Gündem İslam İşbirliği Teşkilatı Olağanüstü Liderler Zirvesi Erdoğan başkanlığında toplandı

İslam İşbirliği Teşkilatı Olağanüstü Liderler Zirvesi Erdoğan başkanlığında toplandı

Paylaş
İslam İşbirliği Teşkilatı Olağanüstü Liderler Zirvesi Erdoğan başkanlığında toplandı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla İslam İşbirliği Teşkilatı Olağanüstü Liderler Zirvesi bugün İstanbul'da yapılıyor. Zirvede konuşan Erdoğan, tüm ülkeleri Kudüs'ü Filistin'in başkenti olarak tanımaya davet etti.

Geçtiğimiz günlerde ABD Başkanı Donald Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak ilan etmesi tüm dünyada sert tepkilerle karşılanmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu skandal kararın ardından dönem başkanlığını yaptığı İslam İşbirliği Teşkilatı'na İstanbul'da toplanmak için çağrıda bulunmuştu. Gözler bugün İstanbul'da yapılacak olan liderler zirvesine çevrildi. Zirvenin ardından ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımasıyla ilgili bir karar alınması bekleniyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan zirvede konuştu. İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları...

İşgal altında olan Kudüs'le ilgili böyle bir kararın açıklanmasının hiçbir hükmü olamaz. Bu karar her şeyden önce Filistinlilerin cezalandırılmaları anlamına geliyor. İsrail bir işgal devletidir. Bunun yanında İsrail bir terör devletidir. 10 yaşında çocukları o terörist askerler gözaltına alıyor ve demir kafeslerin içine yığıyorlar. 14 yaşında çocukların gözleri bağlanıyor dipçikleniyor. Öbür tarafta annesi yavrusuna sarılıyor, anne dipçikle dövülüyor çocuk elinden alınıyor. Bu işgalci değil de terörist değil de ne? Vicdan sahibi olanın gerekli dersleri alması lazım. Bunu ispat etmek için ey Trump sana daha ne anlatalım? İsraile zaten bir şey anlatmamıza gerek yok. İsrail ödüllendirilmiştir. Bu ödülü veren de Trump'tır. Dünya sadece sizden ibaret değil. Siz bu kararı alabilirsiniz. Ben 196 dünya ülkesinin buna tavır koyacağına inanıyorum. 16 nükleer başlığa sahip bir ABD olabilirsiniz, bol miktarda silahınız olabilir. Ama bunlar sizin güçlü olduğunuzu ifade etmez. Haklıysanız güçlü olursunuz.


"KARAR MEDENİYETİMİZE İNDİRİLMİŞ AĞIR BİR DARBE"


Kudüs kararıyla ateşlenen fitil insanlığa yönelik tehditlerin kapısını açmıştır. Filistin meselesine adil bir çözüm bulunmadan bölgesel ölçekte kalıcı barış ve istikrardan söz edilemez. Hukuku çiğneyen bu adımlar BM'ye yönelik güveni de zedeliyor. ABD'nin Kudüs kararı medeniyetimize de indirilmiş ağır bir darbedir. Hristiyan alemi için büyük önem taşıyan Kudüs'teki kilisenin balkonunda 160 yıldır öylece duran ahşap merdiven bize çok şey anlatıyor. Kudüs'ün tüm inançlar için taşıdığı öneme saygı duyan Sayın Papa'ya şahsım ve milletim adına teşkkür ediyorum. Bölgemizde ve Kudüs'te barış ancak her kesimden ahlaklı dürüst insanların çabasıyla sağlanacaktır. Buradan tüm ülkeleri Kudüs'ün Filistin'in başkenti olarak tanımaya davet ediyorum.


"KUDÜS KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR"


Müslümanlara düşen görev Kudüs'e sahip çıkmaktır. Orada varılacak secdede selametle birlikte çağrı vardır. İnsanlık için kurtuluş vardır. Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir. Harem-i Şerif 144 dönüm alanıyla ebediyete kadar Müslümanlara ait kalacaktır. Henüz Filistin devletini tanımamış ülkelerin artık bu adımı atmaları bölgede dengenin sağlanabilmesi açısından şarttır. İşgali devam ettiren devlet kabul görürken barış isteyen 1967 sınırlarını kabul eden tarafın tanınmıyor olmasının hiç bir makul sebebi yoktur. İsrail'in işgal ettiği Filistinlilere ait topraklardan daha fazlasını işgal için dünyayı oyalamasına prim verilmemelidir. En azından Filistin'in uluslararsı kuruluşlara dahil olma süreci hızlandırılmalıdır. Bugün buradan bunun çıkması gerekmektedir. Vicdan sahibi herkesin maddi manevi tüm imkanlarını Kudüs için seferber etmesini istiyoruz. ABD'yi bu son derece yanlış adımdan geri dönmeye davet ediyoruz. Burada vereceğimiz mesajların ciddiyetle değerlendirileceğine inanıyorum.


MAHMUD ABBAS: NET KARARLAR ALMALIYIZ


Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas Erdoğan'dan sonra söz aldı. Abbas şunları söyledi:



Bizler burada bütün ümmeti arkamıza alarak Kudüs'ün işgaline karşı durmak için biraradayız. Kudüs'ün kimliğinin değişitirilmesine yönelik bu adıma karşı güçlü bir duruş sergilemek için buradayız. ABD uluslararasu hukuku hiçe sayarak vicdanları zedeleyecek bir karar almıştır. Kudüs Filistin devletinin başkenti olacaktır. Kudüs olmaksızın ne barıştan ne de istikrardan söz etmemiz mümkün değildir. Başta Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a teşekkür etmek isterim. Özellikle Türkiye ve Türk halkına yanımızda oldukları için teşekkür etmek istiyorum. Bu büyük tehlikeye karşı bizler net kararlarlar zirvemizi tamamlamalıyız. Bütün güçlerimizle artık işgal altındaki Filistin'in devlet olarak tanınması için çalışmamız gerekiyor.


"ASLA GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ"


Bizler Kudüs'ü savunmaya devam edeceğiz. Asla geri adım atmayacağız. Başkan Trump'ın Kudüs'i İsrail'in başkenti olarak duyurması uluslararası hukuka, anlaşmalara özellikle de BM kararlarına karşıdır. BM'ye göre hiçbir ülkenin büyükelçiliğini yasal olarak Kudüs'e yerleştirmesi mümkün değildir. Bizler bütün halkları Filistin davasına sahip çıkmaya davet ediyoruz. Bu kararın geçersiz ve gayri meşru olduğunu ifade ediyoruz. ABD artık barış sürecinde arabulucu olma vasfını yitirmiştir. Biz barış sürecinde arabulucu olmasına müsade etmeyeceğiz. Sizlerin de bizim bu kararımızı desteklemenizi bekliyoruz. Kudüs Filistin devletinin ebedi başkenti olarak kalacaktır. Böyle bir durumda barıştan söz etmek mümkün olmayacaktır.

Dünyada din savaşından fayda görecek kimdir? Dünyada din savaşını hareket ettiren terör örgütlerini çıkaran ve kullanan kim? Bunu sormak istiyorum. ABD kongresi kalkıp Filistin Kurutluş Örgütü'nü terör örgütü olarak kabul ediyor. Dünyada 83 ülkeyle terörle mücadele protokolümüz var.


BAKAN ÇAVUŞOĞLU AÇILIŞTA KONUŞTU


Zirve Dışişleri Bakanları oturumu ile başladı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, oturumun açılışında yaptığı konuşmada, "Doğu Kudüs’ü Filistin’in başkenti olarak tanıyan bizler, diğer ülkeleri Filistin Devletini 1967 sınırları temelinde ve başkenti Doğu Kudüs olacak şekilde tanımaya teşvik etmeliyiz" dedi.

Çavuşoğlu açılış konuşmasının ardından basın mensuplarına kapatılan toplantıda, İslam ülkelerinin dışişleri bakanlarına şöyle seslendi:


"ZULME DUR DEMEK İÇİN TOPLANDIK"


“Bugün zulme dur demek için toplandık. ABD yönetimi geçtiğimiz hafta aldığı kararla insanlık vicdanını yaraladı. Hem de derinden yaraladı. ABD’nin attığı bu adım İsrail’in Kudus’ü işgal girişimini meşrulaştırmayı hedefliyor. İslam ümmetinin bu tabloya sessiz kalmasını bekliyorlar. Ama biz hiçbir zaman susmayacağız. Bu zorbalık, barış olasılığını ve ortak yaşam zeminini yok eder. ABD’nin aldığı bu karar bizim için yok hükmündedir.


"ALTINDA İMZASI BULUNAN KARARLARI İHLAL EDİYOR"


Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın İslam İşbirliği Teşkilatı Zirve Dönem Başkanı sıfatıyla tüm dünyaya yaptığı çağrıyı yenilemek istiyoruz. Gelin üç semavi dinin kutsal mekanı olan Kudüs’e sahip çıkalım. Karşı karşıya olduğumuz duruma bir bakın. BM Güvenlik Konseyi’nin daimi bir üyesi, altında kendi imzası bulunduğu kararları ihlal ediyor.


"ÖNCELİK FİLİSTİN’İN TANINMASI"


Değerli kardeşlerim, peki bizler ne yapıyoruz? Neler yapacağız? Öncelikle Filistin devletinin diğer tüm ülkelerce tanınması gerekiyor. Bunun için hep birlikte çaba sarf etmeliyiz. Bir tarafta işgalci konumunda olduğu BM kararlarıyla tespit edilmiş İsrail var. Diğer tarafta ise işgal altında olduğu uluslararası toplumca kabul edilen, üstelik her geçen gün daha fazla toprağı gasp edilen Filistin var. Geldiğimiz noktada Filistin devletinin tanınmasının barış sürecine atıfla geçiştirilmesi mümkün değildir. Diğer ülkeleri Filistin devletini 1967 sınırları temelinde ve başkenti Doğu Kudüs olacak şekilde tanımaya teşvik etmeliyiz. Bu noktada hayati önem arz eden bir diğer husus, Filistinli kardeşlerimizin birlik ve beraberliğinin sağlanmasıdır.


"HUKUK ÇİZGİSİNDEN AYRILMADAN MÜCADELE"


Değerli kardeşlerim, bu mücadelede hukuk çizgisinden elbette ayrılmayacağız. Provokasyonlara kapılmayacağız. İslam İşbirliği Teşkilatı’nın tüm organlarının ve Kudüs Komitesi ile Kudüs Temas Grubu gibi mekanizmalarının sağlayacağı destek son derece önemlidir. Bu mekanizmaları da çok aktif bir şekilde kullanmamızda fayda var. Kudüs’ün kutsiyetine ve tarihi statüsüne el uzatılmasına asla izin veremeyiz. Yapılacak olan olağanüstü zirve, İslam ümmetinin mücadele azmini gösterecektir. Bu davayı, bu bayrağı hep beraber daha ileriye birlikte taşıyacağız.”