Suskunluğunu bozdu!

İşte o bomba açıklamalar:

Bir Azize Gencebay var ama nedense gören yok…

Ben senelerdir kendi dünyamda yaşayan bir kadınım. Bu tamamen kendi tercihimdi. Bir solaryum salonum vardı. Etiler Çamlık girişinde çok popüler bir yerdi. Masraflar ağırlaşınca 2007’de kapatmak zorunda kaldım. O arada boş durmadım bol bol kitap okudum.

O kadar şarkı, o kadar albüm… Sonra boşanma. Neden devam etmediniz sanat hayatınıza?

Ne bir dizi teklifi, ne bir film teklifi geldi. Zaten ortalarda da değildim.

Acaba Orhan Gencebay’dan çekindikleri için teklif getirmemiş olabilirler mi?

Bu soruyu yanıtlamasam. Ama sanmıyorum. Orhan Bey son derece saygı duyduğum, gözümü onda açtığım, ortak bir evladımız olan babamız.

“Dil Yarası”, “Kara Gözlüm”, “Akşam Güneşi” desem…

Ben susmayı tercih ediyorum. Sevim Emre’ye de yapılan bir sürü şarkı var. Bunları pek fazla gündeme getirmesek. Şimdi yanlış anlaşılmasın. Sorun olacağından değil, bizim zaten bir bağlantımı; çocuğumuz var.

Kim bilecek daha neler neler bekliyor ikimizi, belki de çok mutlu olacaktık tutsaydık dilimizi diyor şarkıda.Dilinizi tutsaydınız neler olurdu?

Benim cahillik dönemimdi. Çok küçük bir kızdım. Dünyadan bihaberdim. Orhan Bey’e karşı hatalarım olmuştur tabii. Onun’da dediği gibi “Hatasız Kul Olmaz”…

Siz Orhan Baba ile evliyken, Sevim Emre’nin sizin aile dostunuz olduğunu ve Osman Bayşu ile sık sık sizin eve geldiğini duydum, doğru mu?

Bunları lütfen konuşmasak. Osman Abi’yi tanımıyorum demek, ailesine ayıp olur şimdi. Tabii ki görüşüyorduk. Ama geçmişte kaldı hepsi. Benim için Orhan Gencebay’ın mutluluğu önemli. Onu mutlu eden kişiye saygı duymama gibi bir lüksüm olmaz.

Keşkeleriniz var mı?

Yok yok hayır. Allah Hepimize bir yaşam sunmuş. Hep imtihan halindeyiz. Başıma gelen şeylere teşekkür ediyorum. Onlar başıma gelmeseydi bugün ayakta duramayabilirdim.

Hala “Gencebay” soyadını taşıyorsunuz neden?

Çocuğumun babası. O müsaade ettikten sonra siz de soyadını kullanabilirsiniz. Benim bir evladım var. Soyadımı değiştirdiğim zaman Altan’da burulabilirdi. Gencebay soyadını büyük bir onurla taşıyorum.

Orhan Gencebay ile görüşüyor musunuz? Hiç oğlunuz, siz ve Orhan Bey birlikte yemek yediniz mi?

Yok yok görüşmüyoruz Sevim Hanım’ı huzursuz etmek istemedim.

Peki Orhan Baba arasa, sizi bir aile yemeklerine davet etse?

O teklifi ikisinin yapması lazım. Sevim Emre’den ayıramayız Onu. İkisi yaparsa olur. Seve seve kabul ederim. Bende onları evimde misafir ederim. Daha iyi, benim ev yemeklerimi yesinler. Onlara bir emeğim olsun.

Hiç mi kıskanmadınız?

Çocukluk döneminde belki. Ama o yıllar o kadar geride kaldı ki, unuttum. Yaşanmamış olarak görüyorum.

Peki kalbinizde affettiniz mi?

Biz kimiz ki affetmeyelim. Allah bizim nelerimizi affediyor. Biz aciz kullarız. Benim her türlü hakkım, Orhan Gencebay’a helal olsun. Ben kendi mutluluğumdan, herkesi mutlu etmek için vazgeçtim. Bana da bu yakışırdı.

Peki siz daha sonra evlenmeyi düşünmediniz mi?

Göze batan bir kadındım, ailem de tutucuydu. Orhan Gencebay’dan sonra bir Kez daha evlendim olmadı, boşandık. Kendimi oğluma adadım.

Sanki oğlunuzu Sevim Hanım büyütmüş gibi bir görüntü var. Birlikte mi Yaşadınız?

Altan evlenene kadar hep birlikteydik. Orhan bey o anlayışı gösterdi sağolsun.

Şu an geçiminizi nasıl sağlıyorsunuz?

Ufak da olsa birikim yaptım. Babamdan kalan bazı şeylerim var. Çok para Harcayan kadın değilim. Eskiden de fazlasını istemezdim. Kendi yağımla Kavruluyorum.

Hala Orhan Bey’in şarkılarını dinliyor musunuz?

Onu Türkiye dinliyor, ben niye dinlemeyeyim?

Dizilerden ya da TV programlarından teklif gelse kabul eder misiniz?

Anneyi oynarım, babaanneyi de. Teklif gelirse değerlendiririm.

Peki oğlunuz “Yapma anne” dese?

Asla öyle bir şey demez. Bilir annesinin kendisine yakışmayan bir şey Yapmayacağını.