Yaşam Eti'den glutensiz ürünler

Eti'den glutensiz ürünler

Paylaş
Eti'den glutensiz ürünler

Eti, 2003 yılında İstanbul Üniversitesi (İÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı ile birlikte çölyak hastaları için geliştirdiği pronot ürün gamını genişletti

Eti Pronot’un sade kurabiyesine ek olarak glutensiz kakaolu kurabiye, zeytinli ve kekikli kurabiye, kakaolu mini kek ile glutensiz bebek bisküvisi satışa sunuldu.

Haberin Devamı

Eti Yönetim Kurulu Başkanı Firuzhan Kanatlı, konuya ilişkin düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, Eti Şirketler Grubunun, 50. kuruluş yıl dönümünü kutladığını belirterek, projeleri hayata geçirirken sosyal sorumluluk bilinciyle de hareket ettiklerini, uzun soluklu ve sürdürülebilir projeler ile toplumun her kesimi için fayda yaratmaya özen gösterdiklerini vurguladı.

Kanatlı, rakip firmalarla ilgili yaşadıkları sorunlara ilişkin bir soru üzerine ise "Güzel olan her şey taklit edilir. Rakipsiz her şey, tek başına futbol oynamak gibi bir şey. Bir şeyi iyi yaparsanız taklit edilirsiniz. Taklit edildikten sonra da daha iyisini yapmak için uğraşırsınız. Dolayısıyla biz zaman zaman taklit edilmekten de çok şikayetçi olmuyoruz. Bazen de hoşumuza gitmiyor değil" dedi.

Haberin Devamı

Kanatlı, Eti’nin yatırımlarının devam edeceğini, bu yıl içinde ve önümüzdeki yıllarda birtakım yatırımlar yapabileceklerini söyledi.
Eti Yönetim Kurulu Üyesi Gülden Kanatlı Derbil de 2003 yılında çölyaklı hastalar için glutensiz bisküvi olan Pronot’u ürettiklerini hatırlatarak, şöyle konuştu:

"Çölyak hastaları, buğday, arpa, çavdar ve yulafta bulunan ve gluten olarak adlandırılan proteine karşı aşırı duyarlı oldukları için bu duruma kayıtsız kalmak istemedik ve bu yönde bir projeyi hayata geçirdik. İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı ile geliştirdiğimiz Pronot’u kar amacı gütmeden ve tamamen sosyal sorumluluk bilinciyle ürettik. Eti Pronot ile hem hastalık hakkında farkındalık yaratmayı hem de çölyak hastalarına kolaylıkla satın alabilecekleri fiyatta ve erişebilirlikte, lezzetli ve kaliteli ürünler sunmayı hedefledik."

Derbil, çölyak hastaları için satılan ithal ürünlerin fiyatı 5 liradan başlarken Pronot ürünlerinin 1 ile 2 lira arasında olduğunu bildirdi.

-"EN ÖNEMLİSİ AKLA GELMİŞ OLMASI"-

Türk Gastroenteroloji Derneği 2. Başkanı Prof. Dr. Cem Kalaycı da çölyak hastalığının bağışıklık sisteminin oluşturduğu bir hastalık olduğunu ve tahıllarda bulunan gluten denilen proteine karşı bir alerji olarak düşünülebileceğini anlattı.

Haberin Devamı

Gluten alerjisi sonucunda ince bağırsakta bir problem oluştuğunu ve gıdaların emildiği yer olan ince bağırsağın gluten alerjisi nedeniyle iç yüzeyinin bozulduğunu, gıdaları ememez hale geldiğini ifade eden Kalaycı, bu emilim bozukluğunun getirdiği birçok rahatsızlıklar yaşanabildiğini söyledi.
Hastalığın en fazla 10 ile 40 yaş arasında görüldüğünü belirten Kalaycı, şöyle devam etti:

"Uç örnekler olabilir. 75 yaşında, 80 yaşında çölyak tanısı koyduğum hastalar biliyorum. Birçok insanda belirtisi olduğu halde teşhis konulamıyor. Bu yanıyla zor. Çünkü akla gelmiyor. En önemlisi akla gelmiş olması... Türkiye’de 20 bin civarında kişi üzerinde yapılan araştırma, hastalığın çok da az olmadığını gösterdi. Türkiye’de nüfusun yüzde 1’i gibi bir oranında çölyak hastalığı görülüyor. Dolayısıyla 600-700 bin kişinin çölyaklı olması beklenir. Ancak 10-15 bini biliniyor. Batı ülkelerinde devlet, bu hastalara ciddi anlamda destek sağlıyor. Lokantalarda bile çölyaklı hastalara nasıl gıda hazırlanacağına dair eğitim veriliyor. Türkiye’de de Eti’nin önderliğinde bu gelişmelerin yaşanabileceğini gördük."

Haberin Devamı

Prof. Dr. Kalaycı, hastalığın en tipik belirtisinin gıdaların emilememesi nedeniyle ishal olduğuna dikkati çekerek, "Ancak bu bazen yanılmaya yol açıyor. Artık biliyoruz ki bunun hafifi, ortası, şiddetlisi olabilir. Öyle çölyaklı hastalar var ki kabız olabiliyor. Bazı belirtiler de sindirim sistemini hiç ilgilendirmeyen şekilde görülebiliyor. Örneğin kemik erimesi, kansızlık gibi... Bazen de tamamen belirtisiz oluyor. Bazı insanlarda karaciğer testlerindeki hafif bir bozukluk da çölyakın belirtisi olabilir. Çok ağır, hayatı tehdit edici belirtilerle teşhis edilen çölyak hastası giderek azalıyor. Bazen eklem ağrıları, ellerde uyuşma, depresyon, aşırı saç dökülmesi de görülebiliyor" dedi.

Bağışıklık sistemiyle alakalı olduğu için çölyakın şeker hastalarında ve tiroid problemi yaşayanlarda biraz daha fazla olabildiğine işaret eden Kalaycı, çölyak hastasının glutensiz diyete başladıktan sonra 2-3 hafta içinde hastalığın çoğu belirtilerinin düzeldiğini ancak bu yapılmazsa sindirim sistemini ilgilendiren kanser türlerine varana kadar hayatı tehdit edecek birçok problemle karşılaşılabileceğini, glutensiz diyet ile bu risklerin hemen hemen tamamının ortadan kalktığını, hastaların sıfır glutenle beslenmesinin şart olduğunu söyledi.

Haberin Devamı

Glutensiz ürünlerin çölyak hastası olmayanlar tarafından da tüketilebileceğini belirten Kalaycı, çölyak hastalığının sıklığının arttığını, hastalığın sıklıkla görülmesinde glutenli ürünlerin çocukların beslenmesine çok erken girmesinin bir etken olabileceğini, özellikle 1 yaşın altındaki çocukların, içinde gluten bulunan ek gıdalar ve ek mamalarla fazla gluten tüketmelerinin bireysel bazda olmasa bile genel toplumda giderek artan çölyak hastalığının nedenlerinden birini oluşturabileceğini ifade etti.