Gündem Zehirli balık rotasını Marmara'ya çevirdi! Avuç içine sığanı da var, 1 metreyi aşanı da: Derisinden cüzdan ve çanta bile yapılıyor

Zehirli balık rotasını Marmara'ya çevirdi! Avuç içine sığanı da var, 1 metreyi aşanı da: Derisinden cüzdan ve çanta bile yapılıyor

Paylaş
Zehirli balık rotasını Marmara'ya çevirdi! Avuç içine sığanı da var, 1 metreyi aşanı da: Derisinden cüzdan ve çanta bile yapılıyor

Tüm dünyayı etkisi altına alan küresel ısınma sebebi ile Hint Okyanusu’ndan yola çıkarak Akdeniz’e kadar gelen istilacı tür balon balıkları, insan sağlığına karşı büyük bir tehlike oluşturuyor. Geçtiğimiz günlerde Hatay’da bir aileyi zehriyle hastanelik eden balon balığının bir sonraki rotasının Marmara Denizi olduğunu söyleyen Doç. Dr. Ali Rıza Köşker, bu balıkların 1 metreyi aşan boyutlara ulaşabileceğini belirterek çözüm yollarını anlattı.

ÖMER FARUK EKİNCİ / POSTA.COM.TR | Küresel ısınmanın yol açtığı iklim değişikliği yalnızca havaların ısınmasına değil, denizlerin de normal sıcaklıkların üzerinde seyretmesine sebep oluyor. Bu sıcaklık değişimlerinin en büyük sonuçlarından biri ise göç eden balıklar oldu.

Haberin Devamı

Kızıldeniz üzerinden Akdeniz’e gelen balon balıkları kısa süre içerisinde buradaki ekosistemi alt üst ederek baskın tür haline geldi. Balon balığının zehirli türü olan benekli balon balığı ise ölümcül dozlarda zehir ile insan hayatına büyük tehlike oluşturuyor.

BİR AİLEYE DEHŞETİ YAŞATTI

Geçtiğimiz günlerde Hatay’ın İskenderun ilçesi Numune Mahallesi’nde meydana gelen olayda, Mufit Aslan, denizden tuttuğu balon balığını ailesiyle birlikte tüketti. Kısa bir süre sonra rahatsızlanmaya başlayan 2'si çocuk 7 şahıs İskenderun Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.

Konu ile ilgili Posta.com.tr’ye açıklamalarda bulunan Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Rıza Köşker, balon balığının insanı zehirleyebilmesi için yenilmesi gerektiğini söyleyerek yalnızca denizde karşılaşmanın bir tehdit olmadığını söyledi.

Haberin Devamı

20 YILDA AKDENİZ’İN TAMAMINI İSTİLA ETTİ

Balon balığının Akdeniz işgalinin başlangıcını anlatan Doç. Dr. Köşker, “Balon balığı ilk olarak 2003 yılında Muğla açıklarında rapor edildi. Kızıldeniz’den Süveyş Kanalı’ndan giriş yaptı. Yaklaşık 20 yılda Akdeniz’in tamamını istila etti. İtalya, Fransa, İspanya, Libya her yerde varlar” şeklinde konuştu.

Akdeniz’e gelen balon balığı türlerinden zehirlenmelere sebep olanın benekli balon balığı olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Köşker, balığın özellikle karaciğerinde ve eşey organlarında yüksek dozda zehir olduğunu söyleyerek bu zehrin dünyadaki en güçlü zehirlerden biri olduğunu ve herhangi bir panzehrinin olmadığını belirtti.

ZEHRİ ISIYA KARŞI DİRENÇLİ

Doç. Dr. Köşker, benekli balon balığındaki zehrin ısıya karşı dirençli olduğunu yani pişirerek geçirilemeyeceğini belirterek, “Hatay’da zehirlenen ailemiz ile bizzat görüştüm. Çok şükür ölüm riskini atlattılar. Ailenin babası yakalayıp pişirmiş ancak tüm aile zehirlendi” ifadelerini kullandı.

İstilacı bir tür olan balon balığının Marmara Denizi’nde de görülmeye başladığını söyleyen Doç. Dr. Köşker, buradaki etkisinin henüz Akdeniz kadar yükselmediğini ancak ilerleyen yıllarda Akdeniz ile benzer sorunların yaşanabileceğine dikkat çekti.

Haberin Devamı

“BALON BALIĞININ MEVSİMİ YOK, HER MEVSİM ÖLDÜRÜCÜ”

Doğada bu balığı avlayan herhangi başka bir canlı olmadığı için popülasyonunun hızla arttığını belirten Doç. Dr. Köşker, Ege, Akdeniz bölgelerinde yaşayan vatandaşların bu balığa karşı bilinçlendirilmesinin hayati önem taşıdığını söyleyerek, “Balon balığının herhangi bir mevsimi yok. Her mevsimde bu balık tehlikeli. Tüm aylarda tüksek miktarda toksin içerebiliyor” dedi.

İnsanların, ‘Japonya’da balon balığı yiyorlar’ gibi söylemlerle bu balıkları yediğini söyleyen Doç. Dr. Köşker, bu algının oldukça tehlikeli olduğunu ifade ederek, “Balon balığı tek bir tür değil, 200’den fazla tür var. Bazıları zehirsiz olabiliyor. Japonya’da yemeklerde kullanılan tür de bu zehirsiz türlerden. Orada da balon balığını evde pişirmek yasak. Yalnızca sertifikalı restoranlarda yenebiliyor” şeklinde konuştu.

Öte yandan Köşker, balon balığının boyutlarının avuç içine sığacak kadar küçük de olabileceğini aynı zamanda 1 metreyi aşan boyutlara da çıkabileceğini belirtti.

Haberin Devamı

KUYRUK TOPLAYANA PARA ÖDÜLÜ

Doç. Dr. Köşker, balon balığı ile mücadele için sahil bölgelerinde ciddi bir farkındalık çalışması yapılması gerektiğini söyleyerek, “Çeşitli broşürler, toplantılarla halk bilgilendirilmeli. Bakanlık şu an kuyruk topluyor. Diş yapısından dolayı av araçlarına ciddi zararlar veriyor. Kuyruk getiren balıkçıya belli bir miktarda ödeme yapılıyor. Bu desteklediğimiz bir uygulama ancak daha kalıcı ve kesin bir yaklaşım gerekiyor. Hem Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti hem de Güney Kıbrıs’ta bu uygulama yıllardır yapılıyor ancak ciddi bir azalma göremedik” ifadelerini kullandı.

Sadece kuyruk toplamanın vücudun geri kalanının bir şekilde insanlara yedirilmesine sebep olabileceğinin altını çizen ve bu durumun oldukça vahim olduğunu söyleyen Doç. Dr. Köşker, balon balıklarının tamamının toplanmasının iyi bir uygulama olacağının altını çizdi.

“BU BALIKLARLA YAŞAMAYI ÖĞRENMEK ZORUNDAYIZ”

Denizlerimizde artık bu balıklarla yaşamayı öğrenmek zorunda olduğumuzu söyleyen Köşker, “Balon balıklarının gıda dışı kullanımına yönelmesi gerekiyor. Derisinden cüzdan, çanta yapılabilir. Etleri, seyreltilerek hayvan maması ya da gübre olarak kullanılabilir” dedi.

Haberin Devamı

Balon balığının Akdeniz istilasına benzer bir olay olarak ‘aslan balığı’nın ABD kıyılarındaki işgalini anlatan Doç. Dr. Ali Rıza Köşker, “ABD’nin güney doğusu, Venezuela, Meksika gibi ülkelerin kıyılarında inanılmaz bir istila var. 20 yıl içinde tüm kıyıyı ele geçirdiler. Aslan balığının etinde, balon balığının aksine zehir bulunmuyor. Aslan balığının zehri vücudundaki dikenlerde. Bu sebeple denize girenler için de büyük bir tehlike yaratıyor” şeklinde konuştu.

Öte yandan aslan balıklarının ülkemiz kıyılarında da göründüğüne dikkat çeken Köşker, dünyadaki en istilacı tür olarak bilinen aslan balığının kayalık bölgelere yerleştiğini ve insanların dikkatli olması gerektiğini vurguladı.