Yaşam İsparta lavantasıyla Fransa'ya rakip oluyor

İsparta lavantasıyla Fransa'ya rakip oluyor

Paylaş
İsparta lavantasıyla Fransa'ya rakip oluyor

Türkiye'nin en büyük gül üreticisi Isparta artık lavantasıyla da adını duyurmaya başladı

Keçiborlu ilçesindeki, Kuyucak, Kuşcular, Aydoğmuş, Çukurören ve Ardıçlı köylerindeki lavanta tarlalarının genişliği 3 bin hektara ulaşıyor. Özellikle Kuyucak Vadisi, temmuz ortasından ağustosa kadar lavanta vadisine dönüşüyor. Isparta’nın Keçiborlu ilçesine bağlı Kuyucak köyü, sessiz sedasız lavanta üretimine girişti. Emekli olup köyüne yerleşen Kuyucaklıklar burada lavanta yetiştiriyor. Emekli olup köye gelen Ziya Doğan ise susuz, kurak toprakları yeniden canlandıran bu köylülerden sadece biri. Kuyucaklılar, lavanta üretiminin merkezi sayılan Fransa’ya rakip olmak üzere...

Haberin Devamı

Isparta’nın Keçiborlu ilçesine bağlı Kuyucak köyünün Türkiye’de yaşayıp da adını duymamış olabilirsiniz. Ama dünya artık Kuyucak köyünü tanıyor. Lavantasının ününü duyan da Türkiye’ye ziyarete geliyor. Bu toprakları değerli kılanlardan biri de Kuyucaklı Ziya Doğan. O lavanta üretimine girişen ilk köylülerden. 30 yıl kamuda çalışan ve tarımla hiçbir ilgisi olmayan Ziya Doğan’ın en büyük hayali emekliliğinde köyüne yerleşip bahçe ile uğraşmakmış.

70’lerde Fransızlar dikmiş

Ziya Doğan köyüne geldiğinde ilginç bir geçmişle karşılaşmış. Kuyucak’a 1970’li yıllarda Fransız girişimciler gelmiş ve Kuyucak’ta bir arazi kiralamışlar. Arazide lavanta üretimine başlayan Fransızlar’ın ektiği lavanta bitkisinin tohumları kendiliğinden çevreye yayılıp üretim alanı dışında da yeni lavantalar çıkmaya başlamış. Bunu fark eden köylüler üretimi devam ettirmiş. Sonuçta Kuyucak köyüne ait arazilerinin yüzde 70’i lavanta ile kaplanmış.

Haberin Devamı

Balını üretiyor

Ziya Doğan da emekli olduktan sonra lavanta üreticiliği kervanına katılmış. Babasından kalan 7 hektar tarlada Kuyucaklı köylüler gibi lavanta ve gül yetiştirmeye başlamış. Başlangıçta hobi olarak başlayan lavanta ilgisi giderek tutkuya dönüşmüş. Ziya Doğan zamanla büyüttüğü lavanta bahçesinde, arıcılık yapmayı da kafasına koymuş Usta bir bal üreticisi olan Zeki Doğan lavantanın balını da yapmış. Başta eşe dosta tattırdığı lavanta balının ünü zamanla yayılmış. Yılda yaklaşık 1 ton lavanta balı üretecek kadar işi büyüten Ziya Doğan’ın yeni hedefi ise ürettiği balların marka tescilini yaptırmak.

Yetiştirilmesi kolay

Örnek bir kırsal kalkınma modelini ortaya koyan Ziya Doğan, lavanta üretiminin başlarda incelik istediğini söylüyor. Şubat ile nisan arasında ilk dikimi yapılan bitkinin çalımsı bir görüntüsü oluyor. Bir kez dikimi yapıldıktan sonra, ilk yıl çiçeklenmiyor. Ancak daha sonra 20-25 yıl çiçek vermeyi sürdürüyor. Haziran ve temmuz aylarında yonca biçer gibi hasadı yapılıyor. Tohumlar ayrılıyor. Kuru çiçek olarak ya da tazeyken yağı çıkarılarak satılıyor. Isparta’da lavanta tarımı yapılan köylerin tamamı Keçiborlu ilçesinde. Rakımları 900 ila 1200 metre arasında değişiyor. Bölgede sulama olanağı bulunmadığından, buğday ve arpaya göre daha fazla verimli oluyor, daha çok gelir getiriyor. En geniş tarlalara sahip olan Kuyucaklılar lavanta için “Tanrı’dan bize armağan” diyor. Kuru, eğimli tarlalara uyum sağlayan bu çiçek ne budanmak istiyor ne de gübre. Kuyucak köyünde yediden yetmişe herkes lavanta üretimiyle geçiniyor.

Haberin Devamı

Köylülerden 30 dekar lavanta tarlası olan da, 70 dekar olan da var. Bu durum civar köylerin de işine yarıyor. Çevre köylerde yaşayanlara istihdam sağlanıyor. Lavantalar taze olarak da satılıyor. Kilosu 75 kuruş olan lavantaların kurutulmuş olanı da 5,5 TL’den alıcı buluyor. Ürünlere İstanbul’dan gelen tüccarlar gibi Isparta çevresindeki aromatik yağ üretimi yapan fabrikalardan da talep var. Türkiye’de Ege ve Akdeniz bölgesinde üretimi yapılan lavanta, eğimli, kıraç ve susuz arazilerde yetişiyor. Lavanta kozmetik endüstrisi dışında ilaç sanayiinde de çok önemli bir hammadde olarak kullanılıyor. Güçlü antiseptik ve sakinleştirici özelliği olan bu hoş kokulu bitkiyle uygulanan lavanta kürü, Hepatit- B ve Hepatit- C hastaları için de destekleyici tıbbın sık başvurduğu yöntemlerden biri olarak biliniyor.

Haberin Devamı

( 29.07.2012 tarihli Pazar Postası 'ndan alınmıştır )