Sabanur Kıraç Erkeklerin asla anlayamayacağı 15 kadın hareketi
HABERİ PAYLAŞ

Erkeklerin asla anlayamayacağı 15 kadın hareketi

Haberin Devamı

Hey, erkekler Mars’tan, kadınlar Venüs’ten diye boşuna demiyorlar. Sadece fiziksel ve fizyolojik olarak değil duygusal olarak da başka dünyaların insanlarıyız. Ve ne kadar kasarsanız kasın bizi hiçbir zaman tam olarak anlayamayacaksınız. Ama yine de bir amme hizmetinde bulunayım ve çoğu erkeğin çözemediği 15 kadın hareketi hakkında sizi bilgilendireyim...

1- Neden havaya göre değil havamıza göre giyindiğimizi

En çok sıkan ve rahatsız eden kıyafetlerimiz ve ayakkabılarımız genelde içinde kendimizi en iyi hissettiklerimizdir. Giydiğimizde nefes alamadığımız o dar kot, ya popomuzu ya bacaklarımızı ince gösteriyordur. İki adım attığımızda canımıza okuyan o topukluları kilometrelerce yürüyeceğimizi bilmememize rağmen giymemizin de sebepleri var. Birincisi topuklu ayakkabı dediğin insanı zayıf gösterir. İkincisi bacakları seksi gösterir. Üçüncüsü hiçbir kadın için ayaklarını gerçekten güzel ve seksi gösteren bir çift ayakkabıdan daha değerli bir şey yoktur. Ve son olarak kadınlar güzel olmanın acılı bir süreç olduğunu iyi bilirler...



2- Regli döneminde neden gergin olduğumuzu

Bunu anlamadığınız ve anlayış göstermediğiniz için size sık sık kızdığımızı biliyorum ama aslında buna hiç hakkımız yok. Hiçbir zaman deneyimlemediğiniz ve deneyimleyemeyeceğiniz bir şeyi nasıl anlarsınız ki?! Her şey sorumlusu olan birkaç küçük hormon aslında. Bu hormonal değişiklikler vücudumuzu da sinirlerimizi de alt üst ediyor. Böyle zamanlarda sabırsız, dengesiz ve duygusal olmamız ise tıbbi olarak açıklanmış ve kanıtlanmış bir durum. Yani suç ne sizde ne de bizde!



3- Neden sürekli diyette olduğumuzu ve diyet yapmakta neden zorlandığımızı

Çünkü yemek yemekten en az sizin kadar zevk alıyoruz ama metabolizmamız hiçbir zaman yediklerimizi yakacak kadar çalışmıyor. Güzel ve lezzetli olan her şey kalorili. Onlardan ne kadar uzak durmaya çalışırsak çalışalım hep etrafımızda onları tüketen birileri (mesela siz) oluyor. İlkinde kendimizi tutsak da eninde sonunda irademize yeniliyoruz ve diyet yapmakta çok zorlanıyoruz. Aslında işin özünde hiç diyet yapmak da istemiyoruz. Tek istediğimiz dilediğimiz her şeyi dilediğimiz zaman yemek ve hep bir Victoria’s Secret mankeni kadar güzel gözükmek. Gerçekler ise değil Victoria’s Secret mankeni Faik Sönmez mankenleri kadar bile orantılı olamadığımız. Hal böyleyken diyete de diyeti bozmaya da devam!




4- Klozetin kapağını neden kapatmanızı istediğimiz
Çünkü her tuvalete girdiğimizden bizden önce sizin orada olduğunuzu ve ıskaladığınızı görmekten hoşlanmıyoruz. Çünkü uyku sersemi klozetin kapağının yukarıda olduğunu fark edemeyip oturabiliyoruz. Oturduğumuzda da tuvaletin derinliklerini popomuzda hissedebiliyoruz. O soğuk seramiğin kalçamıza batmasından da hiç hoşlanmıyoruz! Hijyenik sebepleriyse saymıyorum bile. Tüm bunları bize hissettireceğinize şu kapağı indiriverin olmaz mı?!



5- Geğirme, gaz çıkarma ve benzeri şeylerden neden hoşlanmadığımız

Biz de size benzer bir fizyolojik yapıya sahibiz. Yani biz de tuvalet gittiğimizde kaka üretiyoruz, biz de gazlı şeyler içtiğimizde geğiriyoruz. Ama bunun reklamını yapma ihtiyacı duymuyoruz. Bu gibi çocukça muhabbetleri yapmak için askerlik arkadaşlarınızı tercih etmelisiniz. Biz daha çok sizinle romantik ve aşk dolu şeylerden konuşmayı seviyoruz. Ne kadar komik olduğunu düşünürseniz düşünün mide bulandırıcı hikayelerinizi ve davranışlarınız lütfen erkek arkadaşlarınıza saklayın. Bunları bizle paylaşmanız bize değer vermediğinizi ve saygı duymadığınız hissettirdiği için bunları duymak istemeyiz!



6- Her başımıza geleni kız arkadaşlarımıza neden anlattığımız
Sebebi basit: Hayat paylaştıkça güzel! Eğer iyi bir şey olmuşsa bunun havasını atmamız gerek. Eğer kötü bir şey olduysa destek sözlerini duymamız gerek. Eğer yaptığımız bir şeyden emin değilsek doğrulanmamız gerek. Her an her şeyi anlatmamız çoğunlukla da onaylanma ihtiyacımızdandır. “Ne iyi yapmışsın, ne güzel demişsin, ne kadar doğru hareket etmişsin” susadığımız cümlelerdir. “İnanmıyorum, gerçekten mi, olamaz” ise pastanın üstündeki süsleme kadar çekicidir!



7- Alışveriş yapmanın bizi neden rahatlattığını

Sadece bizi güzel, zayıf ya da çekici gösteren şeyleri almak bizi mutlu eder. Bunları alınca da bunların havasına bürünürüz. Kendimizi iyi hissetmemiz aslında kendi kendimize ettiğimiz iltifatlardandır. Eğer bir elbiseyi alıyorsa o vücut hatlarımıza çok yakıştığındandır. Onun içinde aynaya bakarken mutlu olduğumuzdandır. Kasaya geldiğimizde harcadığımız miktarlar bu mutluluk için ödenmesi gereken küçük bedellerdir...



8- Pembe dizileri neden sevdiğimizi
İster takıntılı olduğumuz dizi Kaderimin Yazıldığı gün olsun isterse de Grey’s Anatomy. Hepimizin hem eleştirdiği hem de bayıldığı bir pembe dizi mutlaka vardır. Bu dizileri saplantılı bir şekilde izler, bazen güler, bazen de ağlarız. Ruh halimizi etkiledikleri de doğrudur. Çünkü yaşımız kaç olursa olsun hepimiz peri masallarına inanmak isteriz. Daha da önemlisi o masallardan birinin bir gün bizim de başımıza geleceğini düşünmek isteriz. Dizilerde kötü giden hayatlar bize “Kendi hayatım aslında çok da kötü değil” umudu verir. En kötü günden sonra bile umut dolu bir sona doğru ilerleyen karakterler “Benim için de ümit var” hissi yaratır. Dizilerde yaşamayız ama dizileri yaşamaya bayılırız, hepsi bu!



9- Neden bu kadar çok ayakkabı, çanta ve elbiseye ihtiyacımız olduğunu
Neden mi? Çünkü her ruh haline uygun bir kıyafetimiz olmalı. Rahat ve seksi, şık ve çekici, spor ama tarz, yaşımıza uygun, ortama uygun, işe uygun, vücut tarzımıza uygun, bizi masum gösteren, bizi yaramaz gösteren, bizi olgun gösteren, bizi genç gösteren ve daha niceleri... Bir de bunların en az beş rengi lazım tabii. Ha en önemlisini de unutmayalım: Bizi zayıf gösteren! Tüm bu kıyafetleri bulduğumuzu düşündüğümüz bir anda moda değişir ve yeni modada bizi bunlarda daha da iyi gösteren bir şeyler mutlaka vardır. Varsa da mutlaka alınmalıdır... Bunda anlamayacak ne var Allah aşkına?!



10- Sizden gelen iltifatların neden önemli olduğu
Her kadın içten ya da değil çevresinden tonlarca iltifat duyar. Kimi görünüşümüz kimi zekamız ya da başarılarımızla ilgilidir. Ama özünde hiçbiri sizin edeceğiniz iltifatlar kadar değerli değildir. Sizin gözünüzde güzeli başarılı ve zeki olmak bizim için her şeyden daha önemlidir. Bu dünyada özgüvenimizi yerine getirebilecek sihirli sözcükler sadece sizin dilinizden dökülebilir. Bu nedenle size durmadan fikrinizi sorarız. “Güzel olmuş muyum” ya da “Bu elbisenin içinde iyi görünüyor muyum” veya “Bu bana yakışmış mı” gibi sorularla “Korkunç görünüyorum. Çok kilo aldım. Üstüm başım berbat” gibi olumsuz cümlelerin hepsi aslında birer iltifat yalvarışıdır. O yüzden sebebine fazla kafayı yormadan size düşeni yapın ve bizi övün!




11- Neden o kadar çok saç eşyasına ihtiyacımız olduğunu

Tek bir şişe içinde hem tıraş köpüğü hem saç şampuanı hem de duş jeli satın alan bir türün kadınların saç ürünlerini anlamasını beklemek doğru olmaz zaten. Ama kısaca anlatmaya çalışmam gerekirse şanslı olan azınlık hariç pek çoğumuz anamızın karnından mükemmel saçlarla çıkmadık. Saçlarımızla ne kadar çok uğraşırsak o kadar çok bakım isteler. Boyatmamız, fön çektirmemiz ya da şekle sokmamız için bakkaldan aldığınız beş liralık saç jölesinden fazlasına ihtiyacımız vardır. Bir kere saç kremi kullanmazsak saçlarımız düğüm olur. Kurutmadan önce yağ sürmezsek kuruturken kırılır. Kırılırsa kestirmek zorunda kalırız ve saçlarımız zannettiğiniz kadar hızlı uzamaz. Uzasın diye besleyici bakımlar yaparız. Boyatırsak yıpranır. Yıpranınca da onarıcı bakımlar yaparız. Yazın güneşten, klordan ve denizden de korumamız gerekir saçlarımız. Korumazsak yine yıpranır. Anlayacağınız bitmeyen bir döngüdür saç bakımı ve bunun için hem zaman hem de para harcamak bize garip gelmez...



12- Sözlü veya fiziksel tacizin hissettirdiklerini
Bir erkek olarak asla anlayamayacağınız ya da empati kuramayacağınız konulardan biri de sokakta uğradığımız sözlü veya fiziksel tacizlerdir sanırım. Biri bize laf attığında ya da ellemeye çalıştığında hemen maço kesilip onları dövmek isteyişinizin altında genellikle “sizin olana sulanılması” fikri yatar. Halbuki bizim hissettiğimiz şey daha çok “kirlenmişlik”tir. O adamların bu tavırları, o iğrenç sözleri ya da elleri bizi tiksindirecek kadar kirlidir çünkü. Her ne kadar siz delirip olayı büyütmeyin, gereksiz bir kavgaya ya da olaya bulaşmayın diye umursamıyormuş gibi davransak da uzun süre kendimize gelemeyiz aslında. O heriflere ağızlarının payı verememek, onlara bize hissettirdikleri kadar kötü hissettirememek içimize oturur çoğu zaman. O anda dünya üzerindeki tüm erkeklerden nefret edebiliriz. Hepsini bir kaşık suda boğabiliriz. Yapmayışımızın sebebiyse yapamayacak olmamız değil toplum tarafından susturulmaya ve olanları yutmaya alıştırılmamızdır!



13- Doğru sutyeni bulmanın ne kadar zor olduğunu

Tahmin edemeyeceğiniz kadar çok kadının başı sutyenlerle beladadır. Kimi küçük göğüslerini büyütecek, kimi büyük olanları saklayacak kimiyse orantısız olanları destekleyecek bir sutyen arar. Balensiz, penye veya sporcu sutyeni olmayan hiçbir sutyen yeterince rahat değildir. Hele bir de vücudumuzun çeşitli değişimler geçirdiği bir döneme denk geldiysek iyice yanmışız. Örneğin regli olmak üzereysek, yumurtluyorsak ya da hamileysek göğüslerimiz aşırı hassaslaşır. O size seksi görünen her bez parçası canımızı acıtır. En pahalı sutyenin bile en beklenmedik anda balenin çıkması ve iki göğsümüzün arasına batması olasıdır. Ya da her zaman rahat ettiğimiz sutyenimizin aniden dar gelmesi ve hatta nefesimizi kesmesi de öyle! Üstelik her ne kadar sutyen markaları çalışanlarını eğitmeye çalışsa da sizi doğru sutyene yönlendirecek bir görevli bulmak da o kadar imkansızdır. Durum böyleyken doğru sutyeni bulmak hep çok zordur!



14- Neden orgazm taklidi yaptığımızı
Orgazm taklidi yapmamızın birkaç nedeni vardır. Bunlardan ilki size kendinizi iyi hissettirmek istememizdir. Nedense pek çok erkek yataktaki başarısını sadece başarılı sona ulaşılıp ulaşılmadığına bağlar. Halbuki yataktaki başarı öpüşmeden başlar ve doruk noktasına ulaşana kadar devam eder. Hatta bazen önsevişme o kadar iyi ve tatmin edicidir ki pek çok kadın orgazm olmamış olmayı kafasına bile takmaz. Ama sırf partnerinin içi rahat etsin diye olmuş taklidi yapar. Bu taklidi yapmamızın bir başka nedeni ise işinizi çabuk bitirmenizi istemimizdir. Bazen orgazm sesleri sizi heyecanlandırıp mutlu sona ulaşmanızı hızlandırır bazen de size “Ben tamamım, sıra sende” mesajını vermemizi sağlar. Her türlü durumda amacımız kötü değildir. İçiniz rahat olabilir...



15- Neden yakın erkek arkadaşlara ihtiyaç duyduğumuz
Kıskançlıktan ayılsanız da bayılsanız da yakın erkek arkadaşlarımızla aramıza giremezsiniz. Çünkü onlara duyduğumuz ihtiyacın aşkla veya seksle hiçbir alakası yoktur ve hiçbir sevgili onların yerini dolduramaz. İyi, güvenilir ve gerçekten yakın bir erkek arkadaş her kadının dış dünyayla bağlantı kurmasını ve onu daha iyi anlamasını sağlayan en önemli faktördür. Her ne kadar kız arkadaşlar önemli olsa da hiçbir kız arkadaş yakın bir erkek arkadaş kadar acımasız, gerçekçi ve göz açıcı olamaz. Biz kadınlar siz erkekleri anlamak için bazen içeriden bir ajanın bakış açısına ihtiyaç duyarız. Bazen de sizin bize attığınız kazıkları hak edip etmediğimizi, nerede yanlış, nerede doğru yaptığımız söyleyecek şövalyelerimizdir onlar bizim. Yani çoğunlukla sizin için zararsız bizim içinse maksimum ihtiyaçtırlar...

15

Sıradaki haber yükleniyor...
holder