HAVET

Bu Acun var ya büyük adam...

Bir programı var hani:
“Var mısın yok musun?”
Geçen kış birbirini hiç tanımayan insanlar o programda kardeş gibiydiler...
Biri mavi açtırınca ötekiler 40 yıldır kaybettikleri babalarını bulmuşçasına sevindi...
Birinin kutusundan kırmızı çıkınca ötekiler çok sevdikleri bir yakını ölmüş gibi yıkıldı...
Öyle bir dostluktu ki bu bir yanda sevinç çığlıkları atanlar, masaların üzerine çıkıp “oley” çekenler diğer yanda hıçkıra hıçkıra ağlayanlar, kahrından yatağa düşenler!

Acun yazın bir program daha yaptı:
“Survivor”
Aynı tiplerle...
O etle tırnak gibi birbiri için adeta ölmeye hazır yarışmacılar gitti, yerlerine birbirlerinin arkasından “şerefsiz, yalancı, iki yüzlü, onu görünce midem bulanıyor, vesaire” diye saydıranlar geldi.

Kışın dostluğun b.kunu çıkaranlar bugün de hasımlığın çıkardılar...
Çünkü kışın dost olmaktı para kazandıran, yazın ise hasım olmak...

Bakın Başbakan filanca şehre gidiyor...
Bütün ahali orda...
Başbakan soruyor “Evet mi?”
Kalabalık bağırıyor:
“Eveeeeeet”
Sonra Kılıçdaroğlu gidiyor aynı yere...
Soruyor, “Hayır mı?”
Aynı ahali bağırıyor: “Hayııııııırrr”

O yüzden sevgili okuyucu, İster “evet” de ister “hayır”...
Ama sakın o goygoycu kalabalıklara, sipariş üzerine hazırlanan seçim anketlerine itibar etme...
Bu milletin sağı solu belli olmaz...
Biri “evet” öteki “hayır” beklerken sandıktan HAVET çıkar, apışıp kalırsın!