Ekonomi GDO tartışmaları hakkında Bakan Eker ne diyor?

GDO tartışmaları hakkında Bakan Eker ne diyor?

Paylaş
GDO tartışmaları hakkında Bakan Eker ne diyor?

GDO tartışmaları hakkında Bakan Eker ne diyor?

Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Genetiği Değiştirilmiş Organizmalı (GDO) ürünlerle ilgili yönetmelikle, GDO’lu ürünlerin ithalatına izin verilmediğini, tam aksine bu tür ürünlerin ithalatının önünün kesildiğini söyledi.

Eker, 26 Ekim 2009 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ve kamuoyunda tartışmalara neden olan "Gıda ve Yem Amaçlı Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar ve Ürünlerinin İthalatı, İşlenmesi, İhracatı, Kontrol ve Denetimine Dair" yönetmelikle ilgili konuşan Bakan Eker, söz konusu yönetmeliğin 26 Ekim’de yayımlanmasının ertesi günü bir basın açıklaması yaptıklarını, ardından TBMM’de de yaptığı konuşmada yönetmeliğin amacını anlattığını fakat bazı basın yayın organlarında çok yanlış haberlerin çıktığını söyledi.

Eker, "Amacımız GDO’lu ürünlerin girişi nasıl kontrol altına alınır ve engellenirken, sanki bu ürünlerin ithalatına izin veriyormuşuz gibi bazı basın yayın organlarında haberler çıktı. Kamuoyunda adeta bir dezenformasyon yaşanıyor, spekülasyon yapılıyor" diye konuştu.

Dünyada 20’nin üzerinde ülkenin yaklaşık 125 milyon hektar alanda bu tür üretim yaptığını ve dünyada birçok ülkede bu tür ürünlerin ticaretinin yapıldığını belirten Eker, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı olarak kendilerinin de bununla ilgili bir mevzuat olması için söz konusu yönetmeliği hazırladıklarını kaydetti.

Bakan Eker, genetiği değiştirilmiş organizmalı (GDO) ürünlere ilişkin çıkarılan yönetmeliğe dönük iddialara ilişkin olarak, "Milletin kafasını karıştırmaya, her yediğinden, içtiğinden soğutmaya kimsenin hakkı yoktur" dedi.

Eker, Türkiye’nin GDO’larla ilgili bugüne kadar herhangi bir mevzuata sahip olmadığını, sadece 1998 yılında çıkarılan bir bakanlık talimatıyla işlemlerin sürdürüldüğünü hatırlattı.Halen taslak halinde olan ve Bakanlar Kurulunda bulunan Biyogüvenlik Yasa Tasarısı yasalaşana kadar bir boşluk oluşmasın diye yönetmeliği hazırladıklarını anlatan Eker, söz konusu yönetmelikle, insan, hayvan ve çevre sağlığını birinci derecede dikkate alan ve buna zarar verecek herhangi bir ürünün yurtiçine girmesini engellemeyi hedeflediklerini kaydetti.Bu kapsamda 30 Ekim 2009 tarihinde bakanlık olarak bütün illere yazılı talimat gönderdiklerini belirten Eker, talimatta listeler halinde belirlenen ürünlere GDO analizi yaptırılması gerektiği ve GDO’lu ürünlerin ithalatına izin verilmemesini istediklerini bildirdi.

BİLİMSEL KOMİTE

Yönetmelik ile getirilen kontrol ve denetimin, Türkiye’ye ithal edilen, gümrük kapılarından giren her ürün için geçerli olduğunu ifade eden Eker, GDO’lu ürün ithal etmek isteyenlerin ise oluşturulan Bilimsel Komite’ye müracaat etmesi gerektiğini kaydetti.40 uzmanlık grubu ve 91 kişiden oluşan komitenin üniversite ve laboratuvarlarda çalışan bilim insanlarından oluştuğunu anlatan Tarım Bakanı, bu bilimadamlarının risk analizi yaparak, insan, çevre ve hayvan sağlığına, Türkiye’nin ekolojik dengesi, biyo çeşitliliği gibi kriterleri dikkate alarak değerlendirme yapacağını, söz konusu üründe risk görülürse bu ürünün Türkiye’ye giremeyeceğini kaydetti.Eker, Bilimsel Komitenin, yaptığı analizlerde AB ülkelerinin değerlerini referans aldıklarını ifade etti.

"YÖNETMELİĞİMİZ AB’DEN DAHA İLERİ"

Söz konusu yönetmelikle ilgili suçlamaların çok üzücü olduğunu ve bazı basın-yayın organları tarafından toplumun yanlış bilgilendirildiğini savunan Eker, insan, hayvan ve çevre sağlığı açısından yönetmelikle getirilen hükümlerin AB’den daha ileride olduğunu vurguladı.Örneğin yönetmelikte GDO’lu ürünlerin bebek maması, devam mamaları, bebek ve çocuk besinlerinde yasaklandığı, ayrıca insan ve hayvan tedavisinde kullanılan antibiyotiklere karşı direnç genleri içeren GDO’lu ürünlerin de kesinlikle yasaklandığını vurgulayan Eker, "Biz yönetmelik ile AB’den daha ileriyiz, geride değiliz. AB mevzuatı ile uyumluyuz, uyumlu olmadığımız noktalarda ise daha ilerideyiz" dedi.GDO’lu ürünlerin etiketlenmesi konusundaki iddialara ilişkin olarak da dünyada her ülkede bir ürünün üzerinde, içinde bulunmayan değil, bulunan içeriklerin yazılı olduğunu belirten Eker, "Bir gıda maddesinin içinde bulunmayan maddelerin listesi her zaman bulunanların listesinden daha uzun olur. O yüzden bir ürünün içinde ne varsa o yazılır. Eğer içeriğinde bulunan maddeler beyan edilenden farklı ise bununla ilgili ceza ya da müeyyide uygulanır" diye konuştu.

"ÖNEMLİ BİR MEVZUAT OLUŞTURDUK"

Yönetmelik ile GDO’lara dönük önemli bir mevzuat oluşturduklarını vurgulayan Mehdi Eker, denetim ve kontrol ile GDO’lu ürünleri kabul etmeme prensibiyle hareket ettiklerini söyledi.Amaçlarının, bu tip ürünlerin ülkeye girişinin daha kontrollü ve denetimli olarak engellenmesi olduğuna dikkati çeken Eker, şöyle konuştu:"Tüm vatandaşlarımız müsterih olsunlar, bu yönetmelik GDO’lu ürünlerin Türkiye’ye girişi için değil, bu ürünlerin insan ve çevre sağlığı ile hayvan sağlığı dikkate alınarak kontrol ve denetimini sıkılaştırmak ve bunun engellenmesi için hazırlandı. Bunun dışında bir amaca hizmet etmiyor."

"İHTİYATLIYIZ"

GDO’lu ürünlerin helal mi, haram mı olduğu konusunda da tartışmalar yapıldığını kaydeden Eker, bu konunun kendilerinin konusu olmadığını söyledi.Türkiye’nin GDO’lu ürünlere tavrının ihtiyatlı olduğunu belirten Tarım Bakanı, bazı Avrupa ülkeleri de dahil birçok ülkede GDO’lu ürünlerin tüketimine izin verildiğini, ancak kendilerinin GDO’lu ürünlerin bugüne kadar bir zararı görülmese bile bu konuya "ihtiyatlı" yaklaştıklarını ve tavırlarının belli olduğunu ifade etti.Eker, "Milletin kafasını karıştırmaya, her yediğinden, içtiğinden soğutmaya kimsenin hakkı yoktur" diye konuştu.Bakanlık olarak, ürünlerin sağlıklı kullanımı ve tüketimi konusunda bu zamana kadar gündeme gelmeyen birçok tedbir aldıklarını ve düzenlemeler yaptıklarını anlatan Eker, GDO’lu ürünler için de bunun aksinin söz konusu olmadığını söyledi.

SORULAR

Konuşmasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Eker, GDO’lu ürün ithalatı yapan kişilere ne tür müeyyideler uygulanacağının sorulması üzerine, cezaların "para cezası, ürün imhası ve hapis cezası" şeklinde olduğunu bildirdi.Bir başka soru üzerine Eker, belirtilen ülkeler ve ithal edilen ürünlerin GDO’lu ürün denetimine tabi olacağını ve bir analiz yapılacağını belirterek, eğer üründe genetiği değiştirilmiş ve gene rastlanıyorsa bu ürünlerin yurda sokulmayacağını söyledi. Eker, ancak ithalatçı kişi veya firma "GDO oranı düşük ve illa bu GDO’lu ürünü ithal etmek istiyorum" diyorsa Bilimsel Komite’nin birçok kritere göre değerlendirme yapacağını ve değerlendirme sonucunun kamuoyu ile paylaşacağını bildirdi.Bir basın mensubunun, Avrupa ülkelerinden Fransa’da gıda veya yemlerde GDO oranının binde 1 olduğunu, oysa Türkiye’de söz konusu yönetmelikle oranın binde 9 olarak belirlendiğini hatırlatması üzerine Eker, limit olarak AB’nin standartlarını benimsediklerini, Fransa’nın GDO’lu birçok ürün üreten ülke olduğunu söyledi.

"GDO’LU ÜRÜNLERE ŞÜPHEYLE YAKLAŞIYORUZ"

Dünyada GDO’lu ürünlerin zararlı olup olmadığı konusunda kesin bir kanaat bulunmadığını belirten Eker, "Bazısı (zararlı) diyor, bazısı (zararsız) diyor, bazıları ise (bunun zararları çok sonra çıkar) diyor. Biz de bu ürüne ihtiyatlı ve şüpheyle yaklaşıyoruz. (Bir zararı olabilir) diye ihtiyatlı davranıyoruz" dedi.Eker, GDO’lu ürünlerin analizi için Türkiye’de teknik altyapının yeterli olduğunu, bu konuda Ankara, Bursa ve Adana’da 3 laboratuvarın tespit ve gen tarifi yapabildiğini söyledi.

YÖNETMELİĞİN YARGIYA GÖTÜRÜLMESİ

Bir gazetecinin, söz konusu yönetmeliğin muhalefet tarafından yargıya götürüleceğini hatırlatması üzerine Eker, şunları söyledi:"Eğer bu yönetmelik mahkemeye götürülürse, iptal ettirilirse bir boşluk doğacak. Bu da GDO’lu ürünlerin ithalatını desteklemek anlamına gelir. Eğer bu yönetmeliği (iptal ettireceğim) diyorsanız, (GDO’lu ürünlerin ithalatına yardımcı olacaksınız) derim. Biyogüvenlik Yasası çıkarılana kadar (zaman geçirmeyelim, boşluk oluşmasın) diye bu yönetmeliği çıkardık. (Bu yönetmelik GDO’lu ürünlerin önünü açıyor) diye komik bir gerekçeyle (mahkemede iptal ettireceğiz) derseniz toplumun sağlığını riske atmış olursunuz."

3

Haberin Devamı