Eskilerden kim varsa gelsin...

Dizilerde eski aşkların bir anda ortaya çıkması akımı başladı. Eskiden de vardı. Ama böyle üst üste gelince dikkat çekici oluyor...

Öncelikle şaşırdım. Bizim Bayram Cevher (Hayat Şarkısı/Kanal D) belli ki bir zaman ağzından Ha Leyli isimli Farsça aşk şarkısını dinlediği ve muhtemel ağır bir aşk yaşadığı Hazer’in halasının evine gitti. “Hoş geldiniz” diye karşılandı. Ayça Varlıer diziye öyle bir giriş yaptı ve babacan Bayram herkesi öyle bir ters köşeye yatırdı ki şaşkına döndüm....

Bitmedi. İstanbullu Gelin’de de (Star TV) yine eski aşklardan bir profil olarak diziye katılan Özge Borak, Faruk Boran’ı sıkıntıya sokacak gibi...

Neyse, eskiler birer ikişer geliyor. Dizilerde modern deyişle “retro aşk” dönemi hayırlı olsun!

Yüke bak!

Bazen dizilerde kurulan diyaloglar çok ilginç olabiliyor. Bu Şehir Arkandan Gelecek (atv) dizisinde esas kız Derin’in babası Tekin bıçaklandı...

Esas oğlan Ali de bu nedenle gözaltına alındı. Suçsuzluğu ortaya çıkınca da serbest bırakıldı...

Ali’nin babası Şahin bu iyi haberi duydu ve duygusal anlamda bir şeyler hissettiği Nesrin’e haber verdi...

Nesrin mutluluk içinde, “Üzerimden 20 kilo ağırlığında yük kalktı” dedi. Ne? “Üzerimden büyük bir yük kalktı” ya da “üzerimden tonlarca ağırlıkta yük kalktı” deseydin anlarız ama “20 kilo” nedir? Yükünün bu kadar hafif olduğunu ağzından kaçırmasaydın be Nesrin abla! Pazar alışverişinden mi geliyorsun?

Bana biraz tanıdık geldi!

Esaretim Sensin (FOX) dizisinde Simay, kardeşi Kerim’i kan davasına kurban vermemek için Amerika’da eğitim görmüş modern ağa Emir ile evlenmek zorunda kaldı...

Simay ve Emir, Adını Sen Koy (TRT 1) dizisinin Zehra ve Ömer’i gibi herkesi bu sahte evliliğin gerçek olduğuna inandırmak zorundalar...

Yani evcilik oyunu içinde birbirleriyle tatlı atışmalar içindeler. Birbirlerine gerçekten aşıkmış gibi davranmak zorundalar filan. Yahu bu senaryo size de çok tanıdık gelmiyor mu; yaklaşık yüz küsur diziden filan?

Cem Yılmaz izlenmiyor mu?

Önce filmleri bir sayalım. Hokkabaz, Her şey Güzel Olacak, Şahane Misafir, Av Mevsimi, İftarlık Gazoz, Organize İşler, Yahşi Batı, Vizontele, Pek Yakında, Ali Baba ve Yedi Cüceler...

Bunlar benim bildiğim, içinden Cem Yılmaz geçen filmlerden sadece birkaçı. Seren Serengil önceki gün Duymayan Kalmasın (Star TV) programında, “Cem uzay aracından inmediği için insanlar filmlerine gitmiyor” dedi...

Büyük ve haksız bir genelleme. Ben gidiyorum Seren. Ben izliyorum. Bu saydığım filmleri izleyen milyonlar gibi. Keşke sen de izlesen; en azından bireyden topluma yürümezdin!

Yapma be Nur!

Nur Yerlitaş hastanelik olmuş. Geçmiş olsun sevgili dostum. Nedeni İşte Benim Stilim (TV8) isimli programda yaşadığı gerilim olarak gösteriliyor...

Attığın taşın ürküttüğün kurbağaya değmesi gibi bir gerçek var. Yarışma geçtiğimiz yılların performansını mumla arıyor. Bakıyorum performanslar da seçilen tipler de güzel. Olmayan ve gerilim yaratan şeyin ne olduğunu kestiremiyorum...

Ama değmez. Sonuçta bu bir TV programı. Bu çağda ekranda izlediğin şeyle yaşadığın ayrılık acısı en fazla altı ay sürer...

Yarışma unutulur, sen unutulmazsın be Nur. Takılma, gerilme, hastalanma ve neşene bak! Biz öyle de böyle de seni seviyoruz...

Tesadüfe bak!

Bunu da Mehmet Türk not düşmüş; “Bu tesadüf, Beni Affet (Star TV) dizisinden ayrılan birçok oyuncuyla takviye edilen (aynı yapım şirketine ait) Esaretim Sensin’de (FOX) yaşanıyor! Beni Affet’te oğlu Ferman ile gelini Yıldız’ı ayırmaya çalışan Hanımağa Sultan karakterini canlandıran oyuncu, Esaretim Sensin’de torunu Emir ile karısı Simay’ı ayırmaya çalışan Sultan Ana olarak yeniden karşımıza çıktı. Şaka gibi...”