Giriş
Maçta 2-0’a kadar oyunun kontrolü Beşiktaş adınaydı. Ben de tam maçın şifresini yazmak üzereydim. Biliyorsunuz son günlerde şifre moda... KPSS, YGS, ÖGS, SBS, İETT, aklınıza ne geliyorsa her tarafın bir şifresi var. Tayfur tam Beşiktaş adına şifre çalışması yapmışken bir Schuster hastalığı ortaya çıktı. Jedinak’ın golünde Rüştü kendini fazla yırtmamalı. Çünkü orada birkaç tane Rüştü olsa dahi barajın arkasında doğru yere giden topu hiçbir kaleci çıkartamazdı. Esas hadise Mustafa Pektemek’in attığı golde.
[[HAFTAYA]]
Beşiktaş savunmasının topyekün Gençlerbirliği alanında beklemesi ne yazık ki siyah-beyazlı takım adına bir ayıptır. Mustafa Pektemek’in becerisine diyecek yok. Rüştü’nün açıyı kapatma adına ileri çıkmasına da bir şey diyemem. Ama Beşiktaş’ın beynine yerleşen rakip sahada basma uğruna, arkasında kocaman bir delik bırakmak hiçbir siyah-beyazlı futbolcuya yakışmadı. Beşiktaş’ın maçı kazanması gerekirken Gençlerbirliği’nin oyunu dengeleme adına gösterdiği çabaya şapka çıkartalım.
Hatta saygı da duyalım. Ama bence iki adet kırılma noktası var. Maç 2-0 iken Almeida’nın kaçırdığı net gol, bir de topa sahip olduğu anda yine Almeida’nın ofsaytla kesilen pozisyonu. Televizyona bakmadım ama Portekizli futbolcunun ofsayt olmadığı pozizyonda gol attığı kanaatindeyim. Neticede Beşiktaş öyle ya da böyle Tayfur ile güzel işler yapıyor. Ama çok çirkin işler yapmıyor. Bu golleri Schuster varken de yiyordu Beşiktaş. Yokken de yemesi bir alışkanlık gibi. Tayfur hoca bir de bu sorunu düzeltecek. Gidenleri ayıklayacak, kalan sağlar bizimdir diyecek, bir de transfer yapacak. Off, offf...
