Giriş
Hesaplaşma’da (TRT 1) aksiyon iyice ön plana çıktı. Türk televizyonunda ilk kez bir kadın yönetmenin rejisini yaptığı bir polisiye olarak bu durum dikkat çekici...
Ama daha dikkatli gözler için dizide yeni bir çekim alanı oluştu. Nefes Vatan Sağ olsun isimli sinema filminin kahraman yüzbaşısını canlandıran Mete Horozoğlu da katıldı kadroya...
Neyse ki iyilerin tarafında. Çetenin içine giren bir polis memuru rolünde. Ve şimdi diziyi izlemek için bir nedenim daha var...
Asi’nin devamı mı?
Kasaba’nın ikinci bölümüne daha dikkatli bakınca atv’nin bu yeni dizisinin, bir dönemin fenomen dizisi Asi’nin devamı olduğunu filan zannettim...
Oyuncular Antakya’da ezber ettiğimiz isimlerdi. Nur Sürer mesela, beyazlaşmış saçlarını saymazsak sanki Asi’nin setinden çıkıp Kasaba’ya gelmiş gibiydi...
Yapımcıların farklı işlerde aynı kadrolarla çalışma takıntısı hem iyi hem kötü. Bazen yanlış anlaşılabiliyor. Bende öyle oldu!
KONAK RUHU HORTLADI!
Asmalı Konak’ın ruhunun yeniden hortladığını söyleyebiliriz. Bir Bulut Olsam (Kanal D) ve ardından Aşk Bir Hayal ve Kış Masalı (atv)...
Üçünde de ağır bir aşiret ve töre havası var. Siyasette girişilen açılım meselesinin dizilerden başlaması gerekiyor. Çünkü Türk insanı dizileri siyasetçiden daha fazla önemsiyor...
Ve orada kimi zaman insanı kahreden töre geleneği alabildiğine sürerken, insanlara özgürlükten filan bahsetmek, dizilerden daha fantastik geliyor kulağa...
Mesleğe çekidüzen geldi ama...
İki Alyans bir kurmaca reality şov. STV ekranında bir muhabirin elinde mikrofonla oraya buraya koşuşturmasını konu alıyor. Sanırım evliliği özendirici yeni yapımlardan biri...
Benim dayanabildiğim haliyle muhabir kız tarafların söylediklerini birbirine taşıyan bir nevi mahalle dedikoducusu rolünde. Böyle gazeteci tipi kaldı mı bilmiyorum?.. Meslekte ciddi bir çekidüzen var. STV de görse artık bunu...
DAYI YERİNE AYI DESELERDİ!
Suç ve Ceza, Star’daki yolculuğuna toparlanarak devam ediyor. Programın tek defosu ışığının çok karanlık oluşu. Hani konuşulanlar da pek aydınlık olmayınca, insanın içini bayıyor...
Dün sabah beklediğim şey oldu ve çoktandır konuşulmayan ensest (aile içi cinsel ilişki) meselesine girildi. Program boyunca Serap Ezgü, en az iki yüz kez “Ahlaksız adam” nitelemesi yaptı yeğenini kaçıran bir dayıya...
Yayına bağlanan telefonlar da dayı mağduru çıkınca, izleyen dayılarda ciddi bir travma etkisi yaratmıştır diye düşündüm. Keşke tüm o “ahlaksızlara” dayı yerine ayı deselerdi de yüreğimiz ferahlasaydı biraz...
Can sıkmaya devam...
Issız Adam’ı ekrandan izlemek elbette ki sinema salonu etkisi yaratmadı izleyicide. Yine de AB izleyici grubunda ciddi fark attı rakiplerine Show TV...
Ama bizde her başarının arkasında bir defo mutlaka oluyor. Kanal geçen hafta Ezel’in finalinde yaptığı aldatmacayı filmin sonunda da yaptı...
Tam Ayla Dikmen’in Anlamazsın şarkısıyla son kareye girilmişti ki, reklama yürüdü Show TV. Dönünce de jeneriği akıtıp filmi bitirdi. Artık ayıbı kiminse okkalı bir küfür yedi; benden söylemesi...
Baştan savma değildi...
Ezel (Show TV) önceki akşam ilk üç bölümü kaçıranlar için iyi bir derleme yaptı. Yanlış görmediysem, dizide izlemediğimiz sahneler de eklenmişti bu kolaja...
Son zamanların en hızlı fenomenleşen dizisini böyle bir toparlamayla izleyince, kanalın diziye (yeni bölümlerine) bir hafta ara vermesinin kızgınlığı da ortadan kalktı.
Kaçıranlar için Ezel’e giriş rehberi alışılanın aksine iyi kurgulanmıştı çünkü!
Cam gibi görüntü olmaz!
Kurtlar Vadisi’ndeki (Star TV) at başı şeklindeki kameraya bir itiraz da konunun uzmanı Cemil Aydın’dan geldi...
Güvenlik kameraları hizmeti sunan Aydın, dünya üzerinde yeni bir teknoloji geliştirmedikçe kablosuz link ve internet sistemine dayalı tüm kameralardan ancak parazitli görüntü alınabileceğini söylüyor... Oysa ki Gladio abinin bilgisayarında görüntü çok net. Bu da kurtlara özgü mucizelerden biri olmalı diyelim!
