'Kötü sözler'

Uçakta laf, liderlerin sert polemiklerinden açılmış, Cumhurbaşkanı Gül de gazetecilere demiş ki:

- Kötü sözleri bir hafta yazmayın, bakalım ne olacak?

Bizimkiler, “vay, sansür ha” diye babalanmışlar mı bilmiyorum. Ama ben daha da ileri gideyim:

- Grup toplantılarını birkaç hafta naklen yayınlamayın, bakalım ne olacak?

***

Fena bir dönem geçiriyoruz.

Tartışılacak bunca malzeme varken, türban da nereden çıktı şimdi?

- Hanımefendiyi GATA’ya istememişler.

Peki, buna sevinen olabilir mi? Kadın Dernekleri bu işe ne diyor acaba?

Osman Durmuş’tan ziyade Güldal Mumcu’nun fikrini merak ediyorum ben. Çünkü nezaketsizlikten hoşlanmadığını hep birlikte gördük.

Kadınlara saygılı ve duyarlı davranmak’tan bahsediyoruz, değil mi? Haydii, laf GATA’dan çıkıp kaydı gitti, ta Paris’e uzandı. Duydunuz mu?

- Hanımefendiyi Chirac da istememiş.

Eğer doğruysa...

Buna da sevinen bir Türk kadını var mı acaba? Olabilir mi?

Mesela?

Çok merak ediyorum: Prof. Nur Serter ne düşünüyor?

***

Kötü söz söyleyenlerin ağzına biber sürecek değiliz ama bari yangına körükle gitmeyelim.

Cumhurbaşkanı ne yapsın? “Bir hafta yazmayın, bakalım ne olacak?” diyor... Hiç değilse çare öneriyor. Belki de şaka yapıyor, bilemem.

Ama atladığınız bir şey var.

Çoktan beri inanç üzerinden siyaset yapılmıyordu. Türban çoktan beri gündemde yoktu... Eğer bu muhabbet aynen devam ederse, siz de yine inanç üzerinden muhalefet yapmaya mahkum edileceksiniz... Yavaş yavaş o mindere doğru çekiliyorsunuz?

- Kim kârlı çıkar?

Hiç düşündünüz mü?

Eminim ki Baykal düşünecektir.