Giriş
Son zamanların en zevkli Geniş Aile (Star TV) performansını izledim önceki akşam. Hakikaten bu diziyi diyalogları ayakta tutuyor. “İmam efendi az önce dua ettim, saat kaç gibi kabul olur?” içlerinden sadece biri bu diyalogların, gerisini siz hesap edin. Neyse... Her ne kadar kimi izleyiciler esprileri bel altı ya da argo da bulsa “Argo dilin bir parçasıdır” diyerek üretilen içeriğin “günahsız” bir sonuca çıktığını gözden kaçırmayalım derim... Bu arada Cevahir marifetiyle yayılan grip virüsü için aşı üretip sonra da mahalleliye zerk eden zihniyete de, “Aşı koruyucudur, tedavi edici olan serumdur” diye minik bir tıbbi hatırlatma yapayım da “Aman sen de hiç toz kondurmuyorsun bu diziye” demesinler...
Mesafe iyidir!
Benim bildiğim kadarıyla Beyazıt Öztürk ilk kez bir kadın konuk ağırlamadan yaptı şovunu önceki akşam...
Böylece kimi zaman sadece reyting kaygılı “bacak” kadrosundan doğan şişkinliği de yaşatmamış oldu izleyene... Dilerim aynı politikayı erkek konuklar için de uygular. Reyting alıyor diye “görüntü olsun” kadrosundan şovuna senede birkaç kez konuk ettiği yakışıklılara da mesafesini koyar!
[[HAFTAYA]]
Yenge şiddetinin düşündürdükleri...
Aile içi şiddeti resmetmek de Fatmagül’e (Kanal D) kısmet oldu. Mukaddes yengenin evde estirdiği terörü gözden kaçırmadınız sanırım... Fatmagül’ü dövdü, üstüne eşini yani Fatmagül’ün ağabeyini darp etti. Sıra Ebe Nine’ye gelecek diye bekledim ama şimdilik şiddet ona teğet geçti... Diyeceğim o ki, tecavüz eksenine takılıp, hikayenin ne anlattığını unutanlara bir de buradan bakın derim. Üstünü örtmeye çalıştığımız şiddetin toplumun merkez yapısındaki yerini görün... Ve eğer bir gücünüz varsa asıl buna engel olun. O şartlarda yetişen/yaşayan bir insanın bir gün elbette suç işleyecek potansiyel bir canavar olacağını es geçmeden...
Bu kötülükler unutulmayacak!
İzdivaç programları panayır tadıyla başlayıp sirke dönen içerikler haline geldi. Her gün farklı bir tanesinde skandal patlıyor... Benim anlamadığım yapımcılar ya da kim ilgileniyorsa, bu adayların geçmişleri hakkında bilgi filan almıyorlar mı? Biri halen evli çıkıyor, diğeri beter çapkın, bir başkası üçkağıtçı... Bana göre bu gidişat yapımcının da kanalın da işine geliyor. Reyting geliyor ya, ona bakarız diye düşünüyor olmalılar... İyi de oradan gelen reytingin kamuya nasıl bir yararı var? Sanırım insan sirkine dönen bu işlerin altına imza atanların asıl bunu düşünme zamanı geldi... Yoksa ekran eliyle yapılan kötülükler tarihinde sarsılmaz bir yerleri olacak alayının. Programlar unutulacak ama ürettikleri kötülükler asla!
Sorumlular kumandayı elinde tutanlardır!
Mesele önce yapımcı ve kanal ilişkisi boyutundaydı. Sonra oradan çıktı TV yazarları hatta köşe yazarlarına kadar geldi. Ve bir süre sonra da doğru adres bulundu; reyting denekleri... Bilmeyenler için not düşelim; memlekette dizi ya da program, ekranda ne varsa hepsinin kaderini iki bin küsur hanede bulunan reyting cihazları belirliyor... Yani o hanelerin içindekiler neyi izleyeceklerine karar verip de kanal düğmesine bastığı anda diğer kanallarda dünyanın en iyi yapımı da oynasa reyting raporlamasına girme şansı yok... İşte bu yüzden diziler bitiyor, işte o alışkanlıklar nedeniyle birinin çok sevdiğini öbürü (kanallar başta olmak üzere) hiç umursamıyor... Dolayısıyla dizileri yapımcının, kanalın ya da TV eleştirmenlerinin bitirdiği filan yok. Bitiren bizzat o araçların kumandasını tutan eller... Doğru adresi bir de siz bilin istedim!
BAYRAM GİBİ BAYRAM OLSUN!
Bayram geldi. Önce kutlu olsun. Birkaç gün kafa izni çıktı bize de. Doğal olarak televizyon ekranından uzaklaşacağım. Bir eleştirmenin kendini en özgür hissettiği anlar bunlar... Ben tadını çıkarırken, siz de bayramı bayram yapan inceliklere sarılın isterim. Onun içinde ekran da varsa; görüşlerinizi beklerim. Adresim yukarıda. İyi bayramlar!
Talihsiz talihliler...
Kavak Yelleri’nin (Kanal D) önceki akşamki bölümü gösterdi ki bir süpersonik Türk kahramanı da Efe kardeşimizmiş... Denizler içinde yirmi bin fersah kat edip balığa dönüşmeden sudan çıktıktan sonra üzerinden geçen araba marifetiyle hafızası şaşmış. (Ya da ben yanlış anladım.) Bunca talihsizliğin bir insanın başına gelebilmesi hadisesi sanıyorum bir bizim dizilerde var. Bir de bunca talihsizliğe rağmen halen hayatta kalabilme hadisesi!
