Mesut Yar Tropikal ortamlarda uçan tekmeler!
HABERİ PAYLAŞ

Tropikal ortamlarda uçan tekmeler!

Haberin Devamı

Hani arkadaşlar arasında serzenişte kullanılan bir kalıp vardır, mesela birlikte gidilen bir sinema sonrasından yürürsek; “Dostum sen komedi filmi dedin ama bu bildiğin dram çıktı” gibisinden... Aynı duyguyu önceki akşam “Survivor” (Star TV) izlerken hissettim. “Dostum sen Pascal ve Nihat kavgası efsanedir dedin ama Berna, Sahra’ya uçtu resmen”... Durum aynıyla budur. Durumun bedelini de bilmeyenler için söyleyeyim; Berna kardeşimiz diskalifiye olarak adadan gitmiştir... Vallahi şiddetin her türlüsüne karşıyım ama Berna uçan tekme yerine rakibinin kullandığı uçan dil yöntemini kullansaydı adada kalırdı... Bu işlerde soğukkanlılığı korumak gerek. Sahra bunu gösterdi. Bu arada ada sahillerinde nefret sıralamasında ikinciliğe yükseldi ama olsun... Tropikal coğrafyalarda kötüler kısa vadede iyiler uzun vadede kazanır! (Bakınız, geçen sezon “Survivor” sonuçları.)

[[HAFTAYA]]

Çok da adil durmuyor...


“Kaynana Gelin Seda’ya Gelin” (Kanal D) isimli programın RTÜK’ten (Radyo ve Televizyon Üst Kurulu) aldığı cezaları herkes diline doladı. Kimine göre cezalar milyonu bulmuştu, kimine göre yenileri de yoldaydı... İşin aslına gelirsek RTÜK’ün özel hayata müdahale olarak algılayıp kestiği tek cezası var. Orada da ilginç bir detay var... Ekranlarda hemen her saat içinde birilerinin özel hayatı deşiliyor. Sabah erken saatlerden başlayıp gece yarılarına kadar devam eden magazin, kadın kuşağı, haber tartışma, futbol yorum programlarında hatta yarışmalarda binlerce örneği var bunun... Hal böyleyken, bir gelin ve kaynana atışması nedeniyle Seda Sayan’a kesilen ceza bana çok da adil gelmiyor... Ya televizyonları toptan kapatalım ya da ille ceza keseceksek programlar arasında adilce paylaştıralım. Ya da iyisi mi ortasını bulalım. Varsa o da...

*

Peki ya samimiyet?

Yani şimdi biri bana açıklasın lütfen. Sırtından bıçaklanıp yaklaşık 12 saat kadar en yakınındakine bile yaralı olduğunu çaktırmayan süper kahraman nerelerde görünür? Bir, Hollywood imzalı taşlama filmlerinde, bir şişirilmiş animasyonlarda, bir de bizim dizilerde sanırım... Mahir Kara (Karadayı/atv) kardeşimiz bıçağı sırtından yemiş. Üstelik sırta gelip de boş geçen bıçak yarası görülmeyen bir memleket ortamında. Kimseye çaktırmadan belgeler elinde sabahı bekliyor... Neden sonra sabah kendinden geçiveriyor. Ortamda kan da yok, ter de. Biraz fazla fantastik biraz fazla “Kurtlar Vadisi Pusu” (atv) tarzı değil mi? Oysaki malumunuz dibine kadar samimi romantizmi, dibine kadar samimi entrikası, dibine kadar samimi eleştirileriyle baş tacı ettiğimiz bir dizi bu... Dibine kadar girmiş bir bıçağın samimiyetsizliğiyle gölgelenmesine akıl sır ermiyor. Ne denir ki, ne demeli ki?

*

Dikmen’in taksisine bininiz!

Yayına yetişmem lazımdı. Malum, “Burada Laf Çok” (CNN Türk) canlıydı ve arabam beni yolda bırakmıştı. Doğal olarak yoldan geçen bir taksiyi durdurdum... Yayın telaşıyla adres söylediğim arkadaş bizzat Dikmen çıkmaz mı? “Ankara’nın Dikmen’i” (Kanal D) dizisinin taksici esnafı Dikmen’den bahsediyorum... Arkadaş, hayatımın en eziyet verici yolculuğuydu. Neyse, işin sonunda anladım ki Türkiye’de kullanılan birçok navigasyon (yön tarifi) aletinin devrelerinin karışmaması mümkün değil. Çünkü aynı adı taşıyan birden fazla yerleşim yeri var... Bunun bana ve Dikmen’e dönüşü biraz ağır oldu. Tam da Dikmen’i boğmak üzereydim ki, dınınınınnn... Efendim şaka bir yana müthiş bir taksi macerasına tanıklık etmeniz için hepinizi bu akşam Dikmen’in taksisine bekliyorum. Özellikle de taksideki Ankara havalarından derlenmiş resitale... Ben hayatımda hiçbir takside bu denli eğlenmemiştim, ne yalan söyleyeyim! (Teşekkürler Bülent Emrah Parlak, teşekkürler Gani Müjde.)

*

Yetim kaldılar


“Boynu Bükükler” (Kanal D) dedik ama anladığım kadarıyla Garip Yetimler olarak da anacağız... Kanal D’nin gün değiştirerek pazartesi akşamına taşınan gençlik dizisi “Boynu Bükükler”in çekimi noktalanmıştı. Bunun bir başka meali de dizinin geleceğinin çok da parlak olmadığıydı... Alternatif bir lisan yaratarak, çoğunluğu isimsiz genç oyuncularla mizah seven ergen kitleye hitap eden dizi mizahın çok da iş yapmadığı bir akşama denk gelerek bir tokat da akşamdan yedi! “Karadayı”daki ağır entrika, “Survivor”daki ağır hesaplaşma filan derken dizi gecenin en iddialı iki işi arasında gülümsetmekten ziyade “sırıttı”... Kişisel olarak keyifle izlediğim bir iş çıkaran “Boynu Bükükler”, bu sezon önüne geleni parçalayan reyting biçerdöverinin son kurbanı oldu; cumartesi vedası var!

Sıradaki haber yükleniyor...
holder