Giriş
Star TV’nin reklam filmi bizzat “Kardeş Payı” karakterleri (Hilmi ve Sezai) tarafından canlandırılmış. Yani kurgu ile gerçek iç içe geçmiş. Filmi izlerken sanki dizinin içine giriyorsunuz. Oysaki tanıttıkları karakterler gerçek... Ertuğrul Özkök’ün Necati Şaşmaz röportajından cımbızladığı o cümle geliyor aklıma; “Anlattıklarımız gerçek olmak değil ama gerçekçi olmak zorunda”... Sanırım televizyonla ve hatta dizilerle iç içe geçen yaşamımızı en iyi özetleyen cümle bu. İzlediğimiz çoğu şey gerçek olmasa bile fazlasıyla gerçekçi artık. Yani hepimiz televizyonların ve dizilerin bir parçasıyız, hikayesiyiz bundan böyle...
[[HAFTAYA]]
Ne kadar gürültü o kadar reyting mi?
Toplam üç saat yirmi dakikalık yayınla kendi içinde bir rekor kıran “O Hayat Benim” (FOX) isimli dizi yeni sezona gürültülü bir giriş yaptı. Karakterlerinin sesi bir hayli yüksek çıktı. Belli ki yeni sezonda ne kadar çığlık o kadar reyting kafası bu dizide de işleyecek. Bana göre sorun yok ama tüm dizilerin birbirini andırır hale gelmesi seyirciyi bir tercih yapmaya zorlayacak gibi görünüyor... Bunu geçtim. Yeni sezonun ilk bölümüyle ekrana gelen “Küçük Gelin” (STV) yine toplam izleyici reytinglerinde zirveyi korudu. Pazar akşamı spor programlarının başlamasıyla erkek izleyici kaybedecek diziler arasında olmadığını da gösterdi... Ama ne olursa olsun kendini bir şekilde AB izleyici grubuna sevdirmeli. Toplam izleyici grubundaki birinciliğiyle AB izleyici grubundaki skoru arasında ciddi fark var. Bu makası kapatmak için ne yapacaklarını merak ediyorum...
ilk sınavından geçti!
“Güllerin Savaşı” (Kanal D) yayın hayatına başladığı salı gecelerinden cumartesi gecesine doğru yol aldı. Yeni gecesinde de en çok izlenen program oldu. Aldığı reyting yeni sezon için aşırı yüksek olmasa da Kanal D’ye cumartesi gecelerini kazasız geçirtebilir... Bu arada dizinin başrolündeki Canan Ergüder ile ayaküstü lafladık. Herkesin “kötü” olarak nitelediği Gülfem karakterinin içinde ciddi bir samimiyet barındırdığını iddia etti... Belli ki Canan karakteriyle bütünleşmiş. Başarının sırrı biraz da can verdiğiniz karakteri sevmekten geçiyor, ne dersiniz oyuncu kardeşlerim?
Kuş uçmaya başladı!
Önceki gece 01.00’de yayına başlayan Uçankuş TV (şimdilik uydudan ve D-Smart’tan izlenebiliyor) ilk iş olarak bir hayli önemli olduğunu düşündüğüm “Televole” arşivini açtı... Böylece magazin haberciliğinin yıllar içinde nereden nereye geldiğini gördük. Bir dönem “ihtilal nedeni” olarak gösterilen magazin hattında ileri değil geriye gitmişiz. Hayırlısı bu mudur; bilmem ama gerçekten düşündürücü!
Yeni bölümleri de beşinci mi olacak?
Yaz boyunca hem Show TV hem de FOX’ta tekrarları yayınlanan “Güldür Güldür Show” izlenme listelerinde kendini beşinci sıraya sabitledi sanki... Ne zaman listeye baksam reytinginden yerine kadar aynı skoru görüyorum. Bildiğim kadarıyla bu skeç programının yeni bölümleri önümüzdeki haftalar içinde güçlendirilmiş kadrosuyla ekrana gelecek... O zaman yapacakları skoru merak ediyorum. Uğurlu rakamları buradan beş gibi görünüyor, oradan nasıl görünecek acaba?
