Cem Kerpiççiler Fatih Terim'in neden Buvac'ı yok?
HABERİ PAYLAŞ

Fatih Terim'in neden Buvac'ı yok?

Haberin Devamı

"Doksan dakika boyunca batı tribününde otururken gözlerim hep onun üzerindeydi. Zeljko Buvac, 12 yıldan uzun süredir Jürgen Kloop'un yardımcısı. Kloop ligin daima yeni 'hit single'ı, Buvac ise hep onun B yüzü. Tüm yardımcı antrenörlerin görev başındaki anası. Temel yeteneği görünmez kalmak. Maç sırasında Buvac'ın 65-75 dakikalar arasında patronuna birçok kez taktik açıdan akıl verdiğini, hatta Kloop'un oyuna yapacağı düşüncesiz ve ani müdahaleyi (Mkhitaryan'ın yerine Bender) son anda atılganca engellediğini (Onun yerine Jolic çıkıyor) nasıl Kagawa'yı birkaç el hareketiyle saha kenarından kumanda ettiğini gören bir insan kendisine "yardımcı antrenör" kavramının onun önemini açıklamakta yeterli olup olmadığını mutlaka soracaktır."

Yukarıdaki satırlar 'Oyunu Okumak-Sarı/Siyah Bir Yıl" adlı kitaptan Wolfram Eilenberger'in yazdığı 'Görünmez Adam' adlı hikayede yer alıyor. Bu yazıyı okuyunca Türkiye'de "yardımcı antrenör"e dair bir kez daha düşünmemiz gerektiğini hatırladım. Yetiştirici yetiştirmekte zorlanan bir memlekette "yardımcı antrenör" yetiştirmenin zorluğunun farkındayım. Fakat bu konu üzerine ne kadar çalışıyoruz? Mesela Türkiye'ye damgasını vuran teknik direktörlerden Fatih Terim'in, Mustafa Denizli'nin, Şenol Güneş'in, Aykut Kocaman'ın yanında neden Zeljko Buvac benzeri bir yardımcı neden yok acaba? Kısa süreli yardımcılık yapıp sonradan ilk fırsata bir takımın başına geçmeyi hedefleyenleri saymıyorum ya da yalnızca kadro doldurma amacı ile görev yapanları...

Tam hata yapacağı anda yanında onu uyarabilecek kapasitede bir yardımcıdan neden rahatsız olunur ki? Oysa o yardım sayesinde o ufacık dokunuş sayesinde uçurumun kenarından da dönmek mümkün. Günün birinde kendi tahtına oturacağından mı şüphelenir insan? Bu nedenle mi yardımcı kadrosunda liyakat ya da yetenek yerine sadakati tercih eder. Son dönemin yükselen yıldızı Medipol Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı'nın fitbol dergi'nin Ocak sayısında verdiği röportaja göz atmakta fayda var: "Benimle beraber 9 kişi çalışıyor. Herkesin görev tanımları var ve bu görev tanımlarının dışında hareket etmiyorlar. Fiziksel departmanlarımız ayrı, yardımcı antrenörlerimiz ayrı, maç izleme, rakip izleme, sağlık departmanlarımız var. En son geçen hafta yardımcılarımı Barcelona'ya yolladım. Hem akıllı statlarla hem de analizlerle ilgili seminerler vardı."

Mustafa Denizli, Jupp Derwall'in gelişimine katkısından bahsederken yardımcısı iken ona sormadan yaptığı oyuncu değişikliğini anlatır. Önce Jupp Dervall'in kendisine kızdığını, sonuç olumlu olunca kendisini kutladığını belirtir. Bizim memlekette neden "yardımcı antrenör" olmaz sorusuna cevabı tek adam kültürünün her hücremize yayıldığı gibi kolaycı bir cevapla yanıtlamak istemem. Mutlaka bir yerlerden hikayeyi değiştirmemiz gerektiği ortada. Belki de "yardımcı antrenör" mefhumundan başlayabiliriz.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder