Milenyum çağın narsizmi ve Playstation…

Şimdiye kadar Sony Playstation’a ilgim seyirci olmaktan ibaretti. Fakat geçen hafta Sony Playstation Ürün Müdürü Mustafa Yiğit ile bir araya gelip, VR gözlük deneyimi yaşayınca 40 yaşından sonra bir aydınlanma anı yaşadım diyebilirim.

Bana denettikleri oyun, “body rafting” yapar gibi araç sürülen bir deneyimdi. İlk önce sadece önüme bakarken bir anda taktığım gözlüğün 360 derece tüm dünyayı yeniden yapılandırdığını görüp, sanal dünyanın en az gerçeği kadar belirgin, net ve içinde yaşanılası olduğunu hissettim.

Oyunların hepsini denemedim ama bir akvaryumun içinde olup cisimleri hareket ettirebildiğim, şekillerini değiştirebildiğim deneyimde şaşırtıcı aydınlanmalardan biri oldu. Henüz yapıldığını sanmıyorum ama belli ki bir sonraki aşama sanal dünyanın içinde kendimizi yeniden yapılandırdığımız deneyimler olacak. Milenyum çağının narsizmi arttıkça en çok bunu talep ediyor olacağız muhakkak.

Gözlüklerini takıp, hayallerinin ötesinde bir evin içinde yaşamaya girmek, makyajını yapıp, bedenini şekillendirip, seçtiğin erkekle bir akşam partisine akmak hepimizi koşarak üçüncü boyuta geçme şevkine sokabilir, iyi ya da kötü tartışılır ama tüm akışı da değiştirebilir. İşte o zaman gerçeklikten kopuşu ve içinde varlığımızı sürdürdüğümüz kozmosun boyut kapılarını açma şansı da elde edebiliriz belki. Bu bizi daha az insan yapar mı, daha boş, daha az gerçek? Seyrettiğimiz boş TV dizileri de aynısını yapmıyor mu bize?

Dördüncü boyutun öznesi biziz

Einstein’in teoremlerinde daha çok ‘zaman’ ele alınıyor. Yani üç fiziksel boyut ve zaman boyutu içinde varlığımızı sürdürüyoruz. Zaman boyutu haricindeki dördüncü “fiziksel” boyutun ilk defa 1888 yılında Charles Howard Hinton tarafından türetildiğine inanılıyor. Bilim insanları bu dört boyutlu yapıya tesseract (Yunanca tesseres aktines = dört ışın) ya da tetraküp ismini veriyorlar.

4 boyutlu evren, gerçekte eğilip, uzayıp, kısalmıyor. Buradaki küçülme ve deformasyon, dört boyutu bizim üç boyutlu dünyamızda görselleştirebilme amaçlı yapılmış mecburi bir şey. Eğer 4. boyutu fark edemediyseniz önemli değil çünkü insan beyni bunun için tasarlanmadı. Burada işin içine biraz soyutluk ve perspektif giriyor. Bizim görsel biçimde algılayacağımız bu boyuta geçişi ise en iyi Sony Playstation başarabilir gibi görünüyor.

Aradığımız belki de bu. Şimdilik kısıtlı gerçeklikle karşımıza çıkmış olsalar da, belli ki biz sanal zekayı konuşurken, onlar bizi konunun öznesi haline getirmek üzere yola çıktı bile…