Mesut Yar Ömer Baba'nın vasiyeti düşündürdü!
HABERİ PAYLAŞ

Ömer Baba'nın vasiyeti düşündürdü!

Haberin Devamı

Vallahi şu “Kurtlar Vadisi Pusu”yu (Kanal D) izlerken kimi zaman tırsıyorum. Onu diğerlerinden ayıran mistik tarafı giderek ağır basıyor çünkü. Aksiyon kimi zaman yerini orta kararın üstüne çıkabilen gerilime bırakıyor... Önceki akşam izlediyseniz görmüşsünüzdür. Geçtiğimiz bölümlerde vefat eden Ömer Baba karakterinin vasiyeti açıklandı.

Bunu bir avukat filan değil, Sır Katibi denilen bir ağabeyimiz kulaktan Polat Alemdar’a fısıldadı... Ömer Baba’nın yıllar boyu süren ölümsüzlüğünü manevi anlamda sır aleminin erbabı olmasına bağlarken, adamcağız maddi sırrın da bilgesi çıktı... Vasiyette “devlet içinde dirilmeyi bekleyen ocakların başına Polat Alemdar’ın geçmesi” telkini bulunuyordu. Evet, ocaklar özellikle Türk devlet geleneğinde ayrı bir yere sahip ama uyutulan (mola veren) ocakların varlığını da uzmanından başka bilenin olduğunu düşünmüyorum... Polat’ın başına geçmesi telkin edilen ocakların ne olduğunu henüz kestiremedik ama bana göre bu telkin işleriyle filan dizideki gerilimin ocağına küreklerle kömür atıldı. Hayırlara çıkar inşallah!

[[HAFTAYA]]

Kendiyle yarışıyor...

Müge Anlı önceki gün “Tatlı Sert” (atv) isimli programı içinde iki kayıp dosyasını daha aydınlattı. Daha doğrusu bir program içinde iki kayıp birden buldu... Bir süredir bu köşeye Müge ile ilgili bir şeyler not düşmüyordum. Ama ne bileyim o programı izleyenler olup biteni bir derbi mücadelesine tanıklık eder gibi soluksuz seyrettiler... Şimdi doğal olarak Müge’den futbol terminolojisinde bir kişi tarafından atılan üç gol anlamına gelen “hattrick” yapmasını bekliyorum... Malum beklenti çıtasını yükseltti. Program başına kapatılan 1 adet dosya bundan böyle bizi kesmez. Arka arkaya üç dosyayı bir programda kapatarak kendi rekorunu kıracak mı; onu merak ediyoruz artık...

Fena kapışmışlar...


Ben öyle duydum. Daha doğrusu şöyle duydum; “Bu Tarz Benim” (Show TV) yarışmasında jüride yer alan Nur Yerlitaş ve İvana Sert önceki gün bir hayli ciddi kavga etmiş... Ekrana gelmeyeceği kesin olan bu kavgayı ayırmak bizzat yapımcı Caner Erdem’e düşmüş. Yarışma içinde sırasıyla yarışmacılar arası, yarışmacılarla sunucu arası, jüriyle yarışmacılar arası ve küçük miktarda jüriyle jüri arası kavgalara tanıklık etmiştik... Ama bu duyduğum mesele hiçbirine benzemiyormuş vallahi. Hatta çekimlere de sirayet etmiş. Kuşlarım şimdilik havanın sakinleştiğini söyledi. Ardından bir de bomba patlattılar; bir büyük kanal “Bu Tarz Benim”i transfer etmek için görüşmelere başlamış. Hangisi olduğunu yazmayayım, iki tarafa da büyük ayıp olur!

Yedi dakikada yaptığına bak!


Aslında yedi dakikalık bir tanıtım filmi. Alıştıklarımızın tersine oyuncular değil bizzat dizi karakterleri anlatıyorlar kim olduklarını ve dizi içinde ne yapacaklarını... Bir haftadır hemen her gün Kanal D ekranında yayınlanıyor. Ve bir haftadır neredeyse her gün izlenen ilk yüz program içinde ilk on içinde yer alıyor... “Şeref Meselesi” yarın 20.00’de başlayacak. Dizinin bu yedi dakikalık tanıtımının yaptığı skordan anlıyorum ki bir hayli de izlenecek... Aslında özet geçersek, iyi bir tanıtım fikri izleyiciyi ekstra bir yorgunluktan kurtarıyor. Bir hikayenin içinde “kim kimdir” sorusunu çözmeye çabalamak yerine zaten tanıdığı tipleri hikayenin içinde görmek çok daha basit ve anlaşılabilir. Sonuç itibarıyla dizinin de izleyicinin de işini kolaylaştırıyor...

Oldu mu şimdi sayın başkan?

“Seksenler” isimli TRT 1 dizisi içinde yaşayan Nuri Gakko isimli bir karakter var. Karakter inceden hırsızlığa meyyal bir tip. Hatta bizzat eli uzun da diyebiliriz... Gelin görün ki dünyanın hemen her yerinden çıkan ve hayatımıza karışan hırsızların arasında yer alan bu arkadaş bir Elazığlı olarak resmediliyor... Hırsızın toprağı ya da aidiyeti olmaz. Çünkü ait olanları çalar. Bunu bir kenara koyalım. Ve fakat bu karikatür karakter Elazığ Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz tarafından fazla ciddiye alınarak dizi hakkında suç duyurusunda bulunuluyor... Sayın başkan, Gakkoşlar kısacası yakın arkadaşlarım üzerinden gidersek “mert adamlar diyarı” olarak tanıdığım Elazığ’ın isminin lekelendiğini düşünüyor. Kendi düşüncesidir ama bana tuhaf geldi... Dizi karakterlerinin memleketi üzerinden gitsek neredeyse her kentin ayaklanıp adalet saraylarını doldurması gerekmez mi? Çünkü o dünyada yani dizi aleminde hırsızından uğursuzuna, katilinden tacizcisine kadar bir sürü karakter bulunuyor. Hatta “Seksenler” dizisinin içindekiler fazlasıyla masum kalıyor. “Komedinin komedisini çıkarmak bu olsa gerek” diye düşünüyorum sayın başkan, yapmayın Allah aşkına...

Sıradaki haber yükleniyor...
holder