değilim. İbrahim Tatlıses’in şarkılarını bilirim. Bazı yarışmacıların söyledikleri arabesk şarkıları bilmiyordum. Fakat bütün salon o şarkıya eşlik ediyor. Bu inanılmaz bir şey. Arabeskin her zaman gideri var.

‘SAHNEDE KONUŞMAKTAN ŞARKILARIMI SÖYLEYEMEDİM’

● Sahnede çok soğuksun ama aslında eğlenceli bir adamsın.

İçimden geldiği gibi davranıyorum. Artık sahnede konuşuyorum. Hiç konuşmadığım konserler olurdu. İlk konserimde her şey yolundaydı. Güzel de çalmıştık. Ertesi gün “Sahnesi çok kötü” yazmışlar. Şimdi de sahnede çok konuştuğum oluyor. Geçen gün bir konserde bir saat içinde çalmamız gereken şarkıları çok konuştuğum için çalamadık. Yaş geçtikçe insan değişiyor.

‘TÜRKİYE’DEN GİTMEYİ DENEDİM AMA BECEREMEDİM’

● Kendine güvenin oturduğu anda hesap yapmamaya başlıyorsun.

35 yaşındayım. Sahneye ilk çıktığımda 22 yaşındaydım.

● Zaman zaman Türkiye’den gitmeyi düşündüğün oluyor mu?

Gittim zaten, ama beceremedim. 6 ay İngiltere’de yaşadım. Turist olarak gittiğimde seviyordum ama bir zaman sonra havası bile battı. Adapte olamadım ama yeterince de direnmedim. Kardeşim Kanada’ya taşındı.

● Sen şanslı birisin. Magazine pek malzeme olmadın.

Çünkü televizyon tarafım yok. Senin hayatın bu açıdan benden çok daha zordur. X Factor yayınlandıktan sonra notere gitmiştim. Orada televizyona çıkmış olmanın hayatı ne kadar zorlaştırdığını anladım.

‘KEŞKE DAHA ERKEN EVLENSEYMİŞİM’

● Evliliğe nasıl karar verdin?

Zorlanmadım. Baştan beri Eda’nın doğru kişi olduğunu biliyordum. Biraz daha erken bile evlenebilirmişim.

● Evlilik, hayatı düzene sokuyor mu gerçekten?

Birbirimizden de sorumluyuz. Birinin yanında olmaya çalıştığınızda onu bir şekilde düzene de sokuyorsunuz. Ben zaten dağınık yaşamıyordum. Yalnız yaşarken aylarca dışarı çıkmadığım olurdu. Bilgisayar başında çalışırdım. Evlenince sosyalleştim.

●Evliliğin sıkıcı bir tarafı yok mu?

Kiminle evlendiğinize bağlı. Evlilik olayı resmileştirir, o kadar. Sürekli beraber bir şeyler yapıyoruz. Onun işi olduğunda ben uygunsam ona yardıma gidiyorum. Hem sanat yönetmenliği hem iç mimarlık yapıyor.

‘TÜRK ROCK’IN İKONU ŞEBNEM FERAH’

● Müzik sektörü krizde mi?

İlk krize giren müzik sektörü oldu. Türkiye’de müzik yapmak çok çileli. Sinemanın kendi kitlesi var. Tiyatro salonları da doluyor. Topluel bakan bir kesim de var tabii.


● Ben de konsere gittiğimde ekstra bir şey beklerim.

Benim için canlı dinlemek daha farklıdır. Kenan Doğulu’nun ve Şebnem Ferah’ın sahnelerinden farklı şeyler beklerim. Beklentim illa şaka değildir.

● Şebnem Ferah hala Türk Rock müziğinin en büyük ikonu mu?

Aktif olarak müzik yapmaya devam ettiği sürece evet!

● Son zamanlarda yeni bir şey yapmıyor. Neden ikon olarak kaldı?

Çünkü o kategoride yalnız başına duruyor. Yıllarca çok güzel ve sağlam işler yaptı. O başarıya yaklaşan biri pek olmadı. Şebnem Ferah kadar sert müzik yapan yoktu. Konserleri de sert geçiyor. Pentagram dinliyormuş gibi hissediyorum. Hayko Cepkin’i dinleyen kitle de Şebnem’e gözü gibi bakıyor.

‘KİCKBOX’A TAKIĞIM 700 KALORİ YAKIYORUM’

● Bu ara neye takıksın?

Kickbox’a... Maçları izliyorum. Müsabakaya çıkma hevesim olmadı. Yaparken 600-700 kalori yakılıyormuş.

● Kalori hesaplarına inanmıyorum. Kalori herkes için aynı olamaz. Yaşa, kiloya göre değişkenlik gösterir...

Kickbox’tan sonra pamuk gibi oluyorsun. Bana göre sert bir spor ama fitness’a yıllarca boşuna gittiğimi anladım. Kickbox’ta spor salonundaki takılmaca yok. Dergi kapağı olan adamlardan biri onun gibi olan herkesin steroid olduğunu söyledi. Başka türlü olması mümkün değil.

● İşin kötüsü de bu işin ticaretini salondaki hocalar yapıyor.

Zaten her yer hoca doldu. Steroid steroid dolaşıyorlar.

Haberin Devamı