Tuğçe Özcan Kış kiloları motivasyon düşürüyor
HABERİ PAYLAŞ

Kış kiloları motivasyon düşürüyor

Haberin Devamı

Orta doğu ve Balkanlar’dan gelen kış kiloları yurdu hızla etkisi altına almaya devam ediyor. Yılın en sert soğuklarının yaşandığı önümüzdeki 2 haftalık süreçte etkisini arttırması planlanan kış kiloları için, uzmanlar uyarıda bulundu: Lütfen dengesiz ve yağlı beslenmeden uzak durun. Sabah uyanınca mutlaka su için ve egzersiz için fırsat kollayın.

AÇIK VERMEYE GELMEZ!

Öyle beter bir şey ki bu kış kiloları, ne zaman nasıl geldiğini hiç anlamadan bir bakıyorsunuz bünyenize yerleşivermiş. Korkutmadan yavaş yavaş geliyor, bölge bölge yerleşerek büyüyor. Siz pencereden romantik romantik kar yağışını izlerken bir sıcak çikolata içiyorsunuz o basenlerinizde selülit oluyor. Siz gece battaniye altında dinlenirken çıtır çıtır kestane yiyorsunuz, o göbek yağlarınızı çoğaltıyor. Siz köşe koltuğunuzda film izlerken boza içiyorsunuz, o bel bölgesinde sinsi sinsi kendi Cumhuriyet’ini ilan ediyor. Siz dışarıda sıcak bir kahve dükkanının mis kokulu atmosferinde orta boy “White Chocolate Mocha” içiyorsunuz, o ise Jean bedeninizi bir üst rakama taşımak için güç topluyor. Kış kiloları sizin her açığınızı kolluyor. Ona fırsat vermeye gelmez.

MORAL BOZAN SABAH TARTILMALARI

Sık tartılmanın kişide bir takıntılı halini oluşturduğuna yönelik haberler okumuştum ama yalan yok, ben de sık sık tartı üzerinde boy göstermekten hoşlanan biriyim. Önceleri her sabah tartılırdım, şimdi haftada 2 kere tartılıyorum. Bunun da takıntıya yol açacağını düşünmüyorum, aksine bilinçli bireyler bence iş işten geçmeden önlem almak için sık sık tartılmalı. Önceleri sadece +1 fazlalık gördüğüm ağırlığımda, hava koşulları çetin bir hal aldıkça ilerleme görüldü. Sabahları tartılarak başlanan günlerde moral bozukluğu hakim sürdü.

AVANTAJ REHAVETE SÜRÜKLEYEBİLİR!

Kışın adeta ikinci bir ten gibi üzerimizden eksik etmediğimiz kalın taytlar, uzun ve rahat tunikler, oversize kazaklar, bol geniş kapüşonlu parkalar fazla kiloları rahatça örttüğü için bu çoğumuzda bir rehavete neden oluyor. “Bir kalın kazak, bin ayıp örter” mantığı ile kendimizi kış kilolarına iyice teslim ediyoruz. Hava soğuk diye herşeyi oturduğumuz yerden hallediyoruz. Home office çalışıp, alışverişi online yapıyoruz. Arkadaşlarla geçirilen sosyal zamanlarda bile şu sıralarda en sık tercih edilen “evler ve karbonhidratlar” teması.

PEKİ ÇARE?

Yazının bu kısmında “Çare Drogba” gibi gülümsetecek bir girizgah yapmak isterdim ama gerçekten önlem almazsak durumun gülünecek bir yanı kalmayacak. Acilen su tüketimimize dikkat edelim. Her sabah uyanır uyanmaz 2 bardak suyu içmeyi alışkanlık haline getirin. Akşamları 19.00’dan sonra yeme içme bahsini kapatın. Meyveyi masum görmeyin, içindeki şekeri hesaplayın. Canan Karatay’ın dillere pelesenk olmuş “Şeker en tatlı zehirdir” cümlesi onun ses tonu ve söyleyişi ile her an kulaklarınızda çınlasın. Kestanede, bozada, kuruyemişte miktarı abartmayın. Sabahları hala açma poğaça yiyorsanız size diyecek lafım yok. Zaten güne kaybetmiş olarak başlıyorsunuz demektir. Sabahları yumurta, yulaf, süt tüketmeye özen gösterin.

Aslında neyi sevip sevmediğinizi, hangi zamanlarda acıkıp hangi zamanlarda tok olduğunuzu göz önüne alarak kendiniz için kış kilolarına bir kalkan oluşturabilirsiniz. Tabi yattığınız yerden değil, hareket lazım. Açık havada kulaklıkla müzik dinleyerek yapacağınız yürüyüşler sadece bedeninize değil, ruhunuza da iyi gelecek.

Hadi bakalım, hepimize kolay gelsin.


Sıradaki haber yükleniyor...
holder