Giriş
Buyur Bi de Buradan Bak (TV8) ekranda modifiye edilmiş komedi programları arasında yerini aldı. Önceki akşam ilk bölümüyle seyirci karşısındaydı... Açıkçası kaporta değişmiş, motor güçlenmiş, bir de tatlı pasta cila atılmıştı. Bu bir araba tamircisi olsam yapacağım yegane yorumdu... Ama bir TV eleştirmeni olarak ekranda bu tarzda doğaçlama işlerinin, diğer gülmecelerin yanında biraz daha kıymetli kaldığını söyleyebilirim...
Yeni kaptan Ceyda Düvenci çok sıcak bir insandır. O sıcaklığını sahneye ilk günden yansıtamamış ama biliyorum ki o genç dostlarıyla kısa zamanda benim programın nazarlığı olarak gördüğüm bu sıkıntısını unutturacaktır. Baktım, sevdim doğrusu!
Sarayın nüfusuna ne oldu?
Sarayda bir nüfus azalması mı oldu yoksa bana mı öyle geliyor. Açıkçası Muhteşem Yüzyıl’ın (Star TV) bu yeni versiyonunda bir önceki serinin kalabalıklarına henüz rastlayamadık... Yani ilkin muhteşemliği görünürde yok. Bir de Kösem’in bir anda “karanlık yüze” dönüşmesi ve Safiye Sultan’ın “mağdurlar” tarafına geçişi de ışık hızıyla oldu gibi geliyor bana...
Bunlar belki de zaman içinde fikrimde oluşmuş ön yargılar. Bari dizi kırabilecek kadar uzun ömürlü olsa. Benim hâlâ ümidim var, o eski güzel günlere dair
İyi bir dizi oyuncusu olmasa da
Kurtlar Vadisi’nde (Kanal D) Polat Alemdar yaralarına uygulanan sülük tedavisi ile iyileşiyor. Açıkçası Anadolu’da 3500 yıldır uygulanan bu ilginç tedavi yöntemini belgesellerin dışında ilk kez bir dizi mecrasında gördük...
Bu ilki de aslen kendisi de bir Elazığlı olan Necati Şaşmaz gerçekleştirdi. Belki köklerine bir borç ödeme, belki de alternatif sağlık yöntemlerine işaret etmek adına... Hangisinin olduğu önemli değil. Beni ilgilendiren modern şifacılığın temellerinin atıldığı Anadolu topraklarının bu kadim şifa yöntemlerinin daha çok insana ulaşmasıdır... Yoksa sülük iyi bir dizi oyuncusu değildir hani!
AB grubu izleyicinin vasat gecesi!
AB grubu izleyicide en adil akşam perşembeye denk geliyor sanırım. İlk yüz listesine bakıyorum, izleyici ilk on programın tamamına 4 reyting dağıtmış. Diğer gecelerde bu çok farklı grafiklerle ortaya çıkıyor...
Meselenin en kısa özeti şu; perşembe geceleri ağırlıklı olarak dizilerin rezervi altında ve izleyici her diziye eşit miktarda mesafeli... Bu kadar dizi boğulması içinde,kısmen daha eğitimli olarak tabir edilen AB izleyicisinin eğitici bulduğu herhangi bir iş yok. İzleyip geçiyorlar işte... Yoksa toplam izleyiciyle aradaki rakamsal farkın büyüklüğünü ve örtüşmeyen beğeniyi başka bir şeye bağlamak mümkün değil
BU GENCE DİKKAT!
İzzet Altınmeşe ağabeyimizin oğlu Fırat Altunmeşe bugünlerde giderek popüler bir oyuncu olma yolunda. İlk sinema filmi “Hesapta Aşk” dün itibarıyla vizyona girdi... Daha önce romantik genç aşık kadrosundan izlediğimiz Fırat ayrıca yakında atv ekranında olacak “ağır ağabeyler dizisi” Kehribar’da da sevenlerini şaşırtacak... Ama beni en çok şaşırtan yönü kendisinin FA mahlasıyla hip hop yapması oldu. Rap müziği severlerin yakından bildiği Fırat’ın renklerini sahnede ayrı, dizide ayrı, sinemada ayrı izlemek sanırım babası İzzet ağabey için müthiş bir lezzet olmalı. Allah bağışlasın diyelim
İsmi dediğim gibi olacak
Dediğimiz oldu. İsmi Komedi Dükkanı olacak deseler de Tolga Çevik’in Star TV ekranına geçen gülmece programının ismi “Müdür Ne’aptın?” olarak belirlendi... Yani Tolga sahnede hangi isimle iş yapıyorsa, ekranda da o isimle olacak. Elbette Komedi Dükkanı bir markaydı ama orada da bu yeni isimde de ana sermaye Tolga olunca izleyenin yenilenmiş bir markaya da hayır diyeceğini düşünmüyorum
