Giriş
Beşiktaş'a, Fenerbahçe derbisi öncesinde sadece 3 puan değil, aynı zamanda moral için patlama gerekiyordu... Kayseri'yi deplasmanda 3-0'la geçen Beşiktaş, Konya karşısında da fark için çıktı sahaya. İlk yarım saatlik bölümde sağlı sollu ataklarla Konya defansını şaşkına çevirdi Kara Kartal. İlk yarıda atılan gollerin ardından gelen farklı galibiyet bir kez daha 'Oh' dedirtti herkese.
Maçta göze çarpan en ilginç olay, Beşiktaşlı futbolcuların ilk 45 dakikada birbirlerine karşı olan kıskançlıklarıydı. 25'te Gökhan Töre'nin nefis ortasına Olcay Şahan ayak tenisi yaptı. Bu ortayı kıskanan Almeida 5 dakika sonra ellerini havaya kaldırıp 'Bana da... Bana da...' diyerek kendini göstermeye çalıştı, ceza sahası önünde. Kırmadı Gökhan'da... Devre arasında Beşiktaş'tan ayrılacağı iddia edilen Almeida, kolay bir gole imza attıktan sonra formasını öperek, yönetime 'Kalmak istiyorum' mesajı gönderir gibiydi.
Gökhan'ın ortalarını ise Fernandes kıskanmıştı. Önce Oğuzhan'a sonra Ersan'a nefis kesti... Oğuzhan'ın pozisyonu zordu da; Ersan hepimizi güldürdü sağ olsun. Son direk dibinde, önünde boş kaleyi gördü. Topu göğsüne çarptırsa gol olacak. Ama, kafa vurmaya kalkınca, top değil kendisi ağlarla kucaklaştı... Top mu ne oldu? Kale arkasındaki tribünlere doğru gittiğini gördüm en son. Kıskançlık yapmayan tek kişi Oğuzhan'dı. Kendi becerisiyle ceza alanı ön çizgisinde yaptığı nefis vuruşla farkı 3'e çıkardı. Konya teknik direktörü Uğur Tütüneker, bu golden sonra sinirinden çatlayacaktı. Dizlerini dövdü olmadı... Ayağını çimlere vurdu yine olmadı... Sonra iki oyuncusunu birden kenara alarak kan değişimine gitti. Ama o da çare etmedi. İlk yarı 3-0'la kapandı.
Akhisar formasıyla geçtiğimiz yıllarda Beşiktaş'ın belalısı olan Gekas, bu defa Konya Torku formasıyla sahne almıştı. Ama Yunan futbolcu varlık gösteremedi. Birileri Bilic'e Gekas'ı anlatmış olsa gerek. Gereken tedbirle alınmıştı...İkinci yarının başında Beşiktaş defansının bir anlık anlaşmazlığı rakibe golü kazandırdı. Hasan Kabze ve Gekas gibi iki tecrübeli forvetten iş çıkmayınca iki stoper sahne aldı. Selim attığı golle farkı ikiye indirdi.
Bilic, Fenerbahçe maçını düşünerek, görevini layıkıyla yapan Fernandes'i son 20 dakikada oyundan aldı. Zaten kart sınırındaydı. Bu tehlikeyi de ortadan kaldırmış oldu. 76'da Konya'lı Djalma, şut çekmeye hazırlanan Gekas'ın ayağına geldi tekmeyi bastı. Şaşırdık hepimiz... Allah'tan sakatlanan olmadı...
Son bölümde Oğuzhan şov vardı. Konya defansını bir oraya, bir buraya yatırdı durdu. Ama son vuruşlarda başarılı olamadı. 87'de stat ışıklarında arıza çıktı. Maç kısa süreli durdu. Hakem futbolculara 'Görebiliyor musunuz? Devam ettireyim mi maçı diye sordu' Gece görüş gözlükleri olmadığı için haliyle olumsuz cevap aldı. Hakemler saha kenarına, futbolcular yedek kulübesine çekildi. 4-5 dakika sonra yeniden başladı oyun. Ama herkesin teri soğumuştu bir kere. İki tarafta skoru kabul etmiş gibiydi. Bitiş düdüğüne kadar top çevirip durdular.
Bilic ve futbolcuları üzerine düşeni yaptı. Kara Kartal güzel futbol sonrasında, 3-1'lik nefis bir galibiyetle haftayı kazançlı kapattı. Kartal derbi öncesinde aradığı, istediği morali buldu. Gerisini Fenerbahçe düşünsün...
