Turkcell, şirketlerin iş yapış biçimlerine katkı sağlamak ve karlılıklarını artırmak amacıyla başlattığı "MobilŞirket" vizyonunu anlatmak üzere çıktığı Anadolu turuna devam ediyor. Gaziantep Anatolian Otelde düzenlenen, "Turkcell Mobil Şirket" tanıtım toplantısının açılışında konuşan Hüseyin Çelik, Turkcell’in son yıllarda teknolojiye ciddi bir yatırım yaptığını, bu yatırımlarla Türkiye’nin, dünyadaki ticaretini artırdığına değindi.

Dünya İletişim Ödülleri’nde Süreyya Ciliv’i 2009’da yılın CEO’su, Turkcell’i ise 2010’da Türkiye’nin en beğenilen şirketi ve 2011’de 10 yılın şirketi seçilmesi dolayısıyla tebrik eden Çelik, Gaziantepli işadamlarına ve yöneticilere örnek olsun diye Süreyya Ciliv’i özellikle Gaziantep’e davet ettiklerini, kendisi gibi yatılı okuyarak Amerika’da eğitim gören Ciliv’in, Türkiye’de birçok başarıya ve ilke imza atan değerli bir yönetici olduğunu belirtti.

Turkcell’in teknolojinin yanı sıra sosyal sorumluluk projeleri konusunda da ülkeye önemli katkılar sunduğunu dile getiren Çelik, "4 sene evvel Süreyya Ciliv’i aradım. Turkcell kulaktan kulağa ve göz göze iletişimi kuruyor. Fakat asıl önemli olan gönül iletişimi sağlayabilmek. Bu amaçla kendisine geliştirdiğimiz Gönül Köprüsü Projemizden bahsettim. Süreyya Bey, projeyi büyük heyecanla karşıladı. Böylece Turkcell, projemize büyük katkı sağladı. Turkcell’e ve Süreyya Bey’e bir kez daha bu projenin her aşamasında yanımızda bulundukları için çok teşekkür ederim" diye konuştu.

Telefon haberleşmesi konusunda Türkiye’nin 70’li yıllarda yeterli yatırımı yapmamasından dolayı rakiplerinden çok geri kaldığını savunan Çelik, şunları anlattı:

"Bakın 1983 yılında bir normal, bir acele, bir de yıldırım, şeklinde PTT’ye telefon yazdırılırdı. Hali iyi olanlar orta veya acele yazdırırdı. Şehirlerarası bir telefon görüşmesi ortalama 6 saatte bağlanırdı. Şehir için ise manyetolu telefonla PTT Santralini arardık. görevliye numara verirdik bağlardı. Ancak, 1983 yılında merhum Turgut Özal iktidara geldiğinde, haberleşmeye ciddi yatırım yaparak Türkiye’yi çok iyi yerlere getirdi. O konuda kendisine ve o dönemin PTT Genel Müdürü Emin Başer’e teşekkür ediyorum. Özal’dan sonra 2002 yılına kadar iletişim emekleme dönemine girdi. Biz iktidara geldiğimizde iletişim alanına ciddi yatırımlar yaptık. Türkiye’nin her tarafına internet götürdük. Türkiye’deki köyler dahil tüm okullarına internet ve bilgisayar götürdük. Mobil iletişimin önünü açtık."

Dünyada değişmeyenlerin sadece ’ölüler’ ve ’deliler’ olduğunu vurgulayan Çelik, dünyada 7 milyar insanın yaşadığını, 5.5 milyar mobil telefon hattı ile 1.5 milyar internet abonesinin bulunduğunu kaydetti.

Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
"2002 ve 2011 yıllar arasında Türkiye’de ARGE çalışmalarında yüzde bin 500 artış sağladık. Bu konuda dünyada Çin’den sonra ARGE’ye en çok kaynak ayıran ikinci ülkeyiz. Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv ile birlikte uyguladığımız Gönül Köprüsü Projesi, Türkiye’de 700 bin öğrencinin doğu ile batı illeri arasında gönül köprüsü kurmasına vesile oldu. Bu proje, Türkiye’de insanlar arasındaki gönül köprüsünü güçlendirmiştir. Bu proje kapsamında Van’dan İzmir’e giden bir öğrencinin İzmir’deki arkadaşlarından ayrılması sırasında gözyaşlarını tutamamasını, görüntülerden izlediğimde çok duygulanmıştım ve ne kadar doğru bir iş yaptığımızı anlamıştım."

Çelik, dünyada en pahalı şeyin para değil akıl olduğunu, bunu da son yıllarda dünyada teknolojiye yapılan yatırımlardan rahatlıkla anlaşıldığını sözlerine ekledi.