B planı yola çıktı!

“Kurtlar Vadisi Pusu” (Kanal D) hakkında bir “B planı var” demiştim. Varmış gerçekten de. Öğrendim ve şimdilik olmak kaydıyla buraya yazamıyorum... Ama öyle dillere takılan haliyle Polat Alemdar yalnız bir adam olarak karşımıza çıkmayacak. Üstelik ekip arkadaşları çok şaşırtacak isimlerden oluşacak... Geçtiğimiz yıllarda mesaj kaygısı ağır basan dizinin daha aksiyonlu ve o müptelası olduğumuz ilk bölümlerine geri dönüş yapacağını düşünüyorum. Kısaca perşembe gecelerinin lideri değişmeyecek...

[[HAFTAYA]]

Bir başka polisiye mümkün mü?

TRT’nin tarihi polisiyesi bu yıl “Filinta” isimli yeni bir iş olacak. “Osmanlı Tokadı”, “Çırağan Baskını” filan derken tarihi polisiye işlerle arayı ısıtan kanal yeni dizisinde bir önceki polisiye denemesinde başarısız olan Naz Elmas’ı oynatacak... Naz Elmas çok ilginç bir oyuncu. Bir işi için kesin tutar demek çok zor. Ama tutmaz demek de çok adaletsiz... Güncel polisiyede yakalayamadığı başarıyı tarihi polisiyede yakalarsa, benim onu çok yakıştırdığım nostaljik işlerin içinde kalsın, başka da bir hat aramasın kendisine... Çünkü sararmış fotoğrafların hüznü akıyor hem yüzünden hem de oyunculuğundan. Hadi bakalım, kendisinden filinta gibi bir performans bekliyoruz...

Var Bu işte Bir tarz!

Show TV günlük işlerini bölük pörçük ekrana getiriyor. Her hafta yeni bir iş vizyona girecek. Malum kanalın parlak zamanlarında iyi izlenen moda programlarına da yeni bir tarz getirerek o hattan ekmek yiyeceğini duyuruyor... “Bu Tarz Benim” isimli yarışmada ekrandan bir süre uzak kalan Nur Yerlitaş belli ki yine şov yapacak gibi duruyor. Nur tanıtımında bile o ruhu izleyicisine veriyor... Uğurkan Erez ve İvana Sert ikilisine zaten çok alışığız. Aralarına katılan imaj uzmanı Kemal Doğulu da yarışmada dikkat çeken bir dördüncü olacak gibi... Sonuç itibarıyla 13 genç kız 13 hafta boyunca en iyi tarzı ortaya koymak için koç gibi koçlarla çalışacak ve 100 bin liralık ödüle koşacaklar... Ben bu yarışma ciddi bir istihdam çıkarır diyorum, moda olmasa da oyunculuk sektörüne. Görürsünüz...

Bu Ünlü başka Ünlü!

Bir yanlışı düzeltelim. Geçtiğimiz hafta “5 Kardeş” isimli Onur Ünlü projesinin Endemol Türkiye ile ortak yapılacağını duyurmuştuk. Ama son durum farklıymış... Onur Ünlü’nün projesi hemen her konuda mutabakat sağladığı Ay Yapım imzasını taşıyacakmış. Bunun yanında bir başka Ünlü yani Onur Ünlü’nün eski eşi Funda Ünlü senaryosunu bizzat kaleme aldığı “Serçe Sarayı” isimli diziyle Endemol saflarına katılmış... Bir sıcak mahalle dizisi olarak tasarlanan projede dul bir kadının öznesinde Ünlü Ailesi’ne ait o bildik samimiyet vizyona taşınacakmış... Neyse. “Serçe Sarayı” önümüzdeki ay içinde Star TV ekranında yerini alacak ve Ünlü Ailesi tatlı bir rekabetin içinde olacak. Ne denir ki; iyi olan kazansın. Ya da en makulü, herkes kazansın!

İnsan sarrafı olabİlmek...

Hıncal Uluç geçtiğimiz günlerde Sabah Gazetesi’ndeki köşesinde TV eleştirmenlerinin life style yazılarda da başarılı olduğunu öne sürerek “Kurtarın artık Mesut’u ekranın karşısına yapışmaktan” diye bir çağrıda bulundu... Hıncal ağabeyin övgüsüne teşekkür ederim. Elbette ben de kimi zaman bu köşeye gerçek hayattan notlar taşımak isterim. Ama şu anda yaptığım işin de diğeriyle bir makası yok... Televizyon ve özellikle de diziler o kadar hayatın içine girdi ki ve de biz o denli dizilerin içinde yaşıyoruz ki, TV eleştirmeni olmak bir anlamda insan sarrafı olmak, gusto yazarlığı yapmakla eşdeğer. Bilmem okur ne düşünür?

Peki sosyal medya ne diyor?

İnternette en çok izlenen ve gerçek zamanlı yorum alan programların listesini kendi gözlemlerimle oluşturdum. Malum televizyon artık tek başına bir aygıttan çıkan yayın değil, ciddi bir felsefe de... Neyse, buna göre yaz ayları boyunca en çok konuşulan 10 TV işi şöyle dizildi... “Eyvah Düşüyorum”, “Çarkıfelek”, “Diğer Yarım”, “Güldür Güldür Show”, “Güllerin Savaşı”, “Güzel Köylü”, “Kaçak Gelinler”, “Kiraz Mevsimi”, “Muhteşem Yüzyıl” ve “Ulan İstanbul”... Ama teslim edersiniz ki bu haftadan itibaren hepsi ciddi oranda referans kaybı yaşayacak. Bu yüzden gelecek hafta da internetin en çok konuşulan “yeni işleri” yine bu köşede olacak...