Kavaf's code

Vatandaşı takip etmek için sokakları kameralarla doldurmaya gerek yok. Aç televizyonu seyret. “Millet ne seviyor? Nasıl yaşıyor? Nereye gidiyor?” Hepsi orada. Televizyonda ne oluyorsa sokakta da o…

***

‘İzdivaç’ diye bir program var hani. Sen Kayseri’desin… Eş arıyorsun. Ben de Kars’tayım… Bakınıyorum, tıpkı senin gibi… Televizyonda seni görüyorum, beğeniyorum. İstanbul’da buluşuyoruz.

Evleniyoruz. Aile kuruyoruz. Daha doğrusu kuruyorduk! Eskiden… 2 yıl önce İzdivaç programı başladığında böyle oluyordu. Çünkü o zamanlar Türkiye’de birbirini beğenen bir kadınla erkeğin bir araya gelmesindeki temel hedef yuva kurmak, aile olmaktı.

2 yılda köprünün altından çok sular aktı! Türk insanı, bir kadınla bir erkeğin aile kurmadan da birlikte yapacak bir şeyleri olduğunu keşfetti ki bu keşif bu topraklarda matbaadan sonraki en büyük buluştu! Türk kadını ve erkeği, hedeflerini ve beklentilerini tekrar gözden geçirdi. Daha “gerçekçi” ve “modern” bir bakış açısıyla…

2 yıl önce “Nerelisiniz? Burcunuz ne?” diye soran çiftler Artık “Araban var mı? Bankada paran var mı? Kaç paran var? Cinselliğe nasıl bakıyorsun?” diye sorar oldu. Bu arada “Burcun ne? Nerelisin?” diye sorup evlenmiş olan âşıklar da patır patır boşanmaya başlayınca, tuz biber oldu.

***

Ve bomba dün patladı. İzdivaç’a katılan Muğla’dan Mustafa Bey Mersin’den Zeynep Hanım’a “Boşver evlenmeyi gel beraber yaşayalım” dedi.

***

Ne dedik? Sokakta ne oluyorsa televizyon onu gösteriyor. Bir kenara yazın: Türk aile yapısının yılmaz bekçisi Bakan Selma Kavaf’ın şifrelerinden o da nasibini almazsa üç vakte kadar İzdivaç’ta düğün var: İstanbul’dan Cemil ile Amsterdam’dan Bekir’in… Hepiniz davetlisiniz. * (Kavaf’s Code: Kavaf’ın Şifresi)