AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Salih Memecan’ın CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu “dansöz” olarak çizmesini eleştirerek, “Sayın Kılıçdaroğlu'nu dansöz olarak çizdiği karikatürü asla onaylamam. O karikatürü doğru ve eleştiri sınırları içinde bulmam. Bu hoş bir şey değil. Sayın Kılıçdaroğlu için sözünde durmayan insan denebilir. Rüzgargülüne benzetebilirsiniz ama dansöze benzetmek hoş bir şey değil” dedi.

Gazeteci Ömer Şahin'in Kanal A'daki "Görüş Farkı" programına katılan

Çelik, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu çizdiği karikatürde "dansöz"e benzeten Sabah Gazetesi çizeri Salih Memecan'a tepki gösterdi. Memecan için, "Kendisi son derece sevdiğim karikatüristtir. İstanbul'a gittiğimde kapısını çaldığım, evine gittiğim insandır. Eşi de partide benim yardımcımdır” dedi.

Hüseyin Çelik, sözü karikatüre getirerek, "Sayın Kılıçdaroğlu'nu dansöz olarak çizdiği karikatürü asla onaylamam. O karikatürü doğru ve eleştiri sınırları içinde bulmam. Bu hoş bir şey değil. Sayın Kılıçdaroğlu için sözünde durmayan insan denebilir. Rüzgargülüne benzetebilirsiniz ama dansöze benzetmek hoş bir şey değil" şeklinde konuştu.

Çelik, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret eden karikatürlere karşı sessiz kalınmasına da tepki gösterdi.

GAZETECİLERE BAYRAM MÜJDESİ

Ergenekonla ilgili yazdığı haberlerden dolayı 4 bin gazeteci hapis tehdidiyle karşı karşıya bulunurken, Hüseyin Çelik, bu durumda olan gazetecilerle ilgili müjde verdi. Adalet Bakanı Sadullah Ergin'le yayın öncesi görüştüğünü söyleyen Çelik, "Bir son dakika haberi vereyim. Gazetecilerin hapse girme tehdidiyle karşı karşıya olduğu uygulamalara son verecek taslak hazır. Bayramdan önce büyük ihtimalle görüşe sunulacak. Bayramdan sonra mutlaka çıkarılacak" dedi.

KÜRTÇE’YE "BİLİNMEYEN DİL" DEMEK AYIPTIR

Çelik, KCK duruşmalarında Kürtçe savunma talebinin kabul edilmemesiyle ilgili de çarpıcı bir değerlendirmede bulundu. Sanıkların ideolojik şov yaptığını, tavırlarının iyi niyetle bağdaşmadığını söyleyen Çelik, mahkemenin Kürtçe'ye "bilinmeyen dil" demesini de sert bir şekilde eleştirdi. Hüseyin Çelik, "Milyonlarca vatandaşımızın ana dili olan bir dille ilgili olarak 'bilinmeyen dil' demek yanlıştır ve ayıptır. Mahkeme Kürtçe savunma talebini provoke edici bulabilir, kabul etmeyebilir. Bunu anlarım. Ama Kürtçe'ye ‘bilinmeyen dil' demesi kabul edilemez. Hükümetin demokratik açılım anlayışıyla bağdaşan bir şey değildir" diye konuştu.

ATATÜRK CHP’YE OY VERMEZDİ

Hüseyin Çelik, 10 Kasım nedeniyle Atatürk'ü anarken ilginç değerlendirmelerde bulundu. Atatürk'ün son döneminde kabul edilen "6 Ok"un artık miadını doldurduğunu vurgulayan Çelik, devletçiliği bu devirde sürdürmenin Atatürk'e haksızlık olduğunu kaydetti. Atatürk'ün yeniden yorumlanması, değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Çelik, "Atatürk bugün başını kaldırsa duble

yolları görse, fakir fukarının uçaklara bindiğini görse, 154 üniversiteye ulaşıldığını göre bravo derdi. CHP, Atatürkten geçinen bir partidir. Atatürk bugün yaşasaydı CHP’ye oy filan vermezdi” diye konuştu. Çelik, “Atatürk yaşasa AKP’ye oy verir miydi” sorusuna ise, “onu bilemem” karşılığını verdi.