Yazgülü Aldoğan Karpuz festivali değil, Felsefe buluşması
HABERİ PAYLAŞ

Karpuz festivali değil, Felsefe buluşması

Haberin Devamı

Didim, Ege kıyılarının gerek altın kumsallı denizi, gerek antik ören yerleri, yemyeşil doğasıyla çok değerli, ama hak ettiği değeri bulamamış bir ilçesi. Ama bir Bodrum, Alaçatı, Çeşme gibi marka değil. Didim Belediyesi, Deniz Atabay’ın başkanlığında, Turizm eski bakanlarından Bahattin Yücel’in kurduğu Turizm Araştırmaları Derneği’nden danışmanlık alarak çeşitli etkinliklerle marka olma çalışması yapıyor.

Karpuz festivali değil, Felsefe buluşması

Thales buluşmasında, Dr. Thupstan Paldan, Faduk Pekin, Doç.Dr. Meriç Bilgiç ve Dr. Liu Qiang’ın yanı sıra Prof. Dr. Betül Tanbay ve Prof. Dr. Mehmet Marufiah da konuştu.

Hafta sonu Milet antik kentinde yaşamış filozof ve matematikçi Thales’in adına bir buluşma düzenlendi. Milet antik tiyatrosunda bir Budist rahip, Çinli ve İranlı düşünürlerin yanısıra Kocaeli Üniversitesi Felsefe Bölümü Kurucusu Meriç Bilgiç ve FEST Turizm’den Faruk Pekin felsefe ve matematik üzerine konuşmalar yaptı. Hele sonunda gün batımında dinlediğimiz Lübnanlı şarkıcı Rima Khcheich’in uzun havalar okuduğu konseri ruhları okşayan bir finaldi.

Bir ilçe belediyesinin domates festivali yerine felsefe buluşması düzenlemesini fazla sofistike bulabilirsiniz, ama öyle önemli ve ilçeye değer katan bir iş ki! Düşünün ki burada bundan 3 bin yıl önce koskoca bir kent, bir medeniyet varmış ve onlar felsefe ve matematik konuşuyormuş!

Thales üzerine son bir not: bilimden anlayan Thales, bunu ticaret için de kullanmış. Kuraklık olacağını bilip mal stoklayıp zengin olmuş! Güneş tutulmasını bilip kahin sayılmış, rağbet görmüş!

O yılların teknolojisi ve olanaklarıyla kurulmuş tapınak ve hamamlarda kanallarla su sistemleri bile var. Didim’e gidip Milet kentini ve Apollon Tapınağı’nı mutlaka gezin. Hele bir de böyle bir etkinliği yakalarsanız tadını çıkarın!

Erler, öğrenciler niye hâlâ tutuklu?

Mektubuna “Ben Kars- Sarıkamış 9.Komando Tugayı’nda görevi Uzman Onbaşı Ahmet ÇAVDAR göreve olarak başlayalı 5 ay kadar olmuştu. 15 Temmuz gecesi ani bir emirle terör saldırısı olacak diye göreve hazırlandık. Biz araziye operasyona gidecegimizi zannederken ilçe merkezinde bir müddet sokakta emniyet aldık. Kısa bir süre sonrada emirle kışlaya döndük. Hiçbir vatandaşa silah doğrultmadım. Devlet malına zarar vermedim Benim verilen emri sorgulama yetkim yoktur” diye başlıyor.

Karpuz festivali değil, Felsefe buluşması

Ahmet ve kendisi gibi bazı arkadaşları 10 aydır şüpheli sıfatıyla Kars T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutuklu. Başından beri tekrarlıyorum. Darbe girişimine erler, öğrenciler, çavuşlar kalkışmadı. Onlar verilen emirleri uygulamak ve sokağa çıkmaktan başka bir şey yapmadılar. Bir çoğu tutuklanmadı. Bir kısmı serbest bırakıldı. Bir kısmı ise hâlâ iddianame bekliyor, tutuklu yatıyor. FETÖ davaları bir bir başladı.

Adalet yerini bulsun, ama bu gençleri de bir an önce serbest bırakalım. Sarıkamış’ta savaşırken iyiydi, birileri sokağa çıkardı diye bir gecede hain damgası yediler. Başkalarının suçunu onlara niye çektiriyorsunuz?

Suyumu bulandırıyorsunuz!

Sözcü Gazetesi’nden iki meslektaşımız, 14 Temmuz’da gazetenin internet sitesinde Cumhurbaşkanı’nın hangi otelde kaldığı haberi yapıldığı için darbecilere bilgi sağladıkları gerekçesiyle tutuklandı! Hem de darbeden 10 ay sonra. Cumhurbaşkanı’nın nerede olduğunu yazmanın sadece bir gazetecilik faaliyeti olduğunu tekrarlamaya gerek yok.

Olay ünlü LaFontaine masalındaki kurdun kuzuya suyumu bulandırıyorsun diye saldırıp yemesinden farklı değil. Sözcü Gazetesi iktidar yanlısı olmadığı için önce gözdağı veriliyor, sonra susturuluyor, sonra ülkede basın özgürlüğünden bahsediliyor.

Sıradaki haber yükleniyor...
holder