Mesut Yar Hülya Avşar şaşırtır!
HABERİ PAYLAŞ

Hülya Avşar şaşırtır!

Ben son dönem yaptığı işlerin aldığı reytinglere bakıp da bir fenomen için “işi bitti” diyebilecek kadar vicdansız değilim... Çünkü toplumsal kabulün bir fotoğrafı değil bir albümü kucakladığını bilirim. Hülya Avşar için de “yolun sonuna geldi” diyenlere “orada bir dur bakalım” diyecek sıkı bir fotoğraf albümü vardır havsalalarda...

[[HAFTAYA]]

Kabul etmek lazım ki onu “her devrin konuşulanı” kılan tek başına sanatı ya da kimi zaman tuhaf kaçan demeçleri değil, sürekli bir şaşırtma halidir... Mesela önümüzdeki yıl izleyicisini yeni bir diziyle şaşırtacak. Dizinin yayını kesin. Son dönemde alıştığımızın dışında bir mizah dizisi de olmayacak bu... Hülya Avşar bir kadının yaşamından hatta kimi zaman kendi hayatından kesitler sunan ağır bir dramla karşımızda olacak. Bu yeni işiyle de hepimizi şaşırtacak. İşi bitmiş filan değil yani!

Haberin Devamı

ESRA EROL'UN OLGUNLUK DÖNEMİ

Son zamanlarda Esra Erol’un (FOX) yükselen reytingleri dikkatimi çekiyor. Esra, kendisine rakip çıkan programların aksine belli bir seviyeyi korumaya çalıştı. Açıkçası stüdyoya boş beleş kalabalıklar yığmak yerine şu evlilik işinde ciddi ama geçmişinde de aşırı ağır yaralar almış tipleri ekrana taşımaya başladı... Mutlu son denen kavram hız kazandı ve izdivaç diye tanımladığımız içerik bir sosyoloji programına döndü...

Hâl böyle olunca Fatih Portakal’ın sunduğu ana haber bültenine de kendiliğinden ciddi bir taşıyıcı oluştu. Rüzgar yılladır ekranda ektiğini bu yıl fazlasıyla biçen Esra’dan taraf esiyor; gözden kaçırmak olmaz!

ARADIĞIMIZ DİZİYE ULAŞILAMIYOR

Bilen varsa söylesin. “1 Erkek 1 Kadın 2 Çocuk” isimli dizinin orijinal yayınlanma günü hangisidir? Ben FOX ekranındaki işe haftanın en azından iki ya da üç günü yeni bölüm diye bakınıyorum...

Doğrusunu söylemek gerekirse ekrandaki varlığı içerdiği samimiyet anlamında olmazsa olmaz gibi de geliyor bana... Ama ne bileyim böyle günden güne sürülerek ya da joker muamelesi görerek kemik kitlesini koruyabilir mi emin değilim. Aradığınız diziye alıştığınız gün ve saatte ulaşılamıyorsa bir süre sonra aramaktan vazgeçersiniz. Biz böyleyiz, sıkıntıya gelemeyiz...

Haberin Devamı

GİTTİ GİDİYOR GİBİ

“Kara Para Aşk” (atv) dizisi deyim yerindeyse yuvarlanarak sona doğru gidiyor. İzlenme oranı geçtiğimiz sene aldığı reytinglerin neredeyse yarısına kadar düştü... Rakipleri karşısında nasıl derler, bir parça sıradanlaştı ve yeni karakterleri izleyiciye geçiremedi. Hâl böyle olunca çabuk eskidi de diyebiliriz. Bu türden dizilerin kendi kendini imha etmeden tadında bırakılmasından yanayım.

Çünkü yarattığı travma bir şekilde kadroları da etkiliyor. Oyuncu tayfası en azından yeni bir iş için girilecek nadasa bir parça kırıklıkla giriyor... Kişisel olarak sevdiğim, takip ettiğim birçok oyuncunun hâlâ olağanüstü bir performans çıkardığı dizinin seyirci tarafından her hafta bir parça daha görmezden gelinmesine içerliyorum. Ama bu işler içerlemekle olmuyor

YEMEKTEYİZ DE TOPA GİRİYOR

Bu kadar yüksek desibelden işlerin yani bağırtı ve çağırtının iş yaptığı dönemde bu işlerin ata babası sayılacak “Biri Bizi Gözetliyor” ya da “Yemekteyiz” gibi fenomenlerin neden ekrana dönmediğine şaşırıyordum... Bu saydıklarıma özel bir sevgi filan beslemiyorum. Hatta bu işlerin aynanın kirli yüzü olduğunu da düşünürüm. O kir aynadan mı yoksa ruhlarımızdan mı kaynaklanıyor, emin olamadan? Neyse. Daha önce iki kanalda denenip, birinde fenomen olmuş “Yemekteyiz” isimli format yüksek ihtimalle Kanal D ekranında yayına girecek...

Haberin Devamı

Yemek meselesi üzerine birkaç programa pilot çektiren kanal son olarak “garantili” sayılabilecek bir işin, “Yemekteyiz”in yayını konusunda bir karara varmış... “Yemekteyiz”, mevcut yüksek sesli işler arasında kendine bir yer açabilir mi, o açtığı yeri “saygın” bir ipe asabilir mi, konuşmak için çok erken... Ama o sofrada yeni bir şeyler olması gerekiyor. Belki de vicdanı, iyi niyeti ve her şeyden önce bilgiyi masaya taşıyan!

İKİ HAFTAYA BİRİNCİ OLUR

“Poyraz Karayel” (Kanal D) artık zirvede. Bozuk plak gibi aynı şeyi tekrarlamak değil niyetim. Koşuya sonradan başlayıp depara kalkabilen bir iş yok bugünlerde. O yüzden değeri sahibine teslim etmeye çalışıyorum... Açıkçası önceki akşam yayınlanan bölümü ilk bölümlere göre bir hayli ağır da olsa verdiği ipucu anlamında hikayenin bir çift ekseninde değil, herkesi içine alan bir hatta ilerleyeceğini gösterdi...

Belki küçük bir ayrıntı ama sesiyle yakın çevresinde takdir toplayan İlker Kaleli’yi bir ara sahnede filan da gördük. Şimdi oradan tadından yenmeyecek bir klip çıkar, benden söylemesi... Kanal D, çarşamba geceleri krizini iyi bir çıkışla sona erdirirken, aldığı reytingler ve toplam ivmesine bakarsak “Poyraz Karayel” iki haftaya kalmadan reyting listesinde de birinci sıraya yerleşir. Atın bir kenara, bekleyin; haklı çıkacağım çünkü!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder