Gündem Yargıtay, Ergenekon Davası'nı esastan ve usulden bozdu

Yargıtay, Ergenekon Davası'nı esastan ve usulden bozdu

Paylaş
Yargıtay, Ergenekon Davası'nı esastan ve usulden bozdu

Ergenekon Davası'nın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 16. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını usul ve esas yönünden bozdu. Yargıtay'ın, 'Ergenekon terör örgütü' diye bir şey yoktur şeklinde yorumlanabilecek kararı, tüm sanıkların yeniden yargılanması ve verilmiş beraat kararlarının devam etmesi anlamına geliyor. Yargıtay, Başbuğ'un Yüce Divan'da yargılanması gerektiği yönündeki itirazını da haklı bularak, bunu bozma nedeni saydı

İstanbul Ümraniye’deki bir gecekonduda 12 Haziran 2007’de 27 el bombası ele geçirilmesiyle başlayan Ergenekon davası, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin yarın kararını açıklamasıyla 9 yıl sonra karara bağlandı.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi, 275 sanıklı Ergenekon davasında kararı usulden ve esastan bozdu. .

BAŞBUĞ'UN İTİRAZI KABUL EDİLDİ: YÜCE DİVAN'DA YARGILANMALIYDI


Ergenekon Davası’nın temyiz incelemesini yapan Yargıtay 16. Ceza Dairesi, emekli Orgeneral İlker Başbuğ’un Yüce Divan’da yargılanması gerektiği yönündeki itirazını haklı bularak, bunu bozma nedeni saydı.



Yargıtay, Ergenekon terör örgütünün varlığına ilişkin somut delil ortaya konulamamasını da esastan bozma gerekçesi yaptı.

Daire, hukuka aykırı dinlemeler, gizli tanık beyanları, MİT mensuplarının izinsiz dinlenmesi, aramaların hukuka aykırı yapılması gibi usul gerekçelerinin hepsini de bozma nedeni saydı.

'ERGENEKON TERÖR ÖRGÜTÜ' DİYE BİR ŞEY YOK


16. Ceza Dairesi, "Ergenekon terör örgütü"nün, kim tarafından ne zaman kurulduğunun, suçlarının, hiyerarşik yapısının ortaya konulmaması, liderinin belli olmaması gibi nedenlerle yerel mahkemenin "Ergenekon terör örgütü" kabulünde isabet bulunmadığına hükmetti.

OTOMATİK OLARAK ÖNCEKİ BERAAT KARARLARI DA BOZULMUŞ OLDU AMA...


Daire Başkanı Eyüp Yeşil, yerel mahkemenin oluşumu nedeniyle bozma kararı verdikleri için beraat kararlarını onayamadıklarını da açıkladı.

Karar yeniden yargılanma anlamına geliyor...

Ancak beraat ettirilmiş olanların dosyalarının ayrılması ve beraat kararlarının geçerliliğini koruması bekleniyor.

HAKİM: TEK KUZUDAN ÜÇ POST ÇIKARILMIŞ


Hakimin, 'Tek kuzudan üç post çıkarılmış' dediği öğrenildi.

BUNDAN SONRA NE OLACAK?

Yargıtay'ın Ergenekon kumpas davasını usül yönünden bozmasından sonra yerel mahkeme yeniden yargılama yapacak. Yerel mahkeme yapacağı yargılama ile davanın esası hakkında karar verecek.

YARGITAY, GEREKÇE OLARAK DAVADA YAPILAN HATALARI SIRALADI

Yargıtay'ın kararının gerekçeleri şöyle:

- İlker Başbuğ Yüce Divan'da yargılanmalıydı.

- Danıştay saldırısı davası Ergenekon ile birleşmemeliydi.

- Soruşturmada 147 ve 148 ihlal edildi. Gece ifade alındı. Bu hukuksuzdur.

- Sanık ve avukatlara süre sınırı konularak savunma izni verilmesi, sözlü beyana izin verilmemesi hukusuzdur.

- Sebepsiz yere davalar birleştirildi ve yargılama uzatıldı. Hukuksuzdur.

- Devlet sırrı olduğu söylenen delili polis ve savcı inceleyemez. Avukatların büro ve evlerinde usulsüz arama yapılmıştır.

- Askeri mahallerde usulsüz arama yapılmıştır.

- CMH 134 ihlal edilerek dijital imzajların arama mahalinde alınmaması bir kopyasının sanığa verilmemesi hukuksuzluktur.

- Avukat ve müvekkili arasındaki gizli olması gereken görüşmeler hukuksuzca dinlenmiştir.

- Bazı CMK hükümlerini beğenmeyerek uymuyorum diyen Silivri Mahkemesi hukuksuzluk yapmıştır.

- Resmi kurumlar, emniyet ve Genelkurmay, "Ergenekon yok" dediği halde bu hususların dikkate alınmaması hukuksuzluktur.

- Ergenekon isimli bir örgüt yoktur. Kim tarafından kurulduğu, nasıl üye olunduğu ispatlanamamıştır.

KARARA İLK TEPKİLER...
İLKER BAŞBUĞ'UN AVUKATI İLKAY SEZER: KİMLİK TESPİTİ BİLE HATALIYDI

"Yıllardır uğraşıyoruz. Bu davada hayatını kaybedenler oldu. Bu beraat kararlarını alamadan vefat edenler oldu. Onları da burada anıyoruz. Yüce Divan konusunu biz savcının huzuruna oturduğumuzdan günden itibaren söyledik. Anayasa'nın çok açık olan bu hükmü o zaman uygulansaydı bu mağduriyetler yaşatılmazdı. İlker Başbuğ için bu dosya bundan sonra Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gidecek. Savcılık İlker Başbuğ tarafından soruşturma izni istemek zorunda. Bu izin verilmez ve dosya İlker Başbuğ hakkında da kapanır diye düşünüyoruz. Özetle bu mahkemenin yaptığı hiç bir uygulama hukuka uygun değildir. Kimlik tespitini bile hatalı yaptı desek yeridir. Bugün hukuk arayanlar o zaman bize 90 bin sayfa raporu verip 15 dakikada buna göre savunma yapmamızı istiyordu. Burada pek çok kişiye önceden hazırlanmış, senaryosu yazılmış, delilleri uydurulmuş bir kumpas uygulandı ve millet olarak hepimiz seyrettik bunu."

PERİNÇEK: TERTİP YERLE BİR OLDU

Karar sonrası ilk açıklamalar geliyor. Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, "Türkiye’yi bölme davasıydı, bu tertip yerle bir oldu. Yargıtay haksız ve hukuksuzluğu hendeklere gömdü. Olağanüstü bir karar. Mükemmel, dünya tarihine geçecek bir karardır. Bundan sonra Türkiye’nin önü aydınlanacaktır" diye konuştu.

DURSUN ÇİÇEK: ÖRGÜT TEMİZLENİRSE HELAL EDERİZ


Ergenekon Davası sanıklarından CHP İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek, "Çektiğimiz acıların, bize yapılan işkencelerin bedelini bir şartla helal ediyoruz, milletimize helal olsun diyoruz, o şart da bu suç örgütünden milletimizin, devletimizin temizlenmesidir." dedi.

Çiçek, Yargıtaydan ayrılırken basın mensuplarına yaptığı açıklamada, tüm davalarda hukuk ve adaletin tecelli ettiğini, Yargıtay 16. Ceza Dairesinin Ergenekon kumpasını esas ve usulden bozduğunu söyledi. Kararın millete hayırlı olmasını dileyen Çiçek, "Tabii esas kararları, Çağlayan 4. Ağır Ceza Mahkemesi verecek. Ergenekon diye bir örgüt yoktur, bunun dellileri yoktur diyen Yargıtay 16. Ceza Daire Başkanı, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin kuruluşunun da hukuka aykırı olduğunu ortaya koydu. Örgüt yok, Ergenekon diye bir örgütü ortaya koyan delliler yok. Genelkurmay’ın, MİT’in, emniyetin böyle bir örgütten haberi yok. Sadece bu kumpas mahkemesi bir örgüt yarattı." diye konuştu.

Bu örgütü yaratanları, Türk milleti ve Türk adaletinin yargılayacağını ve hak ettiği cezaları vereceğini ifade eden Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bize yaptıkları zulmün, işkencenin bedelini de ödeyeceklerdir. Şunu söylüyoruz, devlet bir örgüt tarafından ele geçirilmek üzereyken bu ortaya çıktı. Çektiğimiz acıların, bize yapılan işkencelerin bedelini bir şartla helal ediyoruz, milletimize helal olsun diyoruz, o şart da bu suç örgütünden milletimizin, devletimizin temizlenmesidir. Tekrar bu kararın milletimize, sanıklara, herkese hayırlı uğurlu olmasını diliyorum."

'Sürgünlerde yaşamak zorunda kalacaklar'

Çiçek, Yargıtay'ın davayı esas ve usulden bozduğunu, "örgüt yok", "Böyle karar yazılmaz" dediğini, mahkemeyi tanımadığını dile getirerek, "Usulden zaten bir sürü gerekçe var. Tanıklar dinlenmemiş, savunma hakkına riayet edilmemiş. İşin özeti, yargılama adı altında yıllarca masum insanlara orada işkence yapılmıştır." ifadelerini kullandı. Mahkeme Başkanı’nın "Bir kuzudan 3 post çıkarılmaya çalışılmış" dediğini belirten Çiçek, yerel mahkemede yargılama yapılmadığını, yıllarca duvarlara konuştuklarını ifade etti.

Çiçek, "Şimdi bunun hukuki olarak Yargıtay kararıyla tescil edilmesi bizler için, Türkiye için, temeli hukuk ve adalet olan Türkiye Cumhuriyeti için önemlidir. Bu, tarihi bir gündür. Sonunda suç işleyenler cezalarını görecek. Bugün olduğu gibi sürgünlerde yaşamak zorunda kalacaklar." dedi.

---

DAVANIN GEÇMİŞİ
Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, emekli orgeneraller Şener Eruygur, Hurşit Tolon, Hasan Iğsız, emekli tuğgeneraller Veli Küçük, Levent Ersöz ile Yalçın Küçük, Doğu Perinçek, Tuncay Özkan, Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal’ın da aralarında olduğu 274 sanıklı Ergenekon davasının 6 Ekim 2015’te Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nde başlayan temyiz duruşmaları, 28 Ekim 2015’te tamamlandı.

ERGENEKON TEMYİZ DURUŞMASI, BALYOZ'DAN SONRAKİ EN UZUN DURUŞMA OLDU

Ergenekon davası temyiz duruşması, Yargıtay tarihinde, 17 oturumun yapıldığı Balyoz Planı davasından sonra en uzun süren duruşma oldu.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi Başkanı Eyüp Yeşil, duruşmalı temyiz isteyen sanıkların savunmalarının tamamlanmasının ardından Ergenekon davasıyla ilgili kararı 21 Nisan 2016’da açıklayacaklarını belirtmişti. Sanıklar ve avukatlarını dinleyen Yargıtay 16. Ceza Dairesi heyeti, dosyayı 6 ay inceledi. Heyetin karar üzerindeki çalışmaları tamamlandı. Kararın, Yargıtay Konferans Salonunda açıklanması bekleniyor. Dava, 9 yıl sonra karara bağladı.

Ümraniye’deki bir gecekonduda 12 Haziran 2007’de ele geçirilen 27 el bombasıyla başlayan davanın yerel mahkeme süreci, 6 yıl 2 ay sürdü.

Kararını 5 Ağustos 2013’te açıklayan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, davayı Silivri Cezaevi’nde oluşturulan duruşma salonunda gördü.

Kararda, emekli Tuğgeneral Veli Küçük 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 99 yıl hapis, Tuncay Özkan "darbeye teşebbüs suçundan" ağırlaştırılmış müebbet ve diğer suçlardan 22 yıl 6 ay hapis, eski Genelkurmay Başkanı Başbuğ müebbet, Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Emekli Orgeneral Hurşit Tolon müebbet, Danıştay saldırısının faili Alpaslan Arslan 2 kez ağırlaştırılmış müebbet, avukat Kemal Kerinçsiz ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı.

Mahkeme, Mehmet Haberal’ı 12 yıl 6 ay, Mustafa Balbay’ı 34 yıl 8 ay, Sinan Aygün’ü 13 yıl 6 ay hapis cezasına mahkum ederken, diğer sanıklara da çeşitli cezalar verdi.

ANAYASA MAHKEMESİ'NDEN İHLAL KARARI

Bazı sanıklar, Ergenekon davasına bakan, kapatılan özel yetkili İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin gerekçeli kararı yazmasının 7 ay sürmesi nedeniyle Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu. Yüksek Mahkeme sanıkların haklarının ihlal edildiğine karar verdi.

Anayasa Mahkemesinin ihlal kararı üzerine, kaldırılan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi yerine başvuruları inceleyen nöbetçi mahkemeler sanıkları tahliye etti.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 16 bin 600 sayfadan oluşan gerekçeli kararının taraflara tebliğ edilmesinin ardından dosya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi. Başsavcılığın tebliğnamesinde, esasa girilmeden "usul" yönünden bozma istendi.

TEMYİZ DURUŞMALARI

Yargıtay 16. Ceza Dairesindeki temyiz duruşmaları, 6 Ekim’de başladı. 274 sanıklı davada, duruşmalı temyiz talebi kabul edilen 64 sanık için alfabetik sırayla savunma listesi hazırlandı.

Yargıtay Konferans Salonu’nda, haftanın dört günü devam eden duruşmalarda, sırası gelmediği halde mazeret bildirerek savunma yapmak isteyenlere öncelik verildi.

Yargıtay 16. Ceza Dairesi Başkanı Eyüp Yeşil ilk duruşmada, 22 değişik dosyanın birleştirildiği bu davanın, "Cumhuriyet tarihinin en büyük dosyalarından biri" olduğunu belirterek, "Adil yargılama ilkelerini gözeterek, mümkün olduğu kadar savunma hakkınıza sonsuz saygı göstererek, istediğiniz oranda savunma için imkan sağlayacağız. Ancak sizden istirhamımız duruşmanın hızlı yürümesi, erken sonuçlanması açısından mümkün olduğunca tekrardan kaçınmanız." ifadelerini kullandı.

'HUKUKA AYKIRILIK' VE 'KUMPAS' GÖRÜŞÜ HAKİM

Sanık savunmaları, "sahte" ve "uydurma" delillerle suçlandıkları, soruşturma ve kovuşturmanın "hukuka aykırı" yapıldığı, davanın "Fethullahçı Terör Örgütü" (FETÖ) tarafından kurulan "kumpas" ürünü olduğu görüşü üzerinde yoğunlaştı.

Tüm sanıklar, Danıştay saldırısı davasının bu davadan ayrılmasını, davanın usulden değil esastan bozulmasını, "kendilerine kumpas kuranlar" hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istedi.

DÖNEMİN SAVCISI ZEKERİYA ÖZ BUGÜN KANUN KAÇAĞI


Savunmalarda genellikle Ergenekon soruşturmasının odağındaki, dönemin savcısı Zekeriya Öz gibi isimlerin, bugün "kanun kaçağı" olarak yurt dışında bulunduğu vurgulandı.