Magazin Tanınmak beni mutsuz eder ben sokakta özgürce gezmek istiyorum

Tanınmak beni mutsuz eder ben sokakta özgürce gezmek istiyorum

Paylaş
Tanınmak beni mutsuz eder ben sokakta özgürce gezmek istiyorum

17 yıldır sektörde olan oyuncu Tolga Yüce, 'Arka Sokaklar' dizisine girince kendisinden söz ettirmeye başladı. Bugüne kadar geri planda kalmasının kendi tercihi olduğunu söylüyor ve "Bana rağbet olmasını istesem, oyuncu değil fenomen olurdum" diyor.

Tolga Yüce, son dönemin sevilen oyuncuları arasında. Aynı zamanda da yapımcı. 34 yaşındaki genç oyuncu, yakında vizyona girecek olan ‘The Hope’ filminde Mehmet Ali Erbil’le başrolü paylaştı. ‘Arka Sokaklar’ dizisini ve başrolünde oynadığı ‘Kafes’ filmini kariyerinin dönüm noktası olarak gören yetenekli oyuncuyu daha yakından tanımak istedik.

Haberin Devamı

BANA ÇOK RAĞBET OLMASINI İSTESEM OYUNCU DEĞİL FENOMEN OLURDUM

Birçok projede yer aldınız ama önce ‘Kırgın Çiçekler’le ve ardından ‘Arka Sokaklar’ dizisiyle daha öne çıktınız. Peki, Tolga Yüce kim?

Oyunculuğa ilkokul yıllarında piyeslerde yer alarak başladım. Sadri Alışık Kültür Merkezi Tiyatro Bölümü ve TURKEY New York’ta oyunculuk eğitimleri aldım. Radyo, Sinema ve Televizyon Bölümü mezunuyum. Tiyatro benim için bir vazgeçilmez.

Birçok dizide oynadınız ama bugüne kadar sanki daha geride duruyor gibiydiniz. Neden?

Bunun sebebi popülerlik ya da ün peşinde değil de sanatın peşinden koşuyor olmam. İçime sinmeyen hiçbir işte olmuyorum. Daha çok festival filmlerinde yer almayı seviyorum. Her gelen teklifi kabul etsem bugün her şey bambaşka olurdu. Mesela ‘Arka Sokaklar’da olma nedenim şahane bir proje olmasıydı. Bir dönem bu diziyle büyüdü, yaşlandı.

Haberin Devamı

Festival filmlerinin çok izlenmediği, seyircinin çok rağbet etmediği söyleniyor, doğru mu?

Vallahi bana çok rağbet olmasını istesem fenomen olurdum zaten ama bu da benim çizgime ters. Ben sanatımı doğru icra etmeyi arzu ediyorum. Benim için eser bırakmak çok önemli. Mevlana’nın çok güzel bir sözü var; “Kamil odur ki; koya dünyada bir eser, eseri olmayanın yerinde yeller eser.” Ben sadece popüler dizilerde oynadığım zaman iz ve eser bırakacağıma inanmıyorum.

İNSANLARIN BENİ TANIMASI MUTLU DEĞİL, MUTSUZ EDİYOR

Kaç yıldır bu işi yapıyorsunuz?

Aslında 17 yıldır bu sektördeyim. Sinema benim için bir aşk. Altı yıldır da o kulvarın üzerinde gidiyorum. Özellikle 2015 yılında başrol aldığım ‘Kafes’ filmi sinemaya olan tutkumu artırdı. Ardından da hep sinema filmlerinde oynadım. ‘Arka Sokaklar’ ise benim dizi sektörünü sevmeme vesile oldu. İnsanların beni tanınması mutlu değil, mutsuz ediyor. Çünkü ben özgür olmayı seviyorum. Sokaklarda hür gezmeyi. Bir restoranda rahat rahat yemek yiyebilmeyi seviyorum.

Daha önce hangi sinema filmlerinde oynadınız?

2009 yılında ‘Beni Affet’ dizisinde Ceyhun karakteri, 2011’de ‘Deniz Yıldızı’ dizisinde Salih, 2013 yılında ‘Unutma Beni’de Mete, ‘Milat’ dizisinde ise Yusuf karakterini canlandırdım. 2015 yılındaki ‘Kafes’ ve Masal filmlerinde başrolde yer aldım; yine 2015 yılında ‘Adana Yolları’ adlı sinema filminde ‘Sadık Komiser’ ve 2016’da ‘Nüzhet’ filminde Mirza karakterini canlandırdım. ‘Arka Sokaklar’ dizisinde hayat verdiğim Hamdi karakteri benim için unutulmaz…

Haberin Devamı

Sinemada en çok örnek aldığınız isimler kimler?

Nuri Bilge Ceylan ve Çağan Irmak. Mesela; kariyer yolculuğumda öyle bir film yapayım ki ‘Babam ve Oğlum’ gibi hafızalara kazınsın isterim. Bence bu film Türk sinemasına yön vermiştir.

ÖLÜMDEN DÖNDÜM AMA YİNE DUBLÖR KULLANMAM

The Hope’ çekimlerinde büyük bir kaza atlatmışsınız. Nasıl bir kazaydı ve neler yaşadınız?

Evet, Sapanca’daki çekimler esnasında gölde yüzme sahnesinde dublör kullanmak yerine kendim oynamayı tercih ettim. Suya açıldıktan bir süre sonra bataklığa saplandım. Set çalışanları da büyük bir panik yaşadı. Sette hazır bekletilen itfaiye ekibi hemen harekete geçerek göle girdi, ölümden döndük ama yine olsa yine dublör kullanmam. Çünkü gerçekçi olmuyor öyle.

Haberin Devamı

Ufukta yeni bir proje var mı?

Bilal Kalyoncu’nun bir komedi filminde yer aldım. Bir de bana da sürpriz olan bir şey gelişti. İtalya’dan film teklifi aldım. Dil eğitimlerine başladım. Hem Türkçe hem İtalyanca konuşmam gereken bir proje. Bu noktada Haluk Bilginer çok sevdiğim bir oyunca keşke onun yolunda gidebilsek.

İdolünüz var mı?

Cüneyt Arkın ve Tarık Akan benim için tartışmasızdır.

TEKNOLOJİ VE SOSYAL MEDYA SİNEMA KÜLTÜRÜNÜ BİTİRİYOR

Neden geçmişte çekilen filmler daha fazla hafızlara kazınıyor ve bugünküler o kadar kalıcı olmuyor sizce?

Çünkü her şeyi çok çabuk tüketir olduk. Ve bu kültürü bitiren biraz da teknoloji ve sosyal medya. Artık insanlar sinemaya gitmeye üşeniyor, cep telefonlarında aradıkları her şey ve daha fazlası var. Tabii bir de ekonomik olarak da zorlanıyorlar.

En son Mehmet Ali Erbil ile başrol paylaştığınız. ‘The Hope’ isimli sinema filminiz vizyona girecek sanırım?

Evet, müthiş bir drama. Türk- Amerikan yapımı. Alzheimer’ı anlatıyor. Hatta ilk çekimlerini beğenmediğimiz için ikinci kez sete girdiğimiz bir projeydi. Mehmet Ali Erbil, hep güldürür normalde ama bu kez ağlatıyor. ‘The Hope’ bir Hollywood filmi. Yönetmen Türk asıllı Sean GK. Yapımcı Sean GK ve Maxx Oliver. ABD’den de oyuncular geldi.

Haberin Devamı

BİR EŞCİNSELİ OYNAMAM GENÇLERE KÖTÜ ÖRNEK OLAMAM

Asla oynamam dediğiniz roller var mı?

Eşcinseli kesinlikle oynamam. Hepsine saygı duyuyorum yanlış anlaşılmasın ama ileride gençlere yanlış örnek olacak ya da özenmeye teşvik edecek olan hiçbir rol bana göre değil. Topluma yanlış mesajlar vermemek lazım. Evet oyuncu her rolü oynamalı ama bundan birkaç yıl sonra evlatlarınız olunca, onların da sizi izleyeceğini unutmayın. Ben unutmuyorum…

Yaşıtlarınızdan kimleri beğeniyorsunuz?

Kıvanç Tatlıtuğ’u çok beğeniyorum. İnanılmaz geliştirdi kendini. Çok saygı duyuyorum.

Mehmet Ali Erbil yakın dostunuz, öyle mi?

Evet, çok severim kendisini. Ona son dönemde tek kızdığım nokta TİKTOK. Hiç yakıştıramıyorum hiç. Uyarıyorum da ama dinletemiyorum.

Sosyal medyayla aranız nasıl?

Hiç alışamadım. Ayak uydurmaya çalışıyorum.