15 saatlik bir rekor denemesi...

Survivor kendi rekorunu kırıyor. Daha doğrusu TV8 önceki gün Survivor, Survivor Panorama, Survivor Panorama tekrar ve kısmen Aramızda Kalmasın gibi programlarla toplam 15 saat bu yarışmanın yayınını yapmış... Evet bu iş çok izleniyor ve çok konuşuluyor. Daha da gideri var. Ama ne bileyim başında bir içerik kurdu olan kanalın tek bir içeriğe yaslanıp itibar kazanması da orta uzun vadede mümkün değil... Belki Acun Ilıcalı şunu yapmalı; elindeki diğer TV frekansının tamamını bu yarışmaya ayırmalı. Ve başka içeriklerle de mevcuttan zaten farklı olan TV8’i rekabetin getirdiği itibarlı bir hatta sokmalı. Çünkü TV düzeninin mevcut politikayla vasattan ayrılması mümkün değil...

Güzelliklerle hatırladığım...

Burada Laf Çok programında geçen yıl “Topluma Adanmış Şarkılar” projesini birlikte yürüttüğümüz sevgili ağabeyim Attila Özdemiroğlu’nu kaybettik... Acının hacmi yok, acı acıdır. Aynı şekilde ustalık da hacim kabul etmez. Bugün dinlediğimiz her üç melodiden birinin sahibi Attila ağabey, tedavi sürecinde olduğunu ilk benim programımda açıklamıştı. Bunu açıkladığı gün tedavinin ilk ve en zor günüydü... O ise canlı yayında Sezen Aksu ve Şanar Yurdatapan ile eski güzel günlerden, Melike Demirağ ile eski güzel şarkılardan bahsetmiş; kemanıyla hayatımıza “güzellikler” katmıştı... Kafamdaki son fotoğrafı buydu. Ölümsüz bir mitolojik kahraman gibi. Ve böyle kalacak. Sahi, ustalar asla ölmez ki. Nurda yat Attila ağabey; yüce Allah seni rahmetiyle zenginleştirsin!

Aradan sıyrıldılar ve...

Show TV, Aşk Laftan Anlamaz diye yeni bir gençlik dizisi hazırlığındaymış. Artık bu tür dizilerde hangi genç aktör ya da aktrislerin iş yapacağını kestiremiyorum... Mesela Güneşin Kızları’ndaki Hande Erçel bir şekilde dizinin önüne geçen bir ünü yakalamıştı. O ün, kızımıza tatil fırsatı vermeden yeni bir dizinin yolunu açtı... Karşısında Gecenin Kraliçesi dizisinden tanıdığımız Burak Deniz olacakmış. Burak, dizide bir parça ayrık otu gibiydi. Burada yaşına uygun bir portre çıkarsa uçabilecek potansiyele sahip. Neyse... Mesele yine aşk olduğuna göre yaz kış aşkın iş yaptığı TV ekranında “aşk manyağı” olacağımız kesinleşmiştir, bilginize!

PRESTİJ DE LAZIM...

Sevda Kuşun Kanadında, 29 Nisan Cuma gecesi yayında. Siyasal yakın tarihimize yine dizi usulü bir bakış olacak. Anladığım kadarıyla TRT 1 bir reyting beklentisi olmayan yeni bir işin kararını vermiş... Tersini bana kimse söylemesin; Karagül (FOX), Kiralık Aşk (Star TV), Survivor (TV8), Arka Sokaklar (Kanal D) arasında yeşermeye çalışan bir dizi olsa olsa prestij dizisi olabilir. Kişisel olarak kamu kanalından beklediğim de o prestijdir... O saygınlık reyting yarışı içinde giderek itibarsızlaşan ekranda bir umut çiçeği olacaktır. Özetle ismi değiştirelim; Umut Kuşun Kanadında! Hayırlı olsun...

Hepimiz kaybederiz...

Haber dehşet verici; “Haraç almak için pompalı tüfekle set bastılar”. Eh bir sektörü bu kadar gazlar, Merkez Bankası gibi gösterirseniz argo deyimiyle üzerine “çökenler” olacaktır... Yok, “şu oyuncunun aldığı para şu kadarmış”, yok “mekanlara kira olarak ödenen paralar milyonu buluyormuş”, yok “dizi işindeki para hiçbir sektörde yokmuş” falan diye fazladan dillendirince pisliğe üşüşen sinekler gibi dizi ya da film setlerinin üstüne üşüşüyorlar... Kimi haracını legal yönden alıyor, kimi illegal yöntemlerle setin burnundan getiriyor. Bakın net söylüyorum; bu işin kazananı olmaz, bir gün pompalı tüfekle basılan setlerde o silahlar patlar ve alayımız kaybederiz!