'Kalbin Son İmparatoru' okurla buluştu (Op. Dr. Kemal Bayazıt kimdir?)

Op. Dr. Kemal Bayazıt’ın hayatını anlatan “Kalbin Son İmparatoru” adlı kitap, Bahçeşehir Üniversitesi tarafından yayımlandı. Kitaba katkıda bulunan Türk Kalp Cerrahisi camiasının öncü isimleri, kitabın tanıtım toplantısında buluştu.

“Kalbin Son İmparatoru – Bir Kalp Cerrahının Yaşam Öyküsü” , “Bayazıt ekolü” olarak adlandırılan kalp cerrahlarının Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi’ndeki temsilcisi, BAU Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Deniz Süha Küçükaksu tarafından kaleme alındı.

Prof. Dr. Deniz Süha Küçükaksu ve Op. Dr. Kemal Bayazıt

'GENÇ TIBBİYELİLER DE ÖĞRENMELİ'

Prof. Deniz Küçükaksu, bu kitabı okuyucuyla buluşturma nedenini “Dr. Kemal Bayazıt hakkında öyle şeyler öğrendim ki bu bilgileri bilime gönül vermiş meslektaşlarımın, iyi hekim – iyi bilim insanı olma idealleri yolunda çalışmakta olan genç tıbbiyelilerin de bilmesinin ve öğrenmesinin gerekli olduğuna inandım. O nedenle hocam hakkında bir kitap yazmaya karar verdim” olarak özetledi.

'ŞÜKRAN BORÇLUYUZ'

Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Kürşat Bozkurt ise Türkiye’de sayısını 1400 olarak belirttiği kalp cerrahları adına, derneğin kurucu üyesi Op. Dr. Kemal Bayazıt’a şükran borçlu olduklarını ifade etti.

'BİLİMSEL DÜŞÜNCELERİ DİNLER, ORTAK AKILLA ÇALIŞIRDI'

Prof. Dr. Oğuz Taşdemir de Dr. Kemal Bayazıt’ın kurduğu Türkiye Yüksek İhtisas Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Kliniği'nin Türkiye’de kalp hastalıklarının tedavisinde birçok ilk ve yeni uygulamayı gerçekleştirdiğini vurgulayarak “Tıp fakültesinden mezun olduğum yıl dünyada ilk kalp naklini gerçekleştiren Dr. Christian Barnard’a duyduğum hayranlık bende kalp cerrahı olma hevesi yaratmıştı. Dr. Barnard’dan bir yıl sonra ülkemizde ilk kalp nakli yapan zamanın en saygın ustasının yanında olmak bizler için büyük bir şanstı. Dr. Bayazıt, arzu, sabır, sebat ve güvenle tüm zorlukların üstesinden gelen ve başarıya odaklı bir bilim insanıydı. Dr. Bayazıt’ın önemli özelliklerinden biri de asistan, uzman, şef muavini ayırt etmeden bilimsel düşünceleri dinlemesi ve ortak bir akılla ekip çalışmasını güçlendirmesiydi” diye konuştu.