Candaş Tolga Işık Kanlı Salı
HABERİ PAYLAŞ
Haberin Devamı

Saddam Hüseyin’in emriyle 16 Mart 1988’de zehirli gaz bombalarını taşıyan 8 MiG-23 uçağı Halepçe’ye ölüm yağdırmıştı.

İnsanlık tarihinin “Kanlı Cuma” diye bilinen bu utanç sayfasının üzerinden 29 yıl geçti.

Saddam’ınkine benzer bir katliamı dün Suriye’nin İdlib kentinde bu sefer Esad yaptı.



Esad rejimine ait savaş uçakları, muhaliflerin denetimindeki İdlib'in Han Şeyhun ilçesine zehirli gaz bombalarıyla saldırdı. Yerel irtibat komiteleri boğularak ölen insanlar, gazdan etkilenerek bayılan, kusan, ağzı köpüren çocuklar olduğunu duyurdu tüm dünyaya.



Peki, dünyanın buna tepkisi ne oldu? Fransa, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ni acil olarak toplantıya çağırdı. Gel gör ki; Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı dışında 21’inci yüzyılda yaşanan bu katliamın hesabını soran tek bir lider yok.



Halep’te Saddam, İdlib’te Esad...

Rus uçakları ölüm yağdırırken bugün Esad’ın en büyük hamisi olan Rusya’ya bizden başka hiç kimse “Bu senin eserin!” demeyecek mi?

Esad’ı Suriye’deki “en mantıklı seçenek” diye sunan Amerikalılara bu “mantıklı” seçeneğin dün hangi mantıkla, hangi vicdanla yüzlerce çocuğu katlettiğini kim soracak?



Hiç kimse sormayacak mı?

Sorgulayamayacak mı?

Türkiye’de bir teröristin tırnağı kırılsa dünyayı ayağa kaldıran uluslararası insan hakları örgütleri nerede kardeşim?

Yer yarıldı içine mi girdiler?

İnanın bana bir gün o yer yarılırsa içine girecekler ama utançtan değil, utanmazlıktan!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder