Futbolda bu var

Fenerbahçe’yi dünkü mücadelesi için genele baktığımızda olumsuz yönde eleştirmek doğru olmaz. Fenerbahçe belki hafta içinde Bursaspor’u dağıttığı maçtaki gibi organize olamadı ancak kazanmak için yine rakibe yüklendi, belirli bölümlerde müthiş baskı kurdu. Bu baskı anlarında savunmasında açıklar vermedi değil. Tazameta ve Bebbe, özellikle Lugano ve Bilica’ya çok zor anlar yaşattılar.

Kaleci Volkan nefis kurtarışlar yapmasa Diyarbakır golü daha önce atardı. Bu arada hemen belirtelim Ayman’ın attığı nefis golde Volkan’ın yapacak fazla bir şeyi yoktu. Sezonun ikinci yarısında evinde daha çok maç oynayacağı için Fenerbahçe’nin büyük fikstür avantajı var diye düşünenlerden biri de benim. Ancak Saracoğlu’nun bu zemini Fenerbahçe’ye avantaj değil dezavantaj oluyor. Sahanın son kurbanı Özer Hurmacı oldu. Lugano ve Alex de ciddi sakatlıktan zor kurtuldu. Zaten Alex’in son maçlarda etkisiz olmasının bir nedeni de bu bozuk zemin. Diyarbakırspor, Fenerbahçe’ye karşı nasıl oynaması gerekiyorsa öyle oynadı. Savunmasını sağlam kurdu, ön liberolar fazla hücuma çıkmadı, kanatlar iyi kapatıldı ve hızlı forvetlerle gol arandı.

Bu oyun anlayışı Diyarbakır’a tarihinde ilk kez 3 büyüklerden birini İstanbul’da yenme mutluluğunu yaşatacaktı, ancak Fenerbahçe en büyük silahı bir duran top sonrasında Andre Santos’un golüyle eşitliği yakaladı. Fenerbahçe’nin önce beraberliği yakalama adına, gol attıktan sonra da galip gelmek için kurduğu müthiş baskı dün geceki en önemli artısıydı. Futbolda bu da var. İyi oynayıp, müthiş baskı kursan da bazen galip gelemiyorsun. Son olarak hakeme gelelim. Gösterdiği ve göstermediği kartlarda standardı yoktu. Güiza’nın ceza sahası içinde formasından çekilip yere düşürülmesi de kesin penaltıydı.