Her yetenek yıldız olamaz!

Parlayıp sönmedi

İngilizlerin dünya futboluna armağan ettiği yıldızlardan biri olan Michael Owen, 17 yaşındayken giydiği milli takım formasıyla Arjantin ağlarını havalandırmıştı. 1998 yılında Dünya Kupası'nda turnuvanın en iyi genç oyuncu unvanına layık görülen Michael Owen, zirveye çıkan yolda acele etmeden yürüyordu. Kariyerine Liverpool, Real Madrid, Newcastle United ve Manchester United gibi dünyaca ünlü kulüplerde devam eden Michael Owen zaman zaman tökezlemesine rağmen parlayıp sönen bir yıldız olmadı.

Çalışmayı seveceksiniz

Manchester United’da gollerini sürdüren Michael Owen, futbol macerasına çıktığı günden bu yana biriktirdiği tecrübeyi, "Futbolcu olmak istiyorsanız öncelikle çalışmayı sevmeli ve etik değerlere önem vermelisiniz. Sadece yetenekli olmak, futbolcu olmak için yetmez... Kendi kendinizi yetiştirmek için hep çalışmalı ve hocanızı dinlemelisiniz" sözleriyle özetlemişti. Bizim topraklarımızdaysa 17 yaşında "dünya yıldızlarıyla yarıştırılmaya" başlanan yüzlerce yetenek, su ve güneş görmeyen çiçekler gibi yapraklarını döktü. Kimi tamamen hayata küstü kimi zorla yaşama tutundu.

Sergen Yalçın olacaktı

Gazetelerin manşetlerinden inmeyen, kameraların peşinden koştuğu neredeyse her attığı adım olay haline getirilen yıldız adaylarından biri de İbrahim Akın'dı. Futbola 1996 yılında Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’nde futbola başlayan İbrahim Akın, Altay’ın alt yapısına transfer olmuştu. Altay'da oynadığı 3 sezonda sol ayağını iyi kullanması, kolay adam geçmesi ve daha da önemlisi frikiklerdeki ustalığı nedeniyle Sergen Yalçın'a benzetiliyordu. 20 yaşında Beşiktaş'a transfer olan İbrahim Akın, bir türlü istediği formu yakalayamadı. Çekingen yapısı yüzünden yalnız kalan İbrahim Akın, Sergen Yalçın'a sadece at yarışı sevdasıyla benzemeye başlamıştı. Del Bosque, Rıza Çalımbay, Jean Tigana ile çalışma fırsatı bulan İbrahim Akın beklenen patlamayı bir türlü yapamadı. 2007 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye'nin yolunu tutan 26 yaşındaki İbrahim Akın, şimdi kendini geliştirerek kaçırdığı treni bir kez daha yakalayacağı günü umutla bekliyor.

Beşiktaş'a döneyim 10 trilyon borcum olsun

Futbola Çanakkale Dardanel'de başlayan Okan Koç (28), 2001 yılında Gençlerbirliği'ne transfer oldu. Gençlerbirliği'nde 2001-2003 yılları arasında toplam 46 resmi maçta 3.404 dakika forma giydi. Sağ kanatta inanılmaz sürati, ters çalımları dinmek bilmeyen bir fırtınaya benzeyen temposuyla Rıdvan Dilmen'i özleyenleri heyecanlandırıyordu. Beşiktaş'a Ahmed Hassan, Sinan Kaloğlu, Ramazan Kurşunlu ve Emre Aşık ile birlikte 2003-2004 sezonunda transfer oldu. Siyah beyazlı forma altında düşük performansı, bir türlü hayatını disiplin altına alamadığı için yolu bu sefer Konya'ya düştü. Kiralık olarak Konyaspor'da forma giyerken Milli takımın uzun yıllar boyunca sağ kanadının tapusunu alma ihtimali olan Okan Koç, göz göre göre uçuruma yuvarlanıyordu. 2005-06'nın devre arasında Galatasaray ile el sıkışmasına karşın lisansındaki sorunlar sebebiyle Ankaragücü'ne geçen Okan Koç yıldızlığa göz kırparken bir futbol gezgini oldu. Manisaspor, Sakaryaspor ve Altay'ın ardından bu sezon Denizlispor'da top koşturuyor Okan Koç, "Geçen yıllara ben de çok üzülüyorum. Beşiktaş'a imza attığım güne döneyim, 10 trilyon borcum olsun" diyerek...

Yıldız dediler takasla gönderildi

Ankaragücü forması altında gösterdiği performansla zirveye oynayan İstanbul takımlarının iştahını kabartan Gökhan Emreciksin, 26 Mart 2008'de Fatih Terim tarafından milli takıma davet edilmişti. 2009 yılında ara transfer döneminde büyük umutlarla tranfer olmuştu Fenerbahçe'ye Gökhan Emreciksin. Fenerbahçe'de yalnızca 5 maç oynayabilen Gökhan Emreciksin, İstanbul gecelerindeki performansıyla dikkat çekmişti. Bir cumartesi gecesi saat 03.00 sıralarında içki içip direksiyonuna geçtiği Porsche'la trafik polislerine yakalanan Gökhan Emreciksin sonunu hazırlıyordu. Fenerbahçe'nin geleceği olarak lanse edilen Gökhan Emreciksin, Mehmet Topuz'un Fenerbahçe'ye transferinde bir miktar para ve takas olarak Kayserispor'a gönderiliyordu. 26 yaşındaki Gökhan Emreciksin şimdi Manisaspor'da ter döküp geçmişten çıkardığı derslerle yeni bir başlangıcın peşinde koşuyor...