Giriş
Yarışmaların, bilgi yarışmalarının reyting performansı nasıl diye listeler üzerinden bir göz gezdirdim. Açıkçası hâlâ bir Kenan Işık’lı “Kim Milyoner Olmak İster?” (atv) yarışmasının rakamlarına erişebilen bir iş çıkmamış...
Bu yarışmanın yeni sunucusu Selçuk Yöntem ağabeyimizin tüm o karizmatik duruşuna rağmen aldığı reyting ortalamanın üstüne çıkamıyor...
[[HAFTAYA]]
FOX’ta haftanın üç günü yayınlanan “Kelime Oyunu” yapımcılarını kimi zaman güldürüp kimi zaman ağlatıyor. Daha çok ünlüler yarışınca izleniyor. Henüz Show TV’deki reytinglerine fark atabilmiş değil... TRT 1’in “Joker” isimli yarışması yaz aylarında yakaladığı performansı karşısındaki dizilere teslim etmiş durumda...
“Şansa Davet” (Kanal D) seçtiği yarışmacılarla çok konuşuluyor ama bir yandan da ne denli bilgiden uzak yaşadığımızın aynası gibi duruyor... “Büyük Risk” yeni sunucusu Serhat Kılıç’la Show TV’de ekrana gelecek ama mevcut tabloya bakınca “bir umut ışığı” olabilecek mi; kestirmek zor? “Bilgi güzeldir” diyoruz ama kime göre; vallahi bilemiyorum...
GEÇEN SENEYİ MUMLA ARIYORLAR...
Lafı çevirmeye gerek yok. Sezona erken başlayan diziler henüz tutunamadı. “Ortamı bir görelim sonra başlarız” kafasıyla vizyona girenler de inceden bir tekledi... “Karagül” (FOX) dışında bıraktığı reytingi bulan rötarlı dizi yok. “Kurt Seyit ve Şura İstanbul” (Star TV) önceki akşam şaşırtıcı içeriğine rağmen reytinglerde yuvarlandı. Oysa ben kendisini bir hayli geliştirmiş bulmuştum. Neyse...
Sadece reytingler üzerinden konuşursak TV eleştirmenliğinin bir öneminin olduğunu düşünmüyorum. Ama popüler kültürün en büyük ikonu TV’den bahsediyorsak izlenen şeyleri yazmak zorunluluğumuz var...
Yine de mevcut ekranlar, TV dışında tüm mecralarda konuşulup, iş ekrana gelince itibar edilmeyen yapımlarla doldu. Hangisi değerli diye sormadan edemiyorum? “Televizyonun dışında konuşulmak mı?” yoksa bizzat “TV’de en çok izlenenler arasında olmak mı?”...
İkisini de becerebiliyorsan ballı kaymak. Mesela geçen sezon iki etki alanını da paralel götüren tüm yapımlar bu yıl büyük hüsran yaşıyor. Arz ve talep dengesinde bir şeyler değişti. Sanırım TV yöneticilerinin odaklanması gereken en büyük sorun; nelerin değiştiği?
İSYANKARIN SEÇİMİ
Halil Sezai, “Neden dizilerde oynamıyorsun?” diye sorduğumda “konuk oyunculuğun çok daha lezzetli olduğunu” söyledi... Vizyona giren ve yapımcılığını üstlendiği “Çilek” isimli sinema filmine tüm parasını büyük bir mutlulukla yatıran oyuncu ve müzisyen Halil Sezai’nin önümüzdeki günlerde tek bir projesi varmış; o da tiyatro ekranında olmak...
Popüler kültürün küçük tuzakları vardır. Mesela dizi hayatı ve TV evreni onlardan biri. Bakın Şahan Gökbakar, Cem Yılmaz ve kısmen de Ata Demirer bu toplara hiç girmeden Türkiye’nin en çok takip ettiği oyuncular oldular... Ortak dilleri sinemayı kullanmak elbette. Ve bunu doğru işlerle yaparak bir dizinin getireceği popülerlik ve servet eşiğinin çok daha ötesinde rahatça yaşayabiliyorlar. Halil Sezai de artık bu takımın içinde yer alıyor.
Ve açıkçası böyle bir tercihi yapması kendisi dahil kimsede “isyan” duygusu yaratmıyor. Daha ne olsun?
AH PERİHAN YA DA AH NERİMAN!
“Ah Neriman” dizisi reytingleriyle hayal kırıklığı yaratmış olabilir ama bende klasikleşme eğilimi yüksek olan bir dizi izlenimi bıraktı... Bir diziden ne bekliyoruz; sıcak olsun, gülümsetsin, bamtelimize dokunsun, samimi olsun, arada minik entrikalara yer versin, başrolündeki insan tipine güven duyalım... Bu saydığım kriterlerin hepsi Show TV ekranında yayınlanan “Ah Neriman”da vardı. Hepsi geçmiş dönemde “Perihan Abla” ve “Süper Baba”da da vardı...
Ama sanırım bir önemli detayı atlıyoruz. Geçmişte diziler yalnızdı. Şimdi fazla kalabalık. Bu kadar çok seçenek arasından sıyrılıp da “sokakları boşaltan” bir dizi çekebilmek hakikaten mucize...
“Ah Neriman” bunu yapamadı elbette. Ama olması gerekeni bize sundu. İzleyip izlememek kumandanın tuşları arasında gidip gelen bir parmağın kararıdır sadece...
KAZANAN NİNJA MI OLACAK
“Ninja Warior Türkiye” ya da bizde “Ninja Savaşçıları” olarak bilinen program TV8’de yayınlanıyor... Sunuculuğunu şimdiden TV8 ekranının joker adamlarından biri olan Jess Molho üstlenmiş. Açıkçası yorumcuların performansının da çok değerli olduğu bu programda ekranda koşturan kardeşlerimizden çok Jess, Ninja ruhunu izleyene geçiriyor. İşi yüklenmiş...
FOX ekranında yayınlandığı günlerden beri severek izlediğim programın Türkiye’ye uyarlanmış hali hiç fena değil... Geçenlerde “hımbıl ve vaktini bilgisayar karşısında geçiren bir kuşak yetişiyor” diyen bir arkadaşıma amiyane deyişle kapak yapar gibi de hareketli...
Acun Ilıcalı uyarlamalarda orijinal ortamın üstüne çıkabilen yegane televizyon adamlarından biri. Açıkçası “Ninja Savaşçıları” erişimi çok daha yüksek olan bir kanalda uçar giderdi... Şimdilik sadece kendi ekranında uçuyor. Bir de fantastik soru var aklımda; bu yarışmada birinci olan arkadaş Ninja olacak mı sahiden?
