Mesut Yar Tarzın değil yırtmanın peşindeler
HABERİ PAYLAŞ

Tarzın değil yırtmanın peşindeler

“Bu Tarz Benim” (Show TV) isimli yarışmada salınan kardeşlerimizin bir tarzın değil istikbalin peşinde olduğunu bir ben mi hissettim?.. Açıkçası yarışmada giydikleri kıyafetlerden çok büründükleri ruh hali gösteriyor ki hepsi o podyumdan ya da o jürinin karşısından bir dizi oyuncusu olarak ayrılmak ve amiyane deyişle “yırtmak” peşinde...

[[HAFTAYA]]

Bu hislerin motive ettiği genç kızların, yarı kurgusal da olsa, her gün çıtayı bir yukarı değil bir aşağı indirdiğini görünce gençliği el birliğiyle getirdiğimiz noktaya hayıflanıyorum... Şöhret sevdası kendini ekranlarda hiçbir zaman bu denli açık etmiyordu. Bu kimin tarzı, sanırım bunu hep beraber gözden geçirmeliyiz... Bir moda yarışmasının içinden her gün sosyolojik bir tez konusu doğuyor. Gözünüzden kaçsın istemem...

Haberin Devamı

[[HAFTAYA]]

DİYALOGLARLA DEVLEŞEN DİZİLER

“Karadayı” (atv) ile “Ulan İstanbul”un (Kanal D) ortak noktası sanırım diyalogların bir hayli güçlü kaleme alınması. Biri yarısı karanlıkta kalan bir aşkı, diğeri aydınlığa çıkmaya çabalayan bir dayanışmayı anlatıyor... Her yayınlandığında bu iki rakip diziden de bir kenara not düştüğüm aforizmalar oluyor. Rakipler arasında gidip gelirken kaçırdığım diyalogları düşünerek oyuncağını kaybeden bir çocuk kafasına giriyorum...

“Aç tekrarlarını izle kardeşim” diyebilirsiniz. Öyle bir adam değilim, yerinde ve zamanında tüketilen heyecanlara inanırım. O rekabetin kalemleri bir miktar daha güçlendireceğine ve izleyiciyi hazza taşıyacağına... Neyse, işler o cephede iyi gidiyor. “Karadayı” ve “Ulan İstanbul” bir şekilde kendi kitlesini koruyor... Pazartesi hüsranını çabuk atlatan ve yakınlarımdan duyduğum kadarıyla “üçüncü bölümden sonra uçuşa geçecek” olan “Reaksiyon” (Star TV) isimli dizinin de bahtının bundan böyle açık olmasını istiyorum... Alıntılanmış ya da klişe aforizmalarla değil; özgün ve yeni bir şeyler söyleyerek meselesini yüreklere nakşeden rakipleri gibi. Pazartesi gecelerinin iyiden iyiye şenlenmesi için!

112 ACİL GERİ DÖNDÜ

Kanal D’nin 1 ay öncesine kadar birkaç bölüm yayınlayarak bir anda ortadan kaldırdığı “112 Acil” isimli programı yeniden baş gösterdi... Program perşembe gecesi “Kurtlar Vadisi Pusu”nun hemen ardından yayına girecek. Açıkçası anlattığı insan hikayeleriyle “benim başıma gelirse ne yaparım” duygusu uyandıran bu sunucusuz yapımın ekranda olmasında yarar var diye düşünüyorum... “Kurtlar Vadisi Pusu”nun rüzgarını arkasına alarak daha önemli bir kitleye ulaşacaktır. Belki bir daha ansızın da ortadan kaybolmayacaktır...

Haberin Devamı

O değil de Kurtlar hattına girmişken; sanırım kimse Polat Alemdar’ın tüm sezonu tek başına Cahit’in desteğiyle geçirmesini beklemiyordu. Aslen bir süper kahraman da olsa takım adamı olmayı seven Polat Alemdar’a eskilerden bir dost omzu geliyormuş; Turgay Kantarcı... Bu karakter önce kötü sonra iyi sonra nötr bir profil çizmişti. Sanırım bu sezon Polat’ın yanında yer alacak... “Kurtlar Vadisi”nin yeniden bir takım olduğunu görmek keyifli olacak, izlemekse iki kat keyifli!

AL SANA YENİ BEHLÜL

“Bana Artık Hicran De” (Kanal D) dizisinin içine de bir “Behlül” hayaleti kaçmış gibi. Dikkatinizi çekmiştir; Buğra Gülsoy’un canlandırdığı Sinan karakteri, eğlence mekanında hiç tanımadığı bir kadının önüne güller döktü. Bu beklenmedik jest doğal olarak kadının hoşuna gitti. Gece boyu eğlendiler, dans ettiler filan... Aynı Sinan bir önceki bölümde de çapkınların efendisi olduğunu belli etmiş, önce havuz partisi(!) yapıp ardından tanımadığı bir kadınla geceyi geçirmişti...

Haberin Devamı

Her çapkının abecesinde olduğu gibi sabah olduğunda yatakta kimle uyandığını da önemsememişti. Şu haller bana tanıdık geldi be sevgili okur... Çapkın, hayat dolu, kafası her daim güzel, alaycı, komik ama bir miktar da insancıl. Bu Sinan, “Aşk-ı Memnu”nun unutamadığımız karakteri Behlül’ün ayrı yumurta ikizi filan olmaya sakın? Malum “Kuzey Güney” dizisinden de “kardeşlik” durumu varken hele...

TEMCİT PİLAVI DAĞITIYORLAR

Bir işten bir karakteri çıkarın, sonra işin tamamının ruhunu değiştirin, ardından yeni karakterler koyun ve sonra Türkiye’de iddiası olan bir içerikten vazgeçip “ortalamaya” oynayın... Sanırım Star TV’de geçtiğimiz sezon yayınlanmaya başlayan “Kim O!” isimli interaktif talk şov programının geldiği nokta tam da burası... Sadi Celil Cengiz, Büşra Pekin ve Şahin Irmak üçlüsünün ağırladığı konuklarla şenlenen program, tamam hiçbir zaman çok parlak neticelere ulaşmadı ama arkasında durulmayacak, vasata bağlayacak bir iş de değildi...

Sadi ayrılmış. Üç değerli oyuncu kadroya girmiş. Hepsi yüz güldüren oyuncular ve program tamamen skeçlere dayanacakmış. Bir nevi “Güldür Güldür Show” (Show TV) kafası... Dilerim bu ekip başarılı olur, hepsini kardeşim gibi severim ama açıkçası kapıyı çalıp “elimde görülmemiş bir şeyler var” diyen birine “Kim O!” demeyi isterdim!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder