Siyaset İşte Türkiye'nin ilerleme karnesi
Paylaş
İşte Türkiye'nin ilerleme karnesi

AB İlerleme Raporu, Kürt raporundan Ergenekon soruşturmasına kadar çeşitli konularda çarpıcı değerlendirmeler içeriyor

Övgülerin ve eleştirilerin iç içe girdiği 14 Ekim’de yayımlanacak raporda Genelkurmay Başkanı Org. Başbuğ “Ergenekon davasına yönelik açıklamalarıyla yargıyı baskı altına almaya çalışmak”la eleştiriliyor

AB İlerleme Raporu, Kürt raporundan Ergenekon soruşturmasına, 1 Mayıs olaylarından din özgürlüğüne kadar çeşitli konularda çarpıcı değerlendirmeler içeriyor. 14 Ekim’de yayımlanacak raporda Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ “Ergenekon davasına yönelik açıklamalarıyla yargıyı baskı altına almaya çalışmak”la eleştiriliyor. Raporda ayrıca, TSK’nın siyasete etki etmeyi resmi ya da gayrıresmi yollarla sürdürdüğü de vurgulanıyor. Ankara’ya ulaşan rapor taslağında yer alan ifadeler ana hatlarıyla şöyle:

HİLMİ ÖZKÖK’E VURGU: Ergenekon davası, Türkiye’de darbe girişimine ve demokratik kurumları yıpratmaya yönelik kurulmuş bir suç şebekesine derinlemesine inilen ilk dava niteliğini taşıyor. Bunun ötesinde ilk kez bir Genelkurmay Başkanı davada gönüllü tanıklık etti. Ergenekon davası Türkiye’de demokratik kurumlara ve hukukun üstünlüğüne olan güveni güçlendirmek için bir fırsat. Bu bağlamda, özellikle sanıkların hakları konusunda hukuki süreçlere saygı duyulmalı. Sivil mahkemelerin askerleri yargılamasıyla ilgili karar AB uygulamalarıyla uyumlu. Ergenekon davasında sanıkların haklarına yönelik ihlaller rapor ediliyor.

BAŞBUĞ’A ELEŞTİRİ: Silahlı kuvvetler resmi ya da gayriresmi yollarla siyasete etki etmeyi sürdürüyor. Kıdemli askeri yetkililer, iç ve dış siyasete ilişkin birçok konuda, görev alanlarını aşacak şekilde görüş bildiriyor. Genelkurmay Başkanı kamuoyu önünde siyasetçilere ve basına tepki gösteriyor. Bazı yüksek düzeyli askeri yetkililer, Ergenekon davasında tutuklu bulunan askeri personele destek verdi. Silahlı Kuvvetler İç Hizmet Tüzüğü ve MGK Kanunu’nda değişiklik yapılmadı.

AÇILIMIN DETAYLARI YOK: Hükümet, Kürt sorununun çözümü için kapsamlı bir plan hazırladığını duyurdu ancak içeriğiyle ilgili hiçbir detay bilinmiyor. Antiterör yasası, temel özgürlükler konusunda sınırlamalara neden oluyor.

ŞEMDİNLİ TEPKİSİ: HSYK kompozisyonu ve müfettişlerin bağlı olduğu makamla ilgili adım atılmadı. Savcılar, yargı üyelerinin telefonlarını dinlemek üzere karar çıkarabiliyor. Şemdinli davasını yürüten savcının görevden alınması HSYK’nın bağımsızlığı konusunda şüpheler doğuruyor.

DENİZ FENERİ: Yolsuzlukla mücadelede kısıtlı adımlar atıldı. Deniz Feneri davasında şüphelilerin mal varlığı donduruldu, ancak iddianame hazırlanmadı. Milletvekili dokunulmazlığı yüzünden yolsuzlukla ilişkili davalarda gelişme olmadı.

68. ve 69. MADDELER UYUMSUZ: Avrupa Konseyi Venedik Komisyonu 14 Mart 2009’da, anayasanın siyasi partilerin kapatılmasına yönelik 68 ve 69. maddelerinin AİHS’nin 11. maddesine uyumsuz olduğu sonucuna vardı ancak gerekli yasal değişiklik yapılmadı. (Raporda DTP davası örnek gösteriliyor.)

ANAYASA REFORMUNDA YOLDA KALDI: Anayasa reformu için partiler arasında konsensus sağlanamadı. Hükümet ne bir öneri, ne de müzakereye dayalı bir yaklaşım ortaya koydu.

İŞKENCE ELEŞTİRİSİ: 2005’te imzalanan işkenceye karşı BM Sözleşmesi hâlâ onaylanmadı. Hükümet, işkenceye karşı sıfır tolerans politikasını gözden geçirmeli,insan hakları örgütleri işkence konusundaki şikayetlerini artırdı.

İNTERNET YASAKLARI: İstenmeyen içeriğin değil de bütün web sitesinin yasaklanması olumsuz.

RUHBAN OKULU HÂLÂ KAPALI: Türk kanunları, gayrimüslimlerin özel dini yükseköğrenim görmelerine izin vermemekte. Heybeliada Ruhban Okulu uzun süre tartışılmış olmasına rağmen hâlâ kapalı. Ermeni patrikhanesinin; Ermeni dilinin öğretilmesi ve papaz yetiştirilmesi için üniversitede bölüm açma önerisi yıllardır karara bağlanmadı. Ekümenik sıfatı hâlâ kullanılamıyor. Azınlıklara karşı saldırılar sürüyor.

TSK’NIN HOMOSEKSÜELLİĞE BAKIŞI: LAMBDA’nın kapatılması kararı bozuldu. Ancak genel durum AB’nin homofobi ve ayrımcılık karşıtı standartlarıyla uyumlu değil. TSK, homoseksüelliği psikoseksüel bir hastalık olarak tanımlamıyor.

SARI GELİN ELEŞTİRİSİ: Rum azınlık, eğitim ve mülkiyet haklarıyla ilgili sorunlarla karşılaşıyor. Okullarda Sarı Gelin belgeselinin dağıtımı durduruldu. .

KADININ ADI YOK: Kdının siyasetteki temsil düzeyini değiştirmedi. Namus cinayetleri, erken yaşta evlendirilme çok ciddi sorunlar.

TÜRKÇE-KÜRTÇE SORUNU: Siyasi yaşamda Türkçe dışında herhangi bir dilin kullanılması hâlâ yasak. Kürt politikacılara Kürtçe konuştukları için dava açıldı. .

AB'ye göre olumlu gelişmeler

Cumhurbaşkanının Irak ziyareti, Kürt sorunu çerçevesinde çok olumlu bir atmosfer yarattı.

Din özgürlüğüne genel olarak saygı gösteriliyor.

Kültür Bakanı’nın, Alevilere yönelik, devletin sebep olduğu acılarla ilgili özür dilemesi ve Madımak Oteli ile ilgili girişimler olumlu.

TRT 6’nın açılması, Başbakan’ın Kürtçe konuşması,

Suriye sınırındaki mayın çıkarma yasası olumlu bir adım.

29 Mart seçiminden sonra Ulusal Program, başmüzakereci ve ABGS Teşkilat Yasası, Reform İzleme Grubu toplantıları gibi olumlu adımlar atıldı.

TCK’nın 301. maddesi revize edildikten sonra, ifade özgürlüğünün kısıtlanması için sistematik biçimde kullanılmıyor.

MİLLİYET

4

Haberin Devamı