Mesut Yar Senin annen bir melekti yavrum!
HABERİ PAYLAŞ

Senin annen bir melekti yavrum!

Yeni başlayan dizilerde birbirine benzeyen genç oyuncuları bir kenara bırakıyorum. Hakikaten aktörlerde sakallar, aktrislerde saç şekilleri bile aynı. Neyse, dediğim gibi konumuz bu değil... Senaryolarda değişen bir şey yok. Daha doğrusu bir dizide diğerinin ekseninin kullanılması artık sıradanlaştı... Bakın mesela Alın Yazım (Kanal D) dizisinde Asya’nın annesi doğum yapmış ama kötü karakterli Aysel tarafından genç kadına kızı Asya’nın doğumdan sonra öldüğü söylenmişti. Asya bildiğiniz üzere yetimhaneye verildi...

Haberin Devamı

[[HAFTAYA]]

Karagül (FOX) dizisinde Ebru, Baran’ı doğurdu ama doğumdan sonra bebek öldü denilerek Narin’e verildi. Yıllar sonra bir hemşire gerçeği itiraf etti. Sen Benimsin (FOX) dizisinde saplantılı aşık Elvan, Ejder’den hamile kaldı ve konakta doğurdu. Evin nemrut annesi Bereket Hanım, Elvan’a çocuğun öldüğünü söyledi. Halbuki son bölümde gördünüz, bebek büyütmeleri için evin hizmetlilerine verilmişti...

Mesela başlayacak olan Yaz’ın Öyküsü (Kanal D) dizisinde de televizyoncu Umut’un, Mert adındaki bir erkekten bir gecelik ilişki sonucu kızı oldu ama çocuk yine birileri tarafından öldü denilerek yetimhaneye verildi. Fragmanda bir hemşire canlı yayına bağlanarak durumu itiraf ediyordu... Anlayacağınız şu sıralarda “başkasının bebeği” senaristlerin gözünde revaçta. O bebekten ne hayır gelirse artık...

İkinci bölümün yarısı ilk bölümden...

Dizilerin süreleri ortada. Özellikle gençlik temalı dizilerde süre doldurmanın en etkili yöntemi alta yasladığın müziğin üstüne klip gibi görüntüleri doldurmak... Şimdilerde yeni bir akım da var. Önceki gece Adı Mutluluk (FOX) dizisinde denk geldim. Esas kız ve esas çocuklardan biri sürekli geçmiş görüntülere dönerek kalbindekileri ele veriyor...

Daha ikinci bölümden bir önceki bölümün görüntülerinin dörtte biri kullanılarak yapılan bu zaman doldurma/öldürme kafasını anlamak da mümkün değil, anlamamak da... Anlayamıyorum çünkü hikayede aktarabilecek birçok detay var, kalabalık ortamda herkesin farklı bir öyküsü çıkacaktır... Anlıyorum çünkü neredeyse 100 dakikaya varan o bölümü doldurabilmek için masa başı çalışmadan başka da bir çare yok. Neresinden bakarsanız bakın, bu yaz için dizi içinde özete hazırlıklı olun derim...

Haberin Devamı

Fark olacaksa böyle olsun!

Tüm bu siyasi kaos ortamında haber tartışma programlarında yine yaylar gerilirken bazı programlarla nefes aldığımızı hissediyorum... Mesela NTV’nin politik ağırlıklı işlerinde karşımıza çıkan Mehmet Barlas ve Oğuz Haksever, Ramazan gecelerine Makam Farkı ile ciddi bir farklılık getiriyor... Program aslında bir hayli zamandır yayında ama ne bileyim insan gece saatlerinde algıda daha bir seçici oluyor...

Ve o algının bana söylediği şu; “bu ikili tüm o müthiş birikimlerini siyasi meselelerde aynı topun etrafında dönerek harcayacağı yerde, seçkileriyle kulak pasımızı silse”... Çünkü makam farkı müzik seçkisi ve görselleriyle fark yaratan bir iş. Üstelik ayrıştırmadan ve üstelik huzur vererek...

Geniş Aile nasıl dönecek?

Önceki gün, Geniş Aile ekrana dönüyor diye bir rüzgar yaratıldı. Ancak dizinin ana kadrosundaki çok sayıda oyuncunun projeden haberi yoktu. Kimi bana, kimi sosyal medyaya açıklama yaptı... Geniş Aile dizisinin senaristi Cüneyt İnay’ın sosyal medyadan duyurduğu bu “dönüyor” haberine dizinin Kara Bilal’i Fırat Tanış da destek verince kafalarda acayip bir soru işareti oldu...

Haberin Devamı

Neden sonra durum ortaya çıktı. Meğer Cüneyt İnay dizinin zamanında çekilmesi çok istenen uzun metrajlı sinema filmi hazırlığındaymış. Bu süreçte kendisine destek olan Fırat Tanış’la birlikte rüzgarı yaratmışlar...

Keşke olsa, keşke çekilebilse bu unutulmaz işin filmi. Ama ne bileyim, çok zor artık. Karakterler şarkıdaki gibi çok başka yönlere savrulup gitti. Bir araya gelmeleri de imkansız değil ama bir hayli zor gibi. Benden söylemesi...

Ulan İstanbul’a kardeş geliyor...

Kanal D bir mahalle dizisi hazırlığında. Şöyle sevimli, mizahı yüksek ve Ulan İstanbul efekti yaratabilecek bir işten bahsediyorum... Yetişirse sezon başında ekranda olacak işin kalemini Ulan İstanbul dizisinin yaratıcısı Uğraş Güneş tutuyor...

Yayınlandığı süre boyunca iyi reyting alan, ardından sosyal medyada yayınlanmaya başlanan ve sonunda “sinema filmi çekilecek” diyerek final yapan dizinin tadı damağımızda kalmıştı...

Malumunuz kimi oyuncular başka dizilerin garantisini aldığı için de sinema filmine sıcak bakmamıştı. Ulan İstanbul bizim için ortada kalan bir çocuk misaliydi... Şimdi o çocuğun babası yine çalışıyor. Yepyeni ve sokağa bırakılmayacak bir kardeş için. Hayırlısı olsun!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder