ÖZGÜR YUSUF CEVAHİR / POSTA.COM.TR

12 Haziran'da yapılacak bu kritik seçim için liderler nisan ayının ikinci yarısında, il il gezecekleri miting maratonlarının startını verdi...

Bu süreç özellikle Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çok sert söylemlerine sahne oldu.

Kıran kırana geçeceği, daha miting maratonu öncesi parti grup toplantılarındaki ifadelerden belli olan çekişme, meydanlar kadar sosyal medya ve televizyonlarda da sürdü.

Seçimlere 4 gün kala, bu sürece damgasını vuran, akıllarda kalacak konuşmaları sizin için derledik. İşte liderlerin o ses getiren açıklamaları:

(Not: Alıntıların sonunda yer alan 'Detay' linkine tıklayarak, o konuşmaların tamamını okuyabilirsiniz)

'DİŞLERİNİ SÖKECEĞİM ONUN' (KILIÇDAROĞLU)

"Bugün Adana’da konuşmuş, sözde ben İsrail’i destekliyormuşum. Allah aşkına Büyük Ortadoğu Projesi’nin eşbaşkanı bu değil miydi? ABD’de büyük Yahudi ödülünü alan bu değil miydi? Şimdi nasıl kaplan kesiliyor. Dişlerini sökeceğim onun hiç merak etmeyin. Bu değil miydi, Irak’ta binlerce Müslüman kadına tecavüz edilirken Amerikan askerlerine başarı dileyen." (Detay)

'BEN BU DİŞLERİ SANA TESLİM ETMEM' (ERDOĞAN)

"Hesap uzmanı mısınız, diş doktoru musunuz?... Ben bu dişleri sana teslim etmem. Sen yine git hesap uzmanlığına devam et. Ama Allah bu ülkeyi senin gibi hesap uzmanlarının eline düşürmesin... Akıl hocalarını da değiştir, kılavuzu karga olanın...." (Detay)

'PÜSKEVİT' FENOMENİ (BAHÇELİ)

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, internette en çok izlenen videolar arasına giren 'püskevit' ifadesini Tekirdağ'da değerlendirdi. Bahçeli, görüntülerin internette büyük ilgi gördüğünün hatırlatılması üzerine, "Onu yakinen takip ediyorum ve çok da memnun oluyorum. Yoksul olan insanlarımızın çocukları bu kadar köşe yazarlığı yapacak kadar kavramları diksiyona uygun bir şekilde söyleyemiyor. Ben yoksul çocuklarımızın anlayacağı dilden konuşuyorum. Biz püskevit demesini de biliriz, bisküvi demesini de biliriz. Ama Allah bize şehide 'kelle' dedirttirmesin" şeklinde konuştu. (Detay)

'KİMYASINI BOZDUM, İTİRAFLARA BAŞLADI' (KILIÇDAROĞLU)

"Gelmiyor karşıma. Gelse kim çırak kim usta göstereceğim. Zaten bakın ezberini bozdum. Kimyasını bozdum. Şifresini çözdüm. Artık itiraflara başladı... İlk itirafı, '12 milyon 715 bin yoksulumuz var' dedim. Dedi ki 'Sayın Kılıçdaroğlu, 12 milyon 715 bin yoksul sayısında kayıt dışı olanlar da var'. İlk defa Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir başbakan yoksul rakamının 12 milyon 715 binden fazla olduğunu itiraf etti. Bu kardeşiniz 15 milyon 600 bin üzerinden hesap yaptı. Gelse anlatacağım. İkinci itirafı, çıktı dedi ki, 'Sen biliyor musun ben milletvekili listesini yaparken bizim bazı bakanlar yolsuzluk yaptı onları listeye almadım.' Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez bir başbakan kendi kabinesinde bakanların yolsuzluk yaptığını itiraf etti. Kim ettirdi, Kemal kardeşiniz itiraf ettirdi." (Detay)

'O MÜDÜRKEN İLAÇ ALAMAZDIK' (ERDOĞAN)

“Kemal Bey, sizin Genel Müdürlüğünüz döneminde biz ilaçlarımızı alamıyorduk. Siz denendiniz Kemal Bey. Benim milletim sizi bir daha denemez. O, geride kaldı. O zaman bir SSK'da genel müdürlüğü yönetemeyen kişi, sen nasıl Türkiye'yi yöneteceksin? Bunları hatırlattıkça çıldırıyor, çıldırdıkça da ağzı bozuluyor. Senin ağzın ne kadar bozulursa bozulsun, bizim terbiyemiz buna müsaade etmez. Biz Hacı Bektaş Veli'nin ifadesi var ya, ne diyor? 'Eline, diline, beline hakim ol' diyor. Bu ne demektir? Edeb yahu. Biz de buna davet ediyoruz. Edeb yahu. Siz her ne kadar bu sınırları aşsanız da bizim terbiyemiz buna müsaade etmez, biz yine de sizin annenize saygı duymaya devam edeceğiz. Farkımız bu.” (Detay)

'ÇÜNKÜ MİYOP' (BAHÇELİ)

"İleri demokrasiden bahsediyorsun, özgürlükten bahsediyorsun da bu vatandaşın hayat gerçeğinden niye bahsedemiyorsun? Çünkü miyop. Gözleri miyop olmuş. Baktığı zaman hanedanı görüyor, yakını görüyor, yalakaları görüyor. Onların iktidardan beslenmiş halini görünce, hepsinin palazlanmış, eti budu yerinde insanlar olarak görünce; Anadolu’daki kavruk, işsiz insanları hep onun gibi zannediyor ama gerçek öyle mi?" (Detay)

'TV'DE KARŞIMA ÇIKSA DAĞITACAĞIM' (KILIÇDAROĞLU)



'TV'DE KARŞIMA ÇIKSA DAĞITACAĞIM' (KILIÇDAROĞLU)

"Sayın Başbakan kaybedeceğini bildiği için ’Acaba ben mütedeyyin insanları nasıl kandırırım’ diye yola çıktı. İmam hatipleri biz, yani CHP kurdu. Çıksın desin ’ben kurdum’. Söyleyebilir mi? Çıktı, ’Zonguldak Üniversitesini biz kurduk’ dedi. İnsanda biraz sıkılma olur. Zonguldak Üniversitesi sen daha başbakan olmadan önce kurulmuştu. Kaybeden kişi, nerede nasıl insanları kandırırım arayışı içine girer. Başbakan da bu arayışın içindedir." Başbakan Erdoğan’ı televizyonda canlı yayına çağıran Kılıçdaroğlu, "Bir programda karşıma çıksa, gerçekten dağıtacağım. Yeter ki bir çıksın" iddiasında bulundu. (Detay)

'BAHÇELİ BEREKETSİZ, KILIÇDAROĞLU OMURGASIZ' (ERDOĞAN)

"Kızmaca gücenmece yok, rahat olsunlar, o zaman 230 milyar dolar olan milli gelirimiz bugün 740 milyar dolar oldu. Sayın Bahçeli hesap biliyorsa burayı iyi dinlesin. Biz devraldığımızda devletin borçlanma faizi yüzde 63’tü; şimdi yüzde 7... Aradaki yüzde 56’lık fark nereye gitti? Milletin cebine gitti. Enflasyon yüzde 30’dan yüzde 4’e düştü. Bunları sağlayan Ak Parti iktidarı. IMF’ye borç 23.5 milyar dolardı. Şimdi ödedik ödedik 4.9 milyar dolara düştü. Merkez Bankası’nın kasasında 27.5 milyar dolar vardı, şimdi 95 milyar dolar var. Sayın Bahçeli iyi ki gittiniz de bu ülke bereketlendi."

"Geçen televizyonda ’YÖK’ü kaldıracağım’ diyor. 30 dakika sonra ’Bedelli askerlikten alacağım parayı YÖK’e aktaracağım’ diyor. Bu nasıl iş 30 dakika önce ’YÖK’ü kaldıracağım’ diyordun, olmayan yere parayı nasıl aktaracaksın. Niye omurga yok, kemik yok. Kılıçdaroğlu, Antalya orada duruyor. 2009’da aklınıza gelin ne geliyorsa vaat ettiniz. O gün atıp tutan belediye başkanı ne diyor ’elimde sihirli değnek yok’ diyor. İşte bu CHP klasiğidir. CHP ne zaman iktidarın ucundan tuttu ise ülkenin hazinesi boşaldı." (Detay)

'BÖYLE BİR SİYASİ EDEPSİZLİK...' (BAHÇELİ)

"Sayın Başbakan 2002 yılında Adalet ve Kalkınma Partisi'nin iktidar oluşuyla Türkiye’nin 87 yılda başarmış olduğu her şeyi sıfırlıyor ve kendisinin yaptığını ortaya koyan bir siyasi üslupla inkarcı bir politika takip ediyor; ne yapılmışsa Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bilgisiyle olmuş, ne yapılmışsa Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın kararıyla olmuş, ne yapılmışsa 87 yılda, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın sihirli eliyle olmuş. Böyle bir şey var mıdır? Nerede Atatürk dönemi, nerede İnönü dönemi, nerede Celal Bayar dönemi, Adnan Menderes dönemi, nerede Süleyman Demirel dönemi? Nerede Ecevit dönemi, nerede Erbakan dönemi, nerede Tansu Çiller dönemi? Siz eğer bunların hepsini reddederseniz, inkar ederseniz o zaman bir yerde ruhi sıkıntı var. O da Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisini beğenmişliği ve her şeyi ben yaptım gibi toptancı yaklaşımıdır. Bunu böyle kabul edebilir miyiz? Böyle bir siyasi edepsizlik, Türk siyasi hayatında yer bulabilir mi?" (Detay)

'BİLİYORUM, O YÜRÜTMENİN USTASI' (KILIÇDAROĞLU)

"Recep Bey karşıma gelir mi? Recep Bey’e açıkça çağrı yapıyorum. ’Ben yürütmeyim’ diyor, biliyorum o yürütmenin ustası. Gelsin istediği yerde, halkın önüne çıkalım, kim usta kim çırak ben sana göstereyim." (Detay)

'BEN BU KADAR EDEPSİZ, AHLAKSIZ DEĞİLİM' (ERDOĞAN)

"CHP lideri açıklama yapıyor, 'rüzgar eken fırtına biçer' diyor. Böyle bir siyasetçi, genel başkan olur mu? Neyin rüzgarını ektik ki fırtına biçeceğiz? Yani sen şu anda miting yapmaya giderken birileri sana bunu yaptığı zaman kalkıp aynı şeyi bende sana mı söyleyeceğim? Ama ben bu kadar edepsiz, ahlaksız, alçak değilim bunu yapamam" (Detay)

'KALFA OLAMAMIŞ, USTALIĞA HEVESLİ' (BAHÇELİ)

"9 yılda yapamadıklarını şimdi kalkmışlar 4 yılda yapma vaadiyle milletin huzuruna çıkıyorlar. Bunun teminatı kimdir? Recep Tayyip Erdoğan ise çıraklıkta kalmış, kalfa olamamış şimdi ustalığa heveslenmiş. Çırak ve kalfalıktan umudunu kesenlere ustalık verir misiniz?" (Detay)

'ESKİ BAKANLAR BANA YALVARIYOR' (KILIÇDAROĞLU)



'ESKİ BAKANLAR BANA YALVARIYOR' (KILIÇDAROĞLU)

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez bir başbakanın kendi bakanlarının yolsuzluk yaptığını ve o gerekçeyle listeye alınmadıklarını söylediğini belirten Kılıçdaroğlu şöyle konuştu: Allah büyük. Şimdi bu bakanlar bana gelip diyorlar ki, ’Bizim dürüst olduğumuzu sen söyle.’ Böyle şey olur mu? Gelip bana sığınıyorlar. Sana yolsuzluk yaptı diyen senin başbakanın. Senin başbakanın sana ’yolsuzluk yaptın’ dedi. Ona birşey demekten korkuyorlar. CHP yolsuzluk konusunda mihenk taşıdır. Bana gelip yalvarıyorlar. ’Dürüst olduğumuzu söyle’ diyorlar." (Detay)

'ONURUN VARSA O BAKANI AÇIKLA' (ERDOĞAN)

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun, bir bakanın ÖSYM’ye elektronik posta göndererek bir yakınını iyi bir yere yerleştirilmesini istediğini iddiasına sert tepki gösteren Erdoğan, "Sende zerre kadar onur varsa, bakın bu kadar da ağır konuşuyorum, çıkar o bakanı açıklarsın. Öyle bir bakan varsa Başbakan o bakanı bir dakika tutmaz" dedi. (Detay)

'ÇILGIN PROJELERİYLE ÇILDIRMIŞ HALDE' (BAHÇELİ)

"Başbakan, üçüncü dönemi ustalık dönemi olarak nitelendirerek çılgın projeleriyle çıldırmış halde Türkiye'nin huzuruna çıkmaktadır. Bunlar eğer yapılabilecek programlar ve projeler olsaydı 9 yıllık iktidarı içerisinde bir ucundan başlar, sonra da 'Bakın şunları şunları yaptık ama bitmedi. Bana 4 yıl daha verin' deseydi, bu millet 'Hadi yolun açık olsun buyur' derdi" (Detay)

'ECEVİT'İ ANMADAN ABDEST AL' (KILIÇDAROĞLU)

"O kadar kısır düşünüyorlar ki, rahmetlinin fotoğrafını kullanıyorlar... Kıbrıs'a kim çıktı? Türkler Kıbrıs'ta öldürülürken oraya kim asker gönderdi? Haşhaş ekmeyeceksiniz dendiğinde kim karşı çıktı? Sen Ecevit'in tırnağı bile olmazsın. Rahmetli Ecevit, halkın iktidarını kurmada en önemli adımı atan kişidir. O sendikaları kurduran, sen sendikaları kapattıran kişisin. Sen kimsin Ecevit kim? Ecevit adını ağzına almak için abdest alman lazım..." (Detay)

DEMİREL'E: OTUR OTURDUĞUN YERDE (ERDOĞAN)

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, Dokuzuncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel ile ilgili olarak, “Otur oturduğun yerde, ne işin var böyle gazete gazete dolaşıyorsun? Otur. Otur da bey zannetsinler yahu. Hala rahat durmuyorsun, 87 yaşında hala ortalığı karıştırıyorsun” dedi. (Detay)

'YEDİĞİNİZ YETER ARTIK' (BAHÇELİ)

"Ama şurada bir deprem felaketi sonrası kalıcı konutların geri ödemeleriyle ilgili sıkışmış, ödeyemez hale gelmiş, bu defa da faizin altında kalan insanlarımızla ilgili bir cümle sarf ettiğini görmüyorsunuz. İstanbul’a şehir yapacakmış da orada bilmem ne olacakmış. Yediğiniz yeter artık. MHP olarak bu kalıcı konutlardan dolayı geri ödeme konusunu inceleyeceğiz ve mutlaka vatandaşlarımızı rahatlatacak bir karar alarak, bu geri ödemeye son vereceğiz." (Detay)

'İKTİDAR NEDEN KASET SEYREDER?' (KILIÇDAROĞLU)



'İKTİDAR NEDEN KASET SEYREDER?' (KILIÇDAROĞLU)

"Artık onlar kasetle besleniyorlar. Allah aşkına bir siyasi iktidar niye kaset seyreder? Bunların derdi ne Allah aşkına, niye bu işlerle uğraşırlar? Ayıp değil mi ya, koca koca adamsınız" (Detay)

'SANATÇI MÜSVEDDELERİ...' (ERDOĞAN)

"Bunlar, bu millete, yani CHP’ye oy vermeyene bu ifadeyle ne diyor, ’beyinsiz’ diyor. Ve bunu kendisi meydanda açıkça söylüyor. Sen ne biçim genel başkansın? Sen ne biçim siyasetçisin? Biz AK Parti’ye oy versin vermesin herkese saygın davranırken, senin bu takındığın tavrın ne? Senin yanına aldığın bu sanatçı müsveddeleriyle mi ayakta kalacağını zannediyorsun?" (Detay)

'YETER ARTIK AYRIL BAŞIMIZDAN' (BAHÇELİ)

"Sadece ve sadece yaptıkları kendi yandaşları, işbirlikçileri, yakınlarının mutluluk ve refahını düne göre kat kat artırmak olmuştur. 2002 ile 2011 yılları arasında eğer evinizde aşınız kaynıyor, çocuklarınız işe girmiş, gelir seviyeniz artmış, hayat standardınız yükselmiş ve ülkemiz mutluluk ve huzur içinde bir ülke olarak, hepimizin canla yaşamayı arzuladığımız bir durumda ise Sayın Başbakan'ın ’Durmak yok yola devam’, sözüne inanarak onu tekrar üçüncü dönem iktidar yapabilirsiniz. Bu sizin iradenizle olacaktır. Gerçek bu değilse, sizin önünüze bir fırsat, bir imkan doğmaktadır. 12 Haziran’da alacağınız bir kararla ’Durmak yok yola devam yerine’, ’Yeter artık ayrıl başımızdan’ demeniz lazım." (Detay)

'DİKKATLİ OLUN RECEP DÜŞEBİLİR' (KILIÇDAROĞLU)

"Vur vur inlesin, AKP dinlesin diyorsunuz. AKP’ye dinleteceğim hiç merak etmeyin. Onun gövdesini bütün Türkiye’de ben silkeliyorum, dallarını da siz silkeleyin. Dallarını silkeleyin ama aşağıya meyve düşebilir diye beklemeyin, dikkatli olun her an Recep düşebilir." (Detay)

'BUNLARA GÖRE APO PEYGAMBER' (ERDOĞAN)

"Bu nedir bu? Tam manasıyla bir dine fitne sokmaktan fesat sokmaktan başka bir şey değildir. işte bunlara yahu sizin dinle alakanız yok. Siz zaten açıklamışsınız. Ne diyorsunuz? Kürtlerin dini Zerdüştlüktür. Bunu onlar söylüyor. Bunlara göre Apo peygamberdir. Bunu da ilan ediyorlar. Yahu siz hangi yüzle kalkıp da bunun organizasyonunu yapıyorsunuz. Bu fitne fesattır. Üç beş oy için bunları yapıyorlar." (Detay)

'LALE VE SÜLALE DEVRİ' (BAHÇELİ)

Bugün Adalet ve Kalkınma Partisi lale ve sülale devri yaşıyor. Her yönüyle gösterişe yönelmişler, her yönüyle düne kadar söyledikleri hayat ortamından uzaklaşmışlar. Bir eli yağda bir eli balda ve ortalığı da güllük gülistanlık görmektedirler." (Detay)

'DELİ OLDUKLARINI BİLMİYORDUK' (KILIÇDAROĞLU)



'DELİ OLDUKLARINI BİLMİYORDUK' (KILIÇDAROĞLU)

Sosyal paylaşım sitesi twitter'da bir açıklama yapan Kılıçdaroğlu hükümete "Çocukları köyden okula götüren yollar yokken, İstanbul’u kazmak sorumsuzluktur. Çılgın oldukları belliydi ama deli olduklarını bilmiyorduk" şeklinde yüklendi. (Detay)

'BİZ DE KARŞILARINA 10 BİN GENCİ KOYARIZ AMA...' (ERDOĞAN)

"Bu ülkenin başbakanı olarak, YGS ile ilgili iddiaların tamamının takipçisiyim. Gençlerimiz rahat olsunlar, müsterih olsunlar, gönül rahatlığı içinde ikinci sınava hazırlansınlar. Gençlerimiz, kendilerini istismar edenleri, iddiaları fırsatçılığa çevirenleri de lütfen çok iyi görsünler, tanısınlar. Taksim'de bin kişiyi, iki bin kişiyi yürütmek, iki bin genci yürütmek problem değil. Onlar YGS sınavının karşısında tavır ortaya koyduklarını açıklarken, biz de kalkarız onların karşısına 5 bin, 10 bin tane genci koyarız. Ama biz bu ülkede gerilimden yana değiliz. Bırakın kurumlar işini yapsın. Bırakın kurumlar görevini yapsın. Hiç kimsenin asla ve asla hakkı yenemez. Buna müsaade etmeyiz. Gençlerimiz bunu böyle bilsin.” (Detay)

'KASIMPAŞA'YA KADAR KOVALARIZ' (BAHÇELİ)

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Erdoğan'a meydan okudu. Başbakan Erdoğan'ın YGS protestolarıyla ilgili "İstersek 10 bin genci Taksim'e koyarız" sözlerini değerlendiren Bahçeli, ''Sayın Recep Tayyip Erdoğan, on bin milisinle Taksim'e gel, ben de bin bozkurtumla meydana geleceğim. İnanıyorum ki Kasımpaşa'ya kadar arkana bakmadan kaçarsın'' dedi. (Detay)

'ERDOĞAN BİR BÖLÜCÜBAŞI' (KILIÇDAROĞLU)

"Sayın Erdoğan bir bölücübaşı. Benim açımdan bu ülkeyi bölmek isteyen, yurttaşları ayrıştırmak isteyen herkes bölücüdür. Buradan çağrı yapıyorum, ’Bana bölücübaşı dedi’ diye mahkemeye versin beni, mahkemede nasıl bölücülük yaptığını ispat edeceğim onun" (Detay)

'KARAELMAS ÜNİVERSİTESİ'Nİ BİZ KURDUK' (ERDOĞAN)

"Karaelmas Üniversitesi’ni kim kurdu? 2007’de biz kurduk. Zonguldak’ta üniversite var mıydı?" (CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Başbakan Erdoğan'ın, 1992'de kurulan Zonguldak Karaelmas Üniversitesi'ni (ZKÜ) kendi hükümetlerinin kurduğunu söylemesine tepki göstermişti)
(Detay)

- ORTADOĞU'DA SULTAN, TÜRKİYE'DE PADİŞAH' (BAHÇELİ)

"Diyorlar ki ’Nasıl olsa devletiz, elimizde imkan var, devleti biz yönetiyoruz. Öyleyse istediğimiz şekilde milleti aldatırız, kandırır, oyunu alır, Ortadoğu’da sultan, Türkiye’de padişah, okyanus ötesinde de teslimiyetçi politika uygularız. Buna bir ’dur’ demek lazım. Buna ’dur’ demenin yolu 12 Haziran seçimleridir." (Detay)

'ERDOĞAN NE SÖYLEDİĞİNİ BİLMİYOR' (KILIÇDAROĞLU)



'ERDOĞAN NE SÖYLEDİĞİNİ BİLMİYOR' (KILIÇDAROĞLU)

"Başbakan bugün de CHP, MHP ve BDP’nin eski günleri özlediğini ve ittifak yaptığını söyledi. Böyle bir ittifakınız var mı?" şeklindeki soru üzerine, Kılıçdaroğlu, "O tamamen hayal mahsulü. Zaten Sayın Erdoğan’ın ezberini bozdum ben. Ezberi bozulmuş bir kişi, kimyası bozulmuş. Onun için ne söylediğini bilmiyor. O konumda olup ezberi bozulan bir insan olmayı ben şahsen düşünmem. Öyle bir şeyin birisinin başına da gelmesini istemem. Ne söylediğini bilmiyor" (Detay)

'KILIÇDAROĞLU UÇAN YALAN' (ERDOĞAN)

"CHP'nin bir vekili çıktı dedi ki 'Dersim de tabi ki analar ağlayacaktı'. Bay Kemal ne yaptı 'O milletvekili gereğini yapsın' dedi. Ardından zılgıtı yedi, kendisine sus denildi, Dersim olayının üzerini kapattı. CHP Genel Başkanı için artık U dönüşü yetmiyor. Şimdi S dönüşü yapıyor bu. Yürüyen yalan hafif kalıyor, koşan yalan hafif kalıyor. CHP Genel Başkanı artık zıplayan yalan uçan yalan." (Detay)

ÇOK TARTIŞILAN 19 MAYIS MESAJI (BAHÇELİ)

"19 Mayıs 1919'da tıpkı bugünkü gibi, o zaman da işbaşında aciz, pısırık, sinmiş, haysiyetsiz, tavizkar, korkak ve yalnızca kendi menfaatlerinden başka bir hedefi olmayan hükümet etme zihniyeti vardı." (Detay)

'PIRLANTADA VERGİ YOK, MAZOTTA VAR' (KILIÇDAROĞLU)

"Soruyorum nasıl oluyor da bu mazot bu kadar pahalı? Dünyanın vergisini vermek neden? Bütün çiftçi kardeşlerime sözüm var. Mazotun litresi 1.5 lira olacak. Hemen itiraz geldi. Nasıl yapacaksın bunu? Çiftçilere söyleyeyim. Paraları kaldıysa eşlerine pırlanta alsınlar. Pırlantada vergi yok. Mazotta vergi var. Neden vergi olur. Biz halk için, tarlasına gidip ürünü ekip alın terinin karşılığını almak için çaba harcayan insan için çalışacağız." (Detay)

'SEN DAHA ÇIRAK BİLE OLAMADIN' (ERDOĞAN)

"Şimdi hedef 2023. 2023’te yeniden büyük Türkiye’yi inşallah kuruyoruz. 2002’de çıraklık dönemi başladı. 2007’de kalfalık dönemi başladı nereye kadar? 12 Haziran’a kadar. 12 Haziran’dan sonra ustalık dönemi başlıyor. Sayın Kılıçdaroğlu bu ifademden çok hoşlanmış olacak ki (sevsinler senin ustalık dönemini) diyor. Hamdolsun sevenler burada. Kılıçdaroğlu onu sen düşün. Sen daha çırak bile olamadın, olamayacaksın da..." (Detay)
'BAŞBAKAN'I USTA YAPMAYA GEREK YOK' (BAHÇELİ)

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, çıraklık ve kalfalığı hakkıyla yaşamayanın usta olma şansının olamayacağını ifade ederek, "O yüzden Sayın Başbakan'a üçüncü dönem vererek, onu usta yapmaya gerek de yoktur. Çünkü, AK Parti iktidarı bitmiştir, tükenmiştir, yıpranmıştır ve yıkılmıştır. Bu bitişin, yıpranmışlığın, yıkılışın günü ise millet iradesi ile tescil edilecek 12 Haziran’dır" dedi. (Detay)

ÖZGÜR YUSUF CEVAHİR / POSTA.COM.TR