Kadınım, işsizim, mutsuzum

İŞGÜCÜNE KATILIM DÜŞÜYOR

İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (İSMMMO) ‘Kadınım, İşsizim, Mutsuzum’ adlı bir rapor hazırladı. Raporda, son 10 yılda kadınlarda işgücüne katılımın gerilediği, işsizliğin ise yükseldiği ortaya kondu. Türkiye’de işgücüne katılım, nüfus artışının yavaşlaması, emeklilerin sayısının artması gibi nedenlerle yıldan yıla düşüyor. Bununla birlikte, kadın-erkek eşitliği geliştikçe, kadınların işgücüne katılımının artması bekleniyor. Ancak veriler tersini gösteriyor. Kadın işgücü oranı, neredeyse erkeklerdeki kadar geriliyor.

GEÇEN YIL YÜZDE 26OLDU

Rapora göre, 1999’da kadınların işgücüne katılım oranı yüzde 30’du. 2008’de bu oran yüzde 24.5’e kadar gerilemişti. Geçen yıl kriz nedeniyle daha fazla kadın iş hayatına girmek isteyince bu oran yüzde 26’ya çıktı. Erkeklerde bu oran 1999’da yüzde 76 iken 2008’de yaklaşık 6 puan gerileyip yüzde 70.1’e indi, 2009’da yüzde 70.5 oldu. Veriler kriz dönemlerinde kadınların aile bütçesine katkıda bulunmak için iş aramaya başladığını ancak bunun dışında Türkiye’nin son 10 yılda kadın istihdamı ile ilgili fazla yol alamadığını ortaya koydu.

ÇOĞUNLUK EV HANIMI

Rapora göre geçen yıl çalışmak isteyen her 7 kadından biri iş bulamadı, 6 milyon 851 bin kadın işgücünün 979 binini işsizler oluşturdu. Bu işsizlerin 245 bini 2009’da oluştu. 10 yıl önce kadınlarda işsiz sayısı 387 bin, işsizlik oranı yüzde 7.2’ydi. Kadınlarda işgücüne dahil olmama nedenlerinin başında ‘ev işleriyle meşgul olmak’ geldi. 2009’da 12 milyon 101 bin kadın ‘Ev hanımıyım’ dedi. 1 milyon 832 bin kadının işgücü dışında olma gerekçesi ‘eğitim’ gibi iyi bir konu olurken, 310 bin kişi ‘İş bulma umudum yok’ dedi.

2009'DA GELİRLERİ AZALDI

Geçen yılki krizde kadınların gelirleri de düştü. Kadın işsizliği 245 bin kişi artarken, kadınların yüzde 18.4’ünün geliri, yüzde 25.4’ünün tasarrufları azaldı. Yüzde 25.9’u borçlanırken, yüzde 22.7’si tatil ve eğlence masraflarını kıstı. Yüzde 59.5’i daha ucuz ürün tüketmeye yöneldi. Çeşitli nedenlerle göç edenlerin oranı yüzde 2.3 olarak belirlendi. İSMMMO Başkanı Yahya Arıkan, verilere ilişkin yaptığı değerlendirmesinde, kız çocuk eğitiminin ve kadının çalışma yaşamına katılımının özendirilmesi gerektiğini ifade etti.

BAKAN SAYISI İKİYİ AŞAMADI

Türkiye, kadınlara seçme ve seçilme hakkını ilk veren ülkeler arasında yer aldı. Ancak 1935’te parlamentosuna 18 kadın milletvekili gönderen Türkiye, aradan geçen 75 yılda bu sayıyı ancak 50’ye çıkarabildi. Meclis’teki yüzde 9.1’lik kadın milletvekili oranı ile Türkiye 187 ülke arasında 109’uncu. 1980’deki darbeden sonra geçen 30 yılda kurulan hükümetlerde kadın bakan sayısı asla 2’yi aşamadı.

HER YAŞTA ŞİDDETE MARUZ KALIYOR

Fiziksel ve cinsel şiddet yaşamın herhangi bir yerinde kadının karşısına çıkabiliyor. 2008’de 15- 24 yaş grubu arasındaki genç kızların yüzde 35.3’ü yaşamının herhangi bir döneminde fiziksel veya cinsel şiddete maruz kaldığını belirtirken, 45-49 yaş grubundaki kadınlarda bu oran yüzde 47.9’u buluyor.

PATRONLARDAN MESAJ GELDİ

* Arzuhan Doğan Yalçındağ’ın ardından Ümit Boyner ile ikinci kadın başkan dönemini yaşayan Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) de 8 Mart Kadınlar Günü dolayısıyla bir açıklamada bulundu. Açıklamada, kadının ekonomiye ve siyasete katılımının, demokratik gelişimin ve toplumsal refahın anahtarı olarak görülmesi gerektiği belirtildi.

* Açıklamada, kadın-erkek eşitliğinin en temelinde eğitimin yer aldığına dikkat çekilerek, orta öğrenim gören kız çocuğu sayısının hızla artırılması gerektiği kaydedildi. Kadının çalışma yaşamına ve siyasi hayata katılımına da değinilen açıklamada “Kadının istihdama katılımı, yoksulluğun azaltılması ve iyi yönetişim ile doğrudan bağlantılıdır” denildi.