Her gün değişiyorsun dengemi bozuyorsun

AŞK DOKTORU MEHMET COŞKUNDENİZ

mehmet.coskundeniz@posta.com.tr twitter.com/askdoktoru

NEDEN BÖYLE DAVRANIRLAR?

1) İlişkinin henüz başındaysanız bu kararsızlığa neden olabilir. Kendi duygularından emin değildir. Bazen çok coşkulu davranmakta, bazen sizi görmek bile istememektedir. Ama bu geçici bir süreçtir. Birkaç ay geçtiği halde aynı şekilde devam ediyorsa düzelmeyeceğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

2) İlişkinizin başında gayet dengeliyken daha sonra bozulmuşsa bunun nedeni, “Bu iş nereye gidiyor” sorusuna yanıt bulamamasıdır. Bir başka deyişle, artık bu ilişki ‘ciddi’ bir havaya mı bürünecek yoksa noktalanacak mı? Çünkü böyle devam edemeyeceği kesin. Bu noktada biraz da kendisiyle çatışmakta ve bunu size yansıtmaktadır.

3) Geçmişte yaşadığı travmatik bir ilişkinin izlerini taşıyor olabilir. Terk edilmişse ya da aldatılmışsa aynı acıyı bir daha yaşamamak için kendisine ‘dengesizlik’ şeklinde bir koruma kalkanı oluşturmuş olabilir. Siz o kalkanı açmak için üzerine gittikçe daha da içine kapanmakta ve sizi çok daha fazla belirsizliğe itmektedir.

4) Aşık rolü oynamaktadır. Sizi elde etmek için başta uyguladığı o eşsiz davranışlardan artık sıkılmıştır. Bunu bir an önce fark etmenizi ve kendisini terk etmenizi beklemektedir. Kendisi terk edecek kadar cesaretli değildir. Terk ederse başta yaptığı her şeyin kocaman bir yalan olduğunun ortaya çıkacağını bilmektedir.

5) Dengesizlik kişilik özelliğidir. Yani aslında kendisi de bilinç dışı olarak böyle davranmaktadır. Hatta dengesiz olduğunu asla kabul etmez ve her zaman sizi suçlar. Tüm bu davranışlarının sebebinin siz olduğuna sizi de inandırmaya çalışır. Hatta bunda da başarılı olur. Siz kendinize güveninizi yavaş yavaş kaybederken o, en küçük bir değişim bile göstermez.

NASIL ANLAŞILIRLAR?

Yeni tanıştığınız birinin dengesiz olup olmadığını belirlemek için şu ipuçlarına dikkat edin.

1)Söyledikleri ve yaptıkları uyumsuzdur. Sürekli sözler verirler ama yerine getirmezler. Her seferinde marifetmiş gibi özür dilerler.

2) Yalan söylemeyi alışkanlık haline getirmişlerdir. Yalan söylemek onlar için hayatın olağan akışı içindedir. Yalanların vereceği zararla da ilgilenmezler. Yalanları ortaya çıkınca mutlaka bir bahane bulurlar, “Seni çok seviyorum, kaybetmemek için yalan söyledim” gibi...

3) Kendilerinden başka kimsenin önemi yoktur. Sohbet sırasında sürekli kendilerinden, yaptıklarından söz ederler. Hayatlarındaki herkese bir figüranmış gibi davranırlar.

4) Aşırı sinirlidirler. Normal karşılanacak bir olayda bile çok agresif tavırlar gösterirler. Kendilerinden başka tüm insanlar kötüdür. Bunu söylemekten de hiç çekinmezler.

5) Duygusal tepkileri çok abartılıdır. Neşeyi de hüznü de çok uçlarda yaşarlar. Örneğin “Seni terk ediyorum” dediğinizde “Kendimi öldürürüm” diye cevap bile verebilirler.

6) Ya aşırı cömerttirler ya da aşırı cimridirler. Her iki durumda da sınırları yoktur. Son parasıyla size çok değerli bir hediye de alabilir, cebinde onbinlerce lirası varken bir çiçeği bile çok görebilir.

7) Neye nasıl tepki vereceğini kestiremezsiniz. Örneğin bazen trafikte çok uyumlu bir sürücüyken bazen bir canavara dönüşebilir.

8) Takıntıları vardır. Her zaman yapmaya alışık oldukları şeyi o gün yapmadılarsa problem yaşarlar. Bu problemi de çevrelerindeki herkese yansıtırlar.

9) Müthiş saygısızdırlar. Bunu örtmeye çalışsalar da mutlaka açık verirler. Sadece garsonlara davranışlarına bakmak bile bunu anlamak için yeterlidir.

10) Arkadaş çevreleri çok geniş değildir. Aslında tanıdığı insan sayısı çok fazladır. Ama yakınlık kurduğu insanlar azdır. Çünkü dengesizliği tüm arkadaşlarını çevresinden uzaklaştırmıştır.

BAŞ ETME YOLLARI

1) Bu tür kişilerden beklentinizi en alt düzeyde tutun.

2) Ödül-ceza yöntemini uygulayın. Size karşı iyi davrandığında ödüllendirin, kötü davrandığında cezalandırın. (Örneğin konuşmamak, görüşmemek gibi...)

3) Ona uymak için yaşam biçiminizden, kişiliğinizden ödün vermeyin. Çünkü ne yaparsanız yapın onunla aynı noktada buluşamayacaksınız.

4) Anlamaktan vazgeçin. Hareketlerine anlam vermeyin. Şikayetçi olduğunuz şeyleri söyleyin ve yerine getirmesini bekleyin.

5) Onu tedavi edemezsiniz. Ömrünüzü buna harcamayın.

6) Sizi de kendisine benzetmemesi için yaşamınızdaki öncelikleri onunla değiştirmeyin.

7) Mümkün olduğunca az tartışın. Çünkü her tartışmada o haklı çıkacaktır. Haksız olsa bile.

8) Tartışmayın ama içinizden geçenleri söylemekten de çekinmeyin. Söyleyin ki; sizin her şeyi kabullendiğinizi düşünmesin.

9) Duygu sömürüsü işe yaramaz. Onu ne kadar çok sevdiğinizi söyleyerek düzeltemezsiniz. Gözyaşları işe yaramaz. Bunun yerine ona böyle devam ettiği takdirde bu ilişkiyi bitireceğinizi hissettirin.

10) Aslında en iyi yol dengesiz kişilerden koşarak uzaklaşmaktır. Kendinizi hazır hissettiğiniz an ilişkiyi bitirin. 11)Tüm olumsuzluklara rağmen ilişkiyi bitiremiyor ve vazgeçemiyorsanız bir uzmana danışın.

ESKİ SEVGİLİYİ TAKİPTEN VAZGEÇ

Sosyal medya bu kadar yaygınken, eski sevgililerimizi bulmak ve onlardan haber almak da tabii ki çok kolay oluyor. Hatta birçok kişi eski sevgilisini Facebook’tan ya da Twitter’dan açık ya da gizli olarak takip ediyor.

Tahminlere göre dünyada 500 milyonu aşkın kişi eski sevgilisini takibe almış durumda. Ama işte bu durum kötü sonuçlara neden oluyor. İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre eski sevgilinizden haber almak için onu Facebook arkadaş listenizde tutmak hem ruh sağlığınızı bozuyor hem de zaman kaybına neden oluyor. Eski sevgililerini başkalarıyla görenler, boğazlarına bıçak dayanmış gibi hissediyor.

Facebook’ta kimin, nerede, kimlerle, neler yaptığını sürekli takip etmek, eski ilişkilerden kopmayı zorlaştırıyor. Eski sevgilisi ile Facebook’ta hala arkadaş olanların, eski sevgililerini arkadaşlık listesinden çıkaranlara göre daha fazla stres altında yaşadığı da belirlenmiş.

(11.11.2012 tarihli Posta Karnaval'dan alınmıştır.)