PINAR YILDIZ

pinar.yildiz@posta.com.tr

- Son albümünüzün adı ‘Yeniden Doğuyorum’. Burada aynı zamanda kendinize dair de bir mesaj var mı?

2010 yılında anneciğimi erken kaybetmem ve arkasından ortaya çıkan rahatsızlığımla hayatımda çok farklı bir süreç başladı. Zamanla hayata, ilişkilere ve insanlara bakışım çok değişti. Tedavi sürecim bittikten sonra biraz dinlendim ve kendime geldikten sonra albüm yapmaya karar verdim. Hastalık sürecimin birikimi olan bir albüm oldu.

- Albümde sizi en çok anlatan şarkı hangisi?

‘Vazgeçilmez’ adlı şarkım. Bu şarkıyı tedavi gördüğüm süreçte yazmıştım. Ayakta kalmayı başarabilen bir adamı anlatıyor.

- Hastalık sürecinden basından uzak kaldınız.

Yeterince dertleri varken insanları üzmeye hakkım yoktu.

- Bu süreçte sanat camiası destek oldu mu?

Çok arayan oldu. Ama o süreci daha çok bir iki dostum ve yalnız geçirmeyi tercih ettim.

- Bu hastalık hayata bakışınızı değiştirdi mi?

Hayat felsefem çok değişti. Biraz katılaştım, bencilleştim. ‘Hayır’ demeyi öğrendim. Bana zararı dokunacak insanları, ortamları hayatımdan çıkardım. Maneviyatım çok gelişti. İlahi sisteme olan güvenim sevgim daha da alevlendi.

- Hastalığa hiç isyan ettiniz mi?

Her şerde bir hayır vardır. 2010- 2012 yılları arasında ben daha çok büyüdüm. Sabretmek, isyan etmemek lazım! Herşeyin bir nedeni vardır.

- Annenizi kaybettikten sonra babanızla ilişkiniz daha mı kuvvetlendi?

Annem çok büyük bir boşluğu dolduruyormuş. Çok yalnız kaldık ve babamla arkadaş gibi olduk.

Gece hayatı insana hiç birşey getirmez, çok şey götürür

- Hayatta en büyük hatanız ne oldu?

Zamanında mutluluğu gece hayatında görmem en büyük hatam. Çok da uzun sürdü. Gece hayatı insana hiç bir şey getirmez çok şey götürür.

- Hayatınızdaki en önemli dönüm noktası?

Meşhur bir adamın oğlu olarak zaten çok doygun büyüdüm. Albüm yapmayı hiç düşünmüyordum. Sezen Aksu ile rahmetli Onno Tunç beni zorladı. Kırmamak için peki dedim. Meğer hayatımdaki en büyük dönüm noktasıymış.

- Şarkıcılığın yanı sıra oyunculuk da yaptınız.

Evet, Gani Müjde’den böyle bir teklif geldi ve ben de kamerayı çok sevdim.

- Oyunculuğu devam edecek misiniz?

Tüm tekliflere açığım.

- Şu an oynamak istediğiniz bir dizi var mı?

‘Seksenler’ dizisi çok hoşuma gidiyor.

- Peki, oynamak istediğiniz rol nedir?

Çok ağır psikolojik sorunları olan bir adamı oynamak isterim.

- Rol için dövmelerinizi siler misiniz?

Tabi ki sildirirdim. Sanat benim için önce gelir.

- Oyunculuğunuza babanızın katkısı var mı?

Babam bana çok yardımcı oldu. Seyretti, fikirlerini söyledi.

- Son zamanlara 80 ve 90lar’a dönüş modası başladı. Geçmişe özlem mi duyuyoruz.

Sinemada da müzikte de büyük bir tıkanma var. Kaç yıldır yaz hiti çıkmıyor Türkiye’de. 89, 90’lardaki müziğe özlem var.

- Günümüzdeki müzikler yanlış mı yani?

Ozan Doğulu, İskender Paydaş, Ozan Çolakoğlu gibi çok değerli isimleri tenzih ediyorum ama popüler bazı kişilerin şarkılarını dinlediğimde kulağım kanıyor. Orada bir bilgisizlik, cehalet var.

- Sebebi ne?

Amerika’dan CD’leri getirip bilgisayarlara yüklüyorlar. Ritm iyi gidiyor ama armoni olarak büyük yanlışlıklar var. Çünkü armoninin hazır CD’leri yok.

- Yenilerden beğendiğiniz şarkıcı yok mu hiç?

Emre Aydın’ı beğeniyorum, Halil Sezai’de çok farklı bir kişilik hissediyorum.

- 90’lardaki şarkılarınızdan oluşan bir albüm düşünüyor musunuz?

Evet, yaza doğru ‘Best Of’ albümü düşünüyorum.

‘Aşksız yaşayamam’

- Aşk yok mu hayatınızda?

Olmaz mı ben aşksız yaşayamam. Susuz kalırım kururum.

- Evliliği düşünüyor musunuz?

20 yıldır beraber olduğum bir arkadaşım var. Çocuk düşüncemiz yok, biyolojik olarak mümkün değil. Ama Angelina Jolie gibi evlat ediniriz. Dünyada çok öksüz çocuk var, hepimiz Tanrı’nın çocuklarıyız.

- Sezen Aksu ile çok yakın dostsunuz. Sezen Aksu’yu nasıl tanımlarsınız?

Sezen hayatta vazgeçemeyeceğim çok az insandan biri. Ben de onun için öyleyim. Gerçekten seven kadınlar koklayarak öperler. İşte o da beni öyle öper...

(30.12.2012 tarihli Posta Karnaval'dan alınmıştır.)